Lütfen yeni siteyi Bekleyiniz: https://aawsat.com/turkish


Ortadoğu haber | Şarkul El-Avsat

Hindistan, Çin’in ‘İnci Dizisi’den endişeli! | ŞARKUL AVSAT
Bir Sayfa Seçin

Hükümetin “İnci Dizisi” stratejisi çerçevesinde, Çin serbest ticaret antlaşması ve Maldiv Adaları’ndaki deniz antlaşması ile ilgili yeni jeopolitik başarılar kaydetti. Ancak bu durum, Hindistan ile gerginliğin artmasına yol açtı.

Alınan bilgilere göre, Maldivler, muhalefet partilerinin herhangi bir üyesinin bulunmadığı, gece yarısı düzenlenen bir parlamento oturumunda Çin ile serbest ticaret anlaşmasına onay verildi. Söz konusu anlaşma, Maldivler’in, tarihinde herhangi bir ülkeyle imzaladığı ilk serbest ticaret anlaşması özelliği taşırken, Çin’in Güney Asya ülkeleriyle Pakistan’ın ardından imzaladığı ikinci anlaşmadır.

Anlaşma, Yeni Delhi ve Pekin gerginliğini tetikledi

Öte yandan Çin ile imzalanan serbest ticaret anlaşması, Maldivler Devlet Başkanı Abdullah Yamin’in “Ada halkı, Çin ile ilk serbest ticaret anlaşmasını imzalayacak” yönündeki açıklamalarından bir yıl sonra gerçekleşti. Bu bağlamda anlