Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, döviz kurlarındaki hızlı artışı, sadece ekonomik nedenlerle açıklamanın mümkün olmadığını söyledi.
AK Parti’nin Kızılcahamam kampında partililere seslenen Erdoğan, “Türkiye tarihinin en büyük ekonomik saldırılarından birine maruz kalmasına rağmen, 2 aya kalmadan durumu kontrol altına aldık. Bunu söyleyerek asla sorumluluktan kaçmaya çalışmıyoruz. Yaptığımız bir durum tespitidir. Ekonomide sorunlarımız tabi ki var. Seçimlerden sonra zaten reformlara başlamıştık. Ancak bu durumla yaşadıklarımız arasında öyle büyük bir oransızlık var ki, işin içinde başka şeyler arıyoruz” şeklinde konuştu.
“O krizden aldığımız Türkiye’yi nereye getirdiğimizi unutmayın”
Her krizin beraberinde fırsatları da getireceğine dikkat çeken Erdoğan, “Devlet yönetimi olarak bu krizin üstesinden gelebilmek için çalışıyoruz. Bizler göreve geldiğimizde ülkenin durumu ekonomik olarak neydi? O krizden aldığımız Türkiye’yi nereye getirdiğimizi unutmayın. Biz bu işin nedenini de tedavilerini de biliyoruz. O yüzden kısa süre içerisinde toparladık” dedi.
Türkiye’nin egemenliği ve geleceğini hedef alarak bir bedel ödetilmediği takdirde, her türlü yatırım, destek ve katkıya açık olduklarını dile getiren Erdoğan, “Son günlerde finansal danışmanlık şirketi alınan bir şirket üzerinden yapılan tartışmalar ülkemizi aynı cendereye sokma gayretidir. Hiç kimse Türkiye’yi yeniden uluslararası kuruluşların boyunduruğu altına sokamaz. Biz geldiğimizde, IMF’e olan borcumuz 23 milyar dolardı. 2013’te bunu sıfırladık. Biz yeniden bu tırmanışı inşallah devam ettireceğiz. Ekonomik bağımsızlık olmadan siyasi bağımsızlığın olmayacağını çok iyi biliyoruz. Kendi ayakları üzerindeki Türkiye’ye kimse yeniden diz çöktüremeyecektir” açıklamasında bulundu.
Erdoğan’dan Kılıçdaroğlu’na cevap
Erdoğan, ülkesini ekonomik olarak zayıflatmayı amaçlayan bir ‘dış komplo’dan defalarca söz ederken, muhalefet ise bu iddiayı ‘hükümetin ekonomiyi yönetememesini gerekçelendirme girişimi’ olarak tanımlıyor.
Erdoğan CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’na hitaben sözlerine şu ifadelerle devam etti;
“Bu zat, ücreti mukabil tutulmuş bir danışmanlık şirketi üzerinden aklı sıra bizi köşeye sıkıştırmaya çalışıyor. Tüm arkadaşlarımıza söyledim, bunlardan fikri danışmanlık bile almayacaksınız dedim. Gerek yok, biz bize yeteriz. Bu zata değil ama bu zatın hezeyanlarıyla aklı karışmış olan varsa izah etmek isterim. Evet, bir dönem Türkiye her şeyini ABD’ye teslim etmiştir. Ama bu tek parti CHP ve milli şef İnönü dönemidir. Tek parti CHP’si tutmuş yapılan tüm fabrikaların kapısına kilit vurmuş. Savunma sanayi girişimlerini teker teker boğmuştur.”
Ticaret Bakanı’ndan Alman yatırımcılara çağrı
Ticaret Bakanı Ruhsar Pekcan, Türkiye ve Almanya arasındaki ekonomik ve ticari ilişkileri artırarak devam ettirmek istediklerini belirtti.
Almanya’nın Ankara Büyükelçiliği’nde düzenlenen ‘Alman Birliği Günü’ resepsiyonunda konuşan Pekcan, Türkiye’de 7 bin 400 Alman firmasının yaklaşık 9,3 milyar dolarlık yatırımı bulunduğu bilgisini vererek, iki ülke arasındaki 36 milyar dolarlık dış ticaret hacminin bu yıl sonu itibariyle 38 milyar dolara ulaşmasının hedeflendiğini söyledi.
Pekcan, “Daha çok Alman yatırımcıyı ülkemizde görmek istiyoruz” dedi.
Oyak-Renault hibrit araçlar için motor üretimini Türkiye’de yapacak
Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank, Oyak-Renault’un hibrit araçlar için motor üretimini Türkiye’de yapacağını açıkladı.
Varank, 100 milyon euroyu aşan tutarındaki yatırımın devlet teşvikiyle yapılacağı söyleyerek, fabrikanın temelinin 19 Ekim’de Bursa’da törenle atılacağı bilgisini verdi.
Bakan, “Otomotiv sanayimiz için çok büyük bir atılım olan bu yatırım, katma değerli üretime, istihdama ve ihracata ciddi katkılar sunacak. Ayrıca cari açığın azaltılmasına da yıllık 2.3 milyar dolar katkı sağlaması bekleniyor” şeklinde açıklamada bulundu.
2017 yılında Türkiye’de satış hacmi bakımından birinci sırada yer alan Fransız Renault Grubu, Türk ekonomisine önemli katkıda bulunurken, 7 binin üzerinde Türk işçiye de iş imkanı sağlıyor.