ABD Dışişleri Bakanı Rex Tillerson’un, Kahire ile başlayan Ortadoğu turunun son ayağı olan ‘kritik’ Ankara ziyaretinde Cumhurbaşkanı Erdoğan görüşmesi bu turun en zor ayağı olarak görülüyordu.
Ankara 76 sayfalık rapor hazırladı
Türk kaynaklarından Şarku’l Avsat’a yapılan açıklamada, Tillerson’un Ankara temasları sırasında kendisine sunulmak üzere, ABD’nin YPG birimleri ile olan ilişkileri ve Fethullah Gülen hareketine karşı duruşu gibi Ankara- Washington yönetimleri arasındaki anlaşmazlıkların yer aldığı, 3 bölümden oluşan 76 sayfalık bir rapor hazırlandığı bilgisi yer aldı.
Kaynaklar, aynı dosyanın, bugün bir araya gelen Tillerson ve Türk mevkidaşı Mevlüt Çavuşoğlu’nun toplantısı sırasında da ayrıntılı olarak ele alınacağını belirtti.
Dışişleri Bakanlığı tarafından Tillerson’ın ziyareti hakkında yapılan açıklamada, uluslararası meselelerle ilgili görüş alışverişinin yanı sıra, ortak gündem maddesi olan konuların ele alınacağı bilgisi verildi.
ABD’li yetkililer tüm bu görüşmelerin ‘zor’ olacağına işaret ederken, Türkiye tarafından yapılan açıklamada ise, görüşmelerin iki ülke arasındaki ilişkilerin gidişatının belirlenmesinde ‘karar verici’ noktada olacağı vurgulandı.
“ABD yöneticileri alemi kör sanmaktan vazgeçmeli”
Tillerson’un Türkiye’ye gelmesinden saatler önce, katıldığı bir televizyon programında açıklamalarda bulunan Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ, “ABD yöneticileri alemi kör sanmaktan vazgeçmeli” diyerek, ülkesinin bölgede terör koridoru yapılandırılması ve PYD/YPG’nin bir ‘devlet’ oluşturması konusuna kapalı olduğunu dile getirdi.
Bozdağ, ABD’ye, YPG birliklerine silah temin etmeyi bırakması ve ellerindeki silahları geri çekme çağrısında bulunarak, “Türkiye’nin dostu ve müttefiki olan ABD’nin YPG’ye destek vermesi, silah ve mühimmat vermesi, Türkiye’ye karşı yapılan en büyük yanlışlıktır. Bu destekler kesilmeli. Verilen silahlar geri toplanmalı. Bundan sonra herhangi bir destek kesinlikle verilmemeli” diye konuştu.
Menbiç’e olası harekatla ilgili olarak da değerlendirmede bulunan Bozdağ, “Bunların içerisine ABD askerlerinin de girmemesi lazım. Bunların içerisine girdiğinde o mücadele sırasında, kimseye kimlik sormuyoruz. Mücadele teröristle, terör örgütleriyle yapılıyor” sözlerini kullandı.
“YPG, SGD bünyesinden çıkarılsın”
Milli Savunma Bakanı Nurettin Canikli, ABD’li mevkidaşı James Mattis ile Brüksel’de yaptığı görüşmeye ilişkin açıklamasında, DEAŞ’a karşı savaşta Washington tarafından desteklenen Suriye Demokratik Güçleri (SDG) bünyesinde yer alan YPG’ye verdikleri her türlü desteği sonlandırmalarını isteyerek, SGD bünyesinden bu yapının çıkartılmasını talep ettiğini bildirdi.
“YPG’ye verilen destek PKK’nın güçlenmesine neden oluyor”
Mattis’e YPG’ye verdikleri desteğin PKK’nın güçlenmesine neden olduğunu, bu durumun da Türkiye’ye giderek artan bir güvenlik tehdidi oluşturduğu mesajını verdiğini belirten Canikli, Brüksel’deki görüşmeleri esnasında, Zeytin Dalı harekatının durdurulması yönünde herhangi bir talep gelmediğini, bunun da Türkiye’nin bu harekatı gerçekleştirmenin doğru gerekçelerini dünyaya açıklamada başarılı olduğunu gösterdiğini sözlerine ekledi.
“Washington, teröre karşı Türkiye ile birlikte durmaya devam edecek”
ABD Savunma Bakanı Mattis ise, ABD’nin YPG birimlerine verdiği desteğin devam etmesine rağmen, “Washington, PKK ve diğer terör örgütlerine karşı savaşında Türkiye ile birlikte durmaya devam edecektir” açıklamasında bulundu.
NATO ve ABD’nin Türkiye’nin meşru güvenlik kaygılarının karşılanması için çalıştığını söyleyen Mattis, ülkesinin Irak’taki PKK ile daha etkin bir şekilde mücadeleye katılıp destek vereceğini ve bu desteğin özellikle istihbarat alanında olacağını belirtti.
Mattis, terör mücadele etme ve uluslararası güvenliğe katkısı nedeniyle Türkiye’ye teşekkür de etti.