Lütfen yeni siteyi Bekleyiniz: https://aawsat.com/turkish


Ortadoğu haber | Şarkul El-Avsat

Fas, Polisario güçlerinin güvenli bölgeden bütünüyle çekilmesini istiyor | ŞARKUL AVSAT
Bir Sayfa Seçin

Şarku’l Avsat’ın ulaştığı bilgilere göre Fas Devleti BM’den Batı Sahra’nın bağımsızlığı için savaşan ayrılıkçı Polisario örgütünün, Batı Sahra’da bulunan güvenli tampon bölgeden tam olarak çekilmesini talep etti ve Cezayir Tenduf’ta bulunan bu silahlı güçlerin güvenli bölgeye taşınmasının kanunsuz olduğuna ve taraflar arasında yapılan ateşkesi ihlal ettiğine dikkat çekerek bunun savaş sebebi olduğunu açıkladı. Aynı zamanda Rabat, BM Genel Sekreteri Antonio Guterres’ten mevcut görev süresi 30 Nisan’da sona erecek olan Birleşmiş Milletler Sahra Referandum Misyonu’nun (MINURSO) 12 ay daha uzatmasını istedi.

Fas Dışişleri ve Uluslararası İşbirliği Bakanı Nasır Burita’nın önümüzdeki birkaç saat içinde acil bir tur kapsamında Paris, Washington ve ardından New York’a gitmesi bekleniyor.

Fas Birleşmiş Milletler Daimi Temsilcisi Ömer Hilal, hükümeti adına, bu ayki Güvenlik Konseyi Başkanı Gustavo Meza-Cuadra’ya yaptığı açıklamada, Fas ve Cezayir arasındaki gerginlikleri gidermek ve düşmanlıkların başlamasını engellemek için BM himayesinde Eylül 1991’de ateşkesi başlatma kararının alındığını hatırlattı.

Diğer taraflar ateşkesi bozacak şekilde mevcut güvenlik anlaşmalarını ihlal ettiklerini, bölgede barış ve istikrarı ciddi şekilde tehdit eden kışkırtıcı eylemler gerçekleştirdiklerini zikretti. Özellikle Polisario cephesinin yasadışı silahlı unsurlarının Kerkerat tampon bölgesinde bulunmasının askeri anlaşmanın ihlali olduğuna dikkat çekti.

Burita, Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri Antonio Guterres’in sürekli olarak tampon bölge içindeki hareket özgürlüğüne saygı gösterilmesi için defalarca Polisario’nun tamamen ve koşulsuz olarak bölgeden geri çekilmesine çağrıda bulunduğunu hatırlattı.

Polisario cephesini üç gün önce Batı Sahra’nın başka bir bölgesinde bir numaralı askeri anlaşmayı bozarak geri döndükleri ithamında bulunan Burita, “silahlı Polisario militanlarının çoğu bu alana askeri araçlarla girdi ve burada çadırlar kurdu, çukurlar kazdı ve kum torbalarını kullanarak tesisler oluşturdu” diyerek sözlerine açıklık getirdi.

En tehlikeli şeyin Polisario’nun askeri tesislerini 1975’teki ihtilafın başlangıç yeri olan Cezayir’deki Tenduf kamplarından Batı Sahra’nın doğusuna taşınmaya hazırlanması olduğunu hatırlatan Burita, bölgedeki statükoyu değiştirmeye yeltenen bu durumun kabul edilemeyeceğini ve Fas’ın bu yasadışı duruma asla izin vermeyeceğini vurguladı.

Burita sözlerine şöyle devam etti: “Cezayir’deki Tenduf kamplarındaki herhangi bir Polisario tesisinin, sivil, askeri, idari veya her neyse, Batı Sahra’daki güvenlik bölgesinin doğusuna taşınması, savaş için bir gerekçedir.” Uluslararası toplumun bu konudaki ihmalini ve ihlallerle ilgili tutumunu karşı tarafın meydan okumasına cesaret olarak yorumladığını söyleyen Burita BMGK’yı yetkisini kullanarak askeri anlaşmalara uygun olarak Polisario’yu Batı Sahra’nın doğusundan koşulsuz olarak geri çektirmesini talep etti.
Burita sözlerine şunları ekledi: “ Fas şu ana kadar BM Genel Sekreteri Antonio Guterres’e taleplerini ileterek kendine hakim olmuştur. Ancak Fas bu durumla ilgili eli kolu bağlı durmayacaktır ve karşı taraf eylemlerinin sonuçlarına katlanacaktır.”

