Eski Sovyetler Birliği’nin bir parçası, 2 milyon 900 bin nüfusa sahip fakir bir Kafkas ülkesi olan Ermenistan’da, Parlamento tarafından eski Cumhurbaşkanı Serj Sarkısyan’ın Başbakan olarak seçilmesinin ardından siyasi kaos hakim olmuştu.

Serj Sarkisyan, 10 gün süren yoğun protestolar ve muhalefetin baskısının ardından görevinden istifa ettiğini açıklayarak, “Ermenistan’ın tüm vatandaşlarına sesleniyorum. Sizlere devletin başı olarak son kez hitap ediyorum. Nikol Paşinyan haklıymış. Hatalı olan bendim. Sokak hareketi, başbakan olmamı istemedi. Talebinizi yerine getiriyorum. Ülkemize barış, ahenk ve mantık diliyorum” dedi.

Sarkisyan’ın görevinden istifa etmesi sonrası Başbakan Yardımcısı Karen Karapetyan, başbakan vekilliği görevini üstlendi.

Sarkisyan 10 yıl boyunca Cumhurbaşkanı olarak yönettiği Ermenistan’da, son olarak tüm yetkilerin başbakanda olacağı, cumhurbaşkanının ise sadece sembolik görevler üsteleneceği bir anayasayı onaylamıştı.

Muhalefet, Sarkisyan’ın iktidar üzerindeki kontrolünü eleştirerek, onu ülkedeki ekonomik durgunluğun sebebi olmakla suçlamıştı.

Sarkisyan’ın istifasını açıklamasının ardından binlerce kişi sokaklara dökülerek meydanları doldurdu. Kutlamalar, 24 Nisan Ermeni Soykırımı’nın 103. yıldönümü anmalarına denk geldi.

Protesto gösterileri esnasında gözaltına alınan muhalif lider Nikol Paşinyan serbest bırakılmasının ardından yaptığı konuşmada şunları söyledi; “Zaten herkes bizim kazandığımızı biliyor. 13 Nisan’dan bu yana devam eden gösteriler, vatandaşlarının yaşam standartlarını iyileştirmek için hiçbir şey yapmayan Sarkisyan’ın istifasını talep etti.”

“Devrimimiz yarı yolda kalamaz”

Muhalif lider Paşinyan Erivan’da Cumhuriyet Meydanı’nda toplananlara hitaben yaptığı açıklamasında da, “Kadife Devrim’i kazandı. Ama bu daha ilk adım. Devrimimiz yarı yolda kalamaz. Nihai zafere ulaşmasını umut ediyorum” ifadelerini kullandı.

“Parlamento seçimlerine gidilecek”

Paşinyan, Geçici Başbakan Karen Karapetyan ile Çarşamba günü (bugün) bir araya geleceğini, parlamentonun bir hafta içinde yeni bir başbakan seçeceğini ve yeni parlamento seçimlerinin yakında yapılabileceğini de söyledi.

Siyasi krizin sona ermesinin ardından, bütün partiler her yıl 24 Nisan’a denk gelen ‘soykırım’ yıldönümünde tek saf olma konusunda anlaştı.

Ülkede her yıl gerçekleşen etkileyici anma töreninde, Ermeniler, 1915-1917 yılları arasında Osmanlı İmparatorluğu döneminde meydana gelen katliamın kurbanlarını anmak için ellerinde çiçekler taşıyarak Erivan’daki Soykırım Anıtı’na yürüdü.

‘Soykırım’ın anılması, Ermenistan’ın katliamları soykırım olarak kabul ettirme girişimleri neticesinde uluslararası bir fikir birliği sağlanamaması ile hala diplomatik bir ikilem olarak kalmaya devam ediyor.

Osmanlı İmparatorluğu’nun kalıntıları üzerine inşa edilen Türkiye ise, katliamların ‘Ermenilere karşı soykırım’ olarak nitelendirilmesini reddediyor.

Ankara, söz konusu katliamlarda yaklaşık 500 bin kişinin öldüğünü kabul ederek, Ermenilerin Osmanlı yöneticilerine karşı gelip Rus işgalci birliklerinin yanında durduklarını, çoğunun da Birinci Dünya Savaşı sırasında yaşanan savaş hali ve kıtlık nedeniyle öldüğünü açıklıyor.