Doğu Afrika’daki Hükümetler Arası Kalkınma Otoritesi (IGAD), Güney Sudan’daki çatışma içerisindeki taraflar arasında müzakerelerin sona erdiğini açıkladı. Görüşmelerde hazırlanan barış anlaşmasının imzalanmadığını belirten IGAD, ateşkesi ihlal eden taraflara karşı yaptırım uygulanabileceği tehdidinde bulunurken bir yaptırım çağrısı da İngiltere’den geldi.

Şarku’l Avsat’ın ulaştığı bilgilere göre, IGAD tarafından geçtiğimiz Çarşamba günü yayınlanan bildiride, Etiyopya’nın başkenti Addis Ababa’da düzenlenen barış görüşmelerinin sona erdiği ifade edildi. Bildiride ayrıca, müzakerelerin başarısızlığının on binlerce kişinin ölümüne ve 2 milyondan fazla vatandaşın da göç etmesine yol açan çatışmaları uzatacağı vurgulandı. Ancak bildiride, tarafların ihtilafta bulunduğu konular belirtilmezken, IGAD’ın Güney Sudanlı liderleri, kuruluş tarafından sunulan ve çeşitli müzakere pozisyonlarında ortak bir zemine ulaşmaya dair yoğun çabaları yansıtan önerileri incelemeye teşvik ettiği belirtildi.

IGAD’ın, geçtiğimiz yılın sonunda imzalanmış ateşkesi ihlal eden tarafların listesini yayınlaması beklenirken listenin, IGAD Bakanlar Konseyi’nin acil toplantısının ardından yayınlanacağı da tahminler arasında yerini alıyor.

Provoke eden çalışmaları durdurun çağrısı

Öte yandan IGAD Bakanlar Konseyi Başkanı ve Etiyopya Dışişleri Bakanı Workneh Gebeyehu, görüşmelerin ardından çatışma taraflarına provoke edici bazı kampanyalarını durdurma çağrısı yaptı. IGAD’ın taraflara sunduğu önerilerin barış anlaşmasına ulaşılmasına katkı sağlayacağı yönündeki umutlarını dile getiren Gebeyehu, önerilerin arasında başkan yardımcılığı görevine bir kadının atanmasının da olduğunu söyledi.

Belgeyi imzalamayı reddettiler

IGAD, Güney Sudan’daki çatışma taraflarına geçtiğimiz Çarşamba günü imzalanması için bir barış anlaşması belgesi sunmuştu. Bu çerçevede anlaşma, ülkedeki başkanlık seçiminin kabul edilmesini, Devlet Başkanı Salva Kiir Mayardit ve üç milletvekilinin silahlı muhalefet lideri Riek Machar’ı yeniden birinci yardımcı görevine tayin etmesini kapsamakta. Ancak Machar’ın grubu belgeyi imzalamayı reddederken, nihai pozisyonunu genel kurul toplantısında sunma sözü verdi.

Mevcut hükümete 60, silahlı muhalefete yüzde 25 yetki

Belgede ayrıca, Devlet Başkanı Salva Kiir liderliğindeki mevcut hükümete yüzde 60, Machar liderliğindeki silahlı muhalefete ise yüzde 25 yetki veriliyor. Nitekim Siyasi Tutuklular grubuna yüzde 5, siyasi ve silahlı muhalefet koalisyonunun geri kalanına ise (9 grup) yüzde 10 yükümlülük verilmekte. Anlaşma belgesinde, bakanlık pozisyonları da 32’den 42 bakanlığa ve 15 bakan yardımcılığına ayrılıyor.

Parlamentodaki sandalye sayısı 440’a çıkarıldı

Belgede, vilayetlerdeki güç paylaşımı da yer alırken geçiş hükümetine yüzde 62, Riek Machar grubuna yüzde 25, diğer siyasi güçler ve silahlı gruplara yüzde 10 oranında yetkiyle birlikte parlamentodaki sandalye sayısı da 400’den 440’a çıkarıldı.

Halk Hareketi önerileri reddetti

Öte yandan Halk Hareketi, IGAD tarafından güç paylaşımı konusunda taraflara sunulan önerileri reddetti. Medya ve Halkla İlişkiler Görevlisi Maabour Garang, belgenin iktidardaki payı ve mevcut hükümetin meşruiyeti de dahil olmak üzere IGAD’ın ortaya koyduğu meselelere dair hareketin görüşünü yansıtmadığını ifade etti.

Diğer taraftan iktidardaki Halk Hareketi Partisi’nin Siyasi Büro üyesi ve Eski Tutuklular grubunun lideri Pagan Amum, IGAD’ın önerisinin güç paylaşımına odaklandığını, ancak ülkede çatışmaya yol açan kilit meseleleri görmezden geldiğini belirtti. Önerinin yeniden incelenmesini isteyen Amum, savaşın bir kez daha patlak vermesini engellemek için vatandaşların barış ve acı konularını ele alma çağrısında bulundu.

İngiltere’den yaptırım çağrısı

Öte yandan İngiltere’nin Sudan ve Güney Sudan Özel Temsilcisi Christopher Trout, Güney Sudan’daki barış sürecini ihlal edenlere karşı cezai önlemler alınması için IGAD’a çağrı yaptı. Trout, “IGAD’dan barış sürecini engelleyen tarafa karşı yaptırım uygulanması için gerekli tedbirlerin alınmasını talep ettik” dedi. İngiliz yetkili yaptığı açıklamada, ülkesinin IGAD aracılığıyla sağlanacak barış sürecine bağlılığını da yineledi.