Lütfen yeni siteyi Bekleyiniz: https://aawsat.com/turkish


Ortadoğu haber | Şarkul El-Avsat

Güney Sudan’da tarihi anlaşma uçurumun eşiğinde | ŞARKUL AVSAT
Bir Sayfa Seçin

Riyad: Fethurrahman Yusuf /Londra: Mustafa Sırrı

Hartum’un arabuluculuğu ile Güney Sudan’daki 5 yıllık iç savaşı sona erdirecek olan anlaşma öncesi Sudan’da heyecanlı bekleyiş sürüyor. İki taraf arasında imzalanacak anlaşmanın tarihi 26 Temmuz 2018 olarak belirlense de, bu tarihe kadar anlaşma üzerinde çok tartışmalar yapıldı. Yaşanan son gelişmelerle birlikte arabulucular arasında anlaşmanın imzalanmasının birkaç gün ertelenme olasılığı yüksek.

Güney Sudan’da taraflar arasındaki müzakere heyeti üyesi üst düzey bir komutan, Devlet Başkanı Salva Kiir hükümetinin neredeyse tüm barış sürecini sona erdirecek tekliflerde bulunduğunu ifade etti. Sudanlı arabulucular dün akşama kadar, ilgili taraflara sunulmak üzere değişiklikler yapılmış bir teklif sunmak için büyük çaba sarf etti. Yeni teklif, barış sürecini kurtarmaya ve anlaşmanın yarın imzalanabilmesi için bir takım düzenlemeler içeriyor.

Güney Sudanlı önde gelen bir lider olan Stephen Lual Naqour, Şarku’l- Avsat’a yaptığı açıklamada, Güney Sudan’dan sunulan yeni tekliflerin müzakerelerin çıtasını yükseltmeyi amaçladığını belirtti. Naqour, “Örneğin hükümet yetkilerin yüzde 80’den fazlasının kendisine, geri kalanının da Riek Machar grubunun da aralarında bulunduğu diğer siyasi güçlere verilmesini teklif ediyor. Bu da yüzde 10 ile yüzde 20’lik bir orana tekabül ediyor” dedi.

“Bu yetki halkın isteklerini karşılamıyor”

Açıklamalarına devam eden Naqour, “Riek Machar liderliğindeki muhalefet de yüzde 40’lık bir yetki talebinde bulundu. Ayrıca hükümete de yüzde 40 verilip geri kalan 20’lik payın Güney Sudan’daki diğer siyasi liderlere pay edilmesini istedi. Ancak bu yetki talepleri, siyasi geçiş sürecine hizmet etmiyor ve mevcut barış sürecinde halkın isteklerini karşılamıyor. Açıkça söylemek gerekirse, liderler Güney Sudan halkının isteklerine öncelik vermiyorlar. İstikrarı da önemsemiyorlar. Çünkü yetkilerin paylaşılmasına odaklanmış durumdalar ve bu tarihi bir felaket. Ne tarih ne de Güney sudan halkı onları asla affetmeyecek. Adil bir barış sağlama konusunda başarısız olurlarsa, Güney Sudan halkı beklentilerini gerçekleştirecektir” şeklinde konuştu.

Muhalif İttifakı Üyesi Ulusal Kurtuluş Cephesi Başkanı Thomas Serelio, yerel bir radyoya yaptığı açıklamada, “İttifak, tarafımızca yapılan değişiklikler metne eklenmedikçe Sudan arabuluculuğu ile yarın Hartum’da imzalanmasına karar verilen barış anlaşmasını imzalamayacak” şeklinde konuştu. İttifak’ın daha önce mevcut hükümete odaklanan Entebbe önerisini de reddettiğine dikkati çeken Thomas Serelio, “Krizi çözmek için sunduğumuz temel noktalar var. Konsey üyeleri için eşit yetkilere sahip bir başkanlık konseyi oluşturulması ve kararların uzlaşı ile aile alınması da bunlardan” ifadelerini kullandı.

“Eğer bu talepler dahil edilmezse…”

Serelio ayrıca, muhalefetin önerilerinde federal bir hükümet sistemi kurulması çağrısında bulunmanın da olduğunu ifade etti. Bu bağlamda “Bu talepler dahil edilmediyse, anlaşmayı imzalamaya katılmayacağız” şeklinde konuşan Muhalif İttifakı Üyesi Ulusal Kurtuluş Cephesi Başkanı, şu an federal sistem hakkında konuşulmamasını talep eden Salva Kiir hükümetini, muhalif güçlerin zihnini karıştırmaya çalışmakla suçladı. Serelio ayrıca, ittifakın savaşın başlamadan önceki 10 eyaletli sisteme geri dönme taahhüdünü de yineleyerek, 32 eyaletli bir sitemi barından anlaşmayı imzalamayacağını vurguladı.

Eski bir general olan Serelio, muhalefetin arabulucuların sunduğu teklifi onaylamadıklarına dair açıklamalarını reddetti.

MSF bölgedeki faaliyetleri askıya aldı

Öte yandan Sınır Tanımayan Doktorlar (MSF), kimliği belirsiz silahlı kişiler tarafından ofislerinden birine saldırı düzenlenmesi sonucu Güney Sudan’ın kuzeydoğusundaki faaliyetlerini askıya aldığını açıkladı. Örgüt tarafından yapılan açıklamada, “Kimliği belirsiz bir grup silahlı kişi bu sabah, ofis ve MSF’ye ait bir birime baskın gerçekleştirdi. Ofisi yağmalayan saldırganlar, tıbbi ekipman ve sağlık malzemesi ile dolu çadırları ateşe verdileri. Ayrıca tüm iletişim cihazlarına da zarar verdiler. Saldırı için, MSF’nin, Maban bölgesindeki kasaba sakinleri ve mültecilere verdiği tıbbi desteği askıya almaya zorlandı” ifadeleri yer aldı.