İran’ın dini rehberinin askeri meselelerdeki danışmanı Rahim Safavi, hükümeti ekonomik kalkınma ve istihdam fırsatı sunmaya dair çarpıtılmış istatistikler sunmakla itham etti. Suçlamaların asıl hedefinde Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani vardı. Devrim Muhafızları’nın ekonomik kolu olan ‘Hatemu’l-Enbiya’ topluluğunun lideri, kuvvetlerinin ekonomik faaliyetleri hakkında inkâr yoluna giderken Meclis Başkanı Ali Laricani, iç anlaşmazlıkları harekete geçirmeye çalışan odakları eleştirdi. Yetkililerden sorunları aşmak için anlaşmazlıkları bir kenara bırakmalarını talep etti.
Geçen hafta ekonomik durumun iyileşmesi konusunda basın toplantısı düzenleyen Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani’ye ilk cevap İran hükümetinin dışından, üst düzey bir yetkiliden geldi. Safavi, Ruhani tarafından aktarılan rakamların ne kadar sağlıklı olduğuna yönelik şüphelerini dile getirdi. Dün gece resmi televizyon kanalı ile yaptığı söyleşide şu açıklamalarda bulundu: “Ekonomik büyüme hakkında gerçekçi olmayan istatistikler sunuyorlar. Hâlbuki insanlar kendi gerçeklerinde bunun bir karşılığı olmadığını görüyorlar. Öte yandan her ailenin içinde üniversite mezunu işsizlerin varlığı ortadayken kalkmış istihdam sayısından söz ediyorlar.”
İran haber kanalı dün, Safavi’nin hükümet istatistikleri konusundaki şüpheleri ile Hamaney’in Ruhani’nin ekonomik vaziyete dair sunduğu istatistiklere karşı önceki tutumu arasındaki benzerlikleri tespit etti. Geçen eylül ayında Hamaney, Ruhani hükümetinin istatistikleri üzerine yaptığı yorumda, ekonomik büyüme ve enflasyonun gerilemesi hakkındaki rakamların ‘İran’daki durumun ve halkın yaşam koşullarının gerçekliğini yansıtmadığını’ dile getirmişti.
Geçtiğimiz günlerde İran piyasası, nükleer anlaşmanın uygulanması ve yaptırımların kaldırılması öncesinde doların fiyatının rekor seviyesine ulaşmasından sonra dramatik gelişmelere tanıklık etti. Ruhani ise dolar fiyatlarının kötüleşmesinin arkasında hükümetin olduğunu kabul etmedi.
İranlı üst düzey yetkililerin dış ticarette dolara olan bağımlılığı azaltmak istemelerine rağmen doların fiyatı ekonomiyi etkilemeye devam ediyor. İran ekonomik müttefiklerine söz konusu ülkelerde ve İran’da bölgesel para birimlerinin dolara alternatif olması çağrısını yapmıştı. Bu, Amerika’nın İran’ın mali işlemlerine yönelik kısıtlamalarının üstesinden gelme çabasının bir ürünüdür.
Dünya Bankası’nın geçen ay yayınlanan son raporuna göre, İran’ın ekonomik büyümesi yüzde 4,3 oranında. Ekonomi Bakanı Mesud Kerbasiyan ise ‘İran’ın ekonomik büyümesine yüzde 6’ya denk gelen petrol gelirlerinin dâhil edilmediğini’ ifade etti.
Geçtiğimiz iki gün boyunca Ruhani’ye cevap veren tek askeri lider Safavi değildi. Dün Hatemu’l -Enbiya topluluğun lideri Ebadullah Abdullahi, Ruhani’nin basın toplantısında askeri organlara ve resmi olmayan kuruluşlara ekonomi sahasından ayrılmaları yönündeki çağrısına cevap verdi. Ebadulllah, Devrim Muhafızları’nın ‘ekonomik faaliyette bulunmadığını’ söyledi. Ancak aynı zamanda hükümetten Devrim Muhafızlarına olan 30 milyar İran tümenine ulaşan borcunu ödemesi talebinde bulundu.
Hatemu’l-Enbiya topluluğu, Devrim Muhafızları’nın önde gelen ekonomik kollarından biri kabul ediliyor. Topluluk, İran’daki faaliyetlerinin yanı sıra Irak’taki projeleri uygulama noktasında da geniş bir faaliyet alanına sahip. Devrim Muhafızları, Suriye’nin yeniden yapılandırılması projesinde de etkin bir rol üstleniyor.
Abdullahi, Devrim Muhafızları’nın içlerinde Hatemu’l-Enbiya topluluğunun da yer aldığı ekonomik kuruluşlarının özel sektör için bir rakip olduğuna itiraz ederek kuvvetlerinin 5 binden fazla müteahhit ile iş birliği yapmak suretiyle özel sektörün güvenliğini güvence altına almak ve desteklemek için bir ‘çadır’ icat ettiğini söyledi. Hükümetin haber ajansı İSNA’nın aktardığına göre topluluğun 200 bin iş fırsatı sağladığına da dikkat çekildi.