Guterres raporu

Şark’ul Avsat’ın ulaştığı BM Genel Sekreteri Guterres raporunda Güvenlik Konseyi’nin Batı Sahra’daki soruna her iki tarafında kabul edebileceği adil ve kalıcı bir çözüm bulmak için yeniden dinamik bir ruhla müzakere sürecinin başlaması gerektiği önerisi yer aldı. Raporda, Güvenlik Konseyi’nin 2006 yılından beri sürdürülen çabaları dikkate alarak, taraflar arasında koşulsuz ve iyi niyetle doğrudan yapılacak müzakereleri kolaylaştırmanın gerekliliğine atıfta bulunuldu. İki tarafın da birbirlerinin öneri ve tekliflerini dinlemeye ve 5.resmi müzakereleri yapmak için hazırlıkta bulunmaya çağırdı.

Yine iki komşu ülke Cezayir ve Moritanya’ya siyasi sürece katkılarda bulunmaları için müzakere sürecine katılımlarını artırma çağrısında bulunuldu. Polisairo cephesinin Kerkerat bölgesinde yeniden ortaya çıkmasının gerilimi arttıracağı ve ateşkesin sona ermesi açısından yeni bir tehlike arz ettiği ifade edildi.

Raporda gerilim boyunca güçlerini tampon bölgeden uzak tutan Fas’tan alınan tepkiye cevap olarak Polisairo güçlerinin Nisan 2017’de olduğu gibi derhal kuvvetlerini tampon bölgeden çekmesi gerektiği ifade edildi. Ayrıca tarafların bu bölgenin mevcut durumuna aykırı olabilecek her hangi bir tutumdan uzak kalmaları gerektiği vurgulandı.

Özellikle Batı Sahra’nın doğusunda oraya gönderilmiş MINURSO’nun askeri gözlemcilerinin terörist grupların saldırı tehdidi olmasından derin endişe duyulduğu dile getirildi ve bu askerlerin görevlerini yapabilmeleri önünde ciddi engeller olduğu vurgulandı.

Raporda, 1 Temmuz 2018’den, 30 Haziran 2019’a misyonun çalışmalarını tamamlayabilmesi ve üçüncü bir helikopteri alabilmesi için ek bir fon verilmesi önerildi.

Guterres, Güvenlik Konseyi’nin 30 Nisan 2019’a kadar 12 ay boyunca Birleşmiş Milletler Referandumu’nun görev süresini uzatmasını tavsiye etti ve Tenduf’daki mülteciler arasında öfkenin artmasından duyduğu endişeyi dile getirdi.

Guterres, güven inşaa etmek için alınan önlemler, temel insani sorunlardır ve siyasi çıkmazlar olarak düşünülemez diyerek tüm aktörleri siyasi süreci desteklemeye ve mülteciler için kabul edilebilir bir çözüm bulmaya çağırdı.

Guterres, Birleşmiş Milletler Mülteciler Yüksek Komiserliği’ni insani ihtiyaçlarda kulanılmak üzere 2018 yılı için 58.5 milyon dolarlık programa desteğini sürdürmesi çağrısında bulundu artan ihtiyaçların insani yardım konusunda kronik sorunlar ürettiğini ifade etti ve Batı Sahra’daki tüm insanların haklarını korumak için tarafların uluslararası sözleşmelerle güvence altına alınan kararların uygulanması gerektiğini vurguladı.

Batı Sahra sorunu

Fas’ın 1975’te eski İspanyol sömürgesi Batı Sahra’yı topraklarına katmasının ardından, Cezayir’in destek verdiği bağımsızlık yanlısı Polisario Cephesi ile Fas yönetimi arasında başlayan gerginlik devam ediyor.

Fas, bölgenin kendi egemenliğinde kalması gerektiğini savunurken Polisario Cephesi, Batı Sahra’nın bağımsız devlet olduğunu ileri sürüyor.

Polisario Cephesi, 1991’de BM’nin ara buluculuğunda varılan ateşkes anlaşmasına kadar Fas güvenlik güçlerine karşı silahlı mücadele yürütüyordu. Ateşkes anlaşmasından bu yana Batı Sahra’nın statüsüyle ilgili görüşmeler başarıya ulaşamadı.