Lütfen yeni siteyi Bekleyiniz: https://aawsat.com/turkish


Ortadoğu haber | Şarkul El-Avsat

Filistin hükümeti Kudüs’ün Yahudileştirilmesine karşı | ŞARKUL AVSAT
Bir Sayfa Seçin

Filistinli Başbakan Rami Hamdallah, Mescid-i Aksa Külliyesi yakınlarında yer alan tarihi bir mülkün yerleşimcilere satılmasına yönelik soruşturma komisyonu kurulduğunu duyurdu.

Hamdallah açıklamasında, “Kudüs’teki mülkler konusunda uluslararası hukuka uymak, ilgili tarafların hesap verebilmesini sağlamak, ilgili tüm belgelere erişmek gerekiyor” dedi.

Yahudi yerleşimcilerin kurduğu bir kurum Filistinlilerin mülklerini satın aldıklarını gösteren İsrail tapu belgelerine dayanarak 800 metrelik bir alanda 3 kattan oluşan bir binaya el koydu.

Filistin hükümeti, el koyma işleminin Doğu Kudüs’ün uluslararası statüsüne aykırı olduğunu, binanın Tarihi Eskki Şehir bölgesindeki Silvan Mahallesinde bulunduğuna dikkati çekti.

Ramallah Hükümeti, UNESCO başta olmak üzere uluslararası örgütlere Kudüs’ün tarihi dokusuna, Arap-İslam kimliğine müdahalelerine karşı harekete geçme çağrısında bulundu.

Öte yandan İsrail’e bağlı Kudüs Belediyesi’nin Doğu Kudüs’teki Filistinlilere imar izni konusunda zorluk çıkardığı ve Filistinlilerin yaptığı imar izni başvurularının neredeyse tamamına yakınının kabul edilmediği belirtiliyor.

Birleşmiş Milletler (BM) verilerine göre, 2010-2014 yıllarında Filistinlilerin imar izni başvurularından sadece yüzde 1,5’i İsrail makamları tarafından kabul edildi.

İsrail güçleri bu yılın ilk 6 ayında, Kudüs’ün çeşitli bölgelerinde Filistinlilere ait 63 meskeni “ruhsatsız olduğu” iddiasıyla yıktı. Yıkımlar nedeniyle aralarında 21 çocuğun da bulunduğu 51 Filistinli evsiz kaldı.

Filistinli kaynaklar 1967’den bu yana Doğu Kudüs’te Filistinlilere ait 5 binden fazla evin İsrail güçleri tarafından yıkıldığını kaydediyor.

İsrail makamları, Doğu Kudüs’te Filistinlilere ait binlerce evi “ruhsatsız” olduğu iddiasıyla yıkma tehdidinde bulunuyor. İsrail’e bağlı belediyenin kendilerine ruhsat vermekten kaçındığını ve söz konusu uygulamanın hiçbir hukuki dayanağının olmadığını ifade eden Filistinliler ise, bunun “İsrail’in yıldırma ve kenti Yahudileştirme politikalarının parçası” olduğunu belirtiyor.

İsrail belediyesi yıkım masraflarını da evi yıkılan kişilerden tahsil ediyor.