Devrim Muhafızları, kendisini eleştirenlerce özel şirketler kurmak ve özellikle kara para aklamak başta olmak üzere uluslararası yaptırımları ve kovuşturmaları aşmayı hedefleyerek çok sayıda müteahhit ile ekonomik bir ağ inşa etmek ile suçlanıyor. Bu bağlamda Tahran Cuma Hatibi Kazım Sadıki, Cumhurbaşkanı’na ve İran’daki kültürel ve toplumsal durumlara yönelik şu sözleri ile eleştiri getirdi: “Kimse demesin ki biz insanlar için cenneti garanti ediyoruz. Dinin güvenliği sorumluların omuzlarındadır. Yetkililer toplumdaki herhangi bir günahtan ötürü kıyamet günü sorguya çekileceklerdir.” Tesnim haber ajansının aktardığına göre 2014 Mayıs ayında Ruhani, “İnsanları gasp edenin cennete girmesi mümkün değildir” ifadelerini kullanmıştı. Ruhani’nin bu sözü o zamandan bu yana toplumsal ve kültürel düzeydeki politikalarını eleştirenler için sembol haline geldi. Ruhani, muhafazakâr rakiplerinin yinelediği ekonomik ilkelere karşılık insani kalkınma ve özgürlükleri destekleme şiarlarını ipotek altına almıştı.
Bu esnada Meclis Başkanı Ali Laricani, devrimin yıldönümü münasebetiyle Isfahan şehrinde yaptığı bir konuşmasında dâhili anlaşmazlıklara işaret ederek, “İç anlaşmazlıkları belirginleştirmek bir maharet değil. Bu anlaşmazlıklara sebep olanlar halka ve devrime ihanet ederler” dedi.
Laricani yetkililerden gelecek yılki su sıkıntısı, işsizlik ve ‘bazı sorunların halledilmesi’ gibi iç sorunlara eğilmelerini talep ederek İran’daki ekonomik ve hayati sorunlar hakkında ‘düşmanların hedeflerine’ göndermede bulundu.
Laricani, önceki gün İran’ın dini rehberi Ali Hamaney’in mecliste, hükümette ve yargıdaki yetkililerden anlaşmazlıkları ortadan kaldırmaları ve ekonomik sorunları çözmek için İran’ın sokaklarının birliğini korumalarını talep ettiği açıklamalarına da işaret etti. Hamaney açıklamasında ekonomik baskılar yoluyla İran’ın güvenliğini sarsmak için çabalayan düşmanlar konusunda da uyarıda bulunmuştu.
Laricani, Hamaney’in bu konudaki iddialarının ‘belirgin olmayan istihbari’ belgelere dayandığını’ dile getirdi ve ekonomik durumu eleştirenleri abartmakla itham etti. Aynı şekilde ismini zikretmediği yetkilileri ülkedeki anlaşmazlıkları körüklemeye çabalamakla suçladı. “Bazıları anlaşmazlıkları körüklemek ve söz konusu anlaşmazlıkları yaymak istiyor. Bu bir maharet değildir. Farklılıkları bir araya getirmek ve ülkenin gelişmesi için birlikte hareket etmeliyiz” dedi.
Laricani, hâlihazırdaki siyasi anlaşmazlıkların arkasında durmakla itham ettiği odaklara mesaj göndererek, “Eğer yeterliyseniz ekonomik sorunlar hallolsun diye siyasi anlaşmazlıkları ortadan kaldırmanız gerekir. Kültürel, toplumsal, siyasi ve diplomatik meseleler konusundaki görüş farklılıkları son derece doğaldır. Zira ülkede farklı inançlar var. Siyaset adamlarının becerisi bu farklılıklardan milli menfaatler için faydalanmakta ortaya çıkar. Anlaşmazlıkları derinleştirmekte değil ” ifadelerini kullandı.
Diğer yandan Tahran’ın reformist vekili Mahmud Sadıki, son gösterilerde tutuklu bulunanların yakınları hakkında bilgi aktarımı yaptığı için bir askeri servis tarafından baskıya maruz kaldığını açıkladı. Attığı bir tweette “Askeri servis hapishanelerdeki tutukluların durumu hakkında hesabında yayınladıklarını kaldırması için 48 saat süre tanıdı” dedi.
İranWire sitesinin uzman kaynaklardan aktardığına göre Devrim Muhafızları’nın istihbarat servisi 2009’daki gösterilerde tutuklananlar arasından çok sayıda reformisti toplantıya davet etti. Bu, İranlı yetkililerin geçen aralık ayının sonunda ekonomik vaziyet karşısında 80’den fazla İran şehrinde düzenlenen gösterilere binlerce İranlının katılmasının ardından çıkan krize engel olmak için yaptığı çalışmalar arasında yer alıyor.
Kaynaklara göre, Devrim Muhafızları’na bağlı güvenlik servisi, reformist aktivistleri bireysel ve toplu toplantılara çağırdı. Kaynaklar, ‘toplantıların tehditler eşliğinde, yumuşak bir atmosferde gerçekleştiğini’ aktardı. İnternet sitesi, Devrim Muhafızları’ndaki reformist dosyası ile Mecid adıyla çağırılan bir sorumlu arasındaki bağlantıyı da ortaya çıkardı.