Ramallah/Şarku’l Avsat
Filistin Dışişleri Bakanı Riyad Maliki, Filistin yönetiminin Mescid-i Aksa’ya saldırıları sonrası İsrailli savaş suçlularının hesaba çekilmesi konusunda kanuni yolları sonuna kadar kullanmaktan başka bir seçeneği olmadığını söyledi.
İsrailli yetkililerin hâkim önüne çıkartılması yönündeki taleplerin işler yoluna girene kadar devam edeceğini belirten Maliki, “Uluslararası toplumun söz konusu saldırılara müdahale etmesi konusundaki çağrılarımız, taleplerimiz ve uyarılarımızın hiçbiri başarılı olmadı. Bu da dünyanın ABD teröründen ve İsrail’in ‘anti-semitizm’ şantajından korktuğunu gösteriyor” ifadelerini kullandı.
Maliki, İsrail’in Mescidi Aksa’ya düzenlediği baskının ardından yaptığı açıklamada, işgalci İsrail’in Mescidi Aksa’ya devamlı saldırıları ve namaz kılanlara yönelik düşmanca tutumlarının daha önceden planlanmış olduğunu söyledi. Maliki, “İşgalci İsrail, bu provokatif saldırıları ve insan hakları ihlallerini gerçekleştirmesini kolaylaştıran bir desteğe sahip olduğunu, ilk kıble ve üçüncü Harem olan Mescidi Aksa’ya şiddetli saldırılar düzenleyecek kadar ABD’den siyasi destek aldığını düşünüyor” diye konuştu.
İsrail güçlerinin cuma günü sabah saatlerinde Mescidi Aksa’ya baskın düzenlemesi sonucu bölgede şiddetli çatışmalar yaşanmıştı. Çatışmalarda Filistinliler, namaz kılanlardan 40’ını yaralayan ve birçoğunu da esir alan İsrail askerlerine taş ve molotof kokteyli fırlatmış, bu gelişmelerin ardından işgal güçleri Mescidi Aksa’yı kapatmıştı.
‘’İsrail’in saldırıları bölgeyi din savaşına sürüklüyor’’
Kudüs Müftüsü Şeyh Muhammed Hüseyin, İsrail’i bölgeye belirli gerçekleri dayatmaya çalışmakla suçlarken Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas’ın ofisinden yapılan yazılı açıklamada ise, “İsrail’in işgal altındaki Kudüs’e ve mukaddesatına yönelik saldırılarını sürdürmesi, durumu karmaşık hale getiriyor ve bölgeyi, bütün dünyayı etkileyecek felaket sonuçları hakkında sürekli olarak uyardığımız din savaşlarına sürüklüyor” ifadelerine yer verildi.
Son dönemlerde İsrailli yerleşimciler Mescidi Aksa’ya yönelik baskınlarını artırdı. Knesset yetkilileri ve milletvekilleri de İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu’nun kendilerine koyduğu 3 senelik Kudüs’ü ziyaret etme yasağını kaldırmasının ardından Mescidi Aksa’ya baskın düzenliyor. Yerleşimcilerin büyük bir kalabalıkla birlikte Kudüs’ü basması, İsrail ile İslami mukaddesat himayesinde bulunduran Ürdün arasında yapılan, Mescidi Aksa’yı ziyaret edecek Yahudi sayısını kısıtlayan ve onların Mescidi Aksa’da herhangi bir dini ibadet yapmasını yasaklayan anlaşmaya uymuyor. Söz konusu anlaşma, İsrail’in 1967 yılında Doğu Kudüs’ü işgal etmesinden sonraki durumu esas alıyor.
Filistin yönetimi, Müslümanların kışkırtılmasının bölgede kötü sonuçlar doğuracağı konusunda uyarmasına rağmen Yahudilerin Mescidi Aksa’ya yönelik baskınları sürüyor.
Filistin yönetimi, İsrail’in el-Halil’deki İbrahim Camiine yaptığı gibi Mescidi Aksa’yı da bölmeyi planladığını belirtiyor. İsrail el-Halil’deki İbrahim Camiini Yahudilerin ibadet etmesi için ikiye ayırmış ve belirli günlerde Müslümanların mescide girmesini yasaklamıştı.
Kudüs’teki İslami Kuruluşlar (Kudüs Vakıflar, İslam Mukaddesatı ve İşleri Konseyi- Yüksek İslami Heyet- Filistin Fetva Kurulu- İslami Vakıflar ve Mescidi Aksa İşleri İdaresi) dün yaptıkları ortak açıklamada, işgalcilerin Kudüs Belediye Başkanı Nir Barkat ve Kudüs Emniyet Müdürü Yoram Ha-Levy’in 100’ü aşkın askerle birlikte Mescidi Aksa’ya baskın düzenlemesini ve tamamen kapatarak görevlileri birkaç saatliğine uzaklaştırmasını kınadı. Açıklamada işgalci güçlerin Cuma namazı sonrası Mescidi Aksa içerisinde namaz kılanlara yaptıkları bu saldırıya tepki gösterildi.
Yüzlerce İsrail polisi Mescidi Aksa’nın el-Mağaribe kapısından girerek namaz kılanlara gaz ve ses bombaları ile saldırmış ve onlarca kişi yaralanmıştı. İşgalci güçler birçok kişiyi şiddetli bir şekilde döverken bazı gençleri de göz altına almıştı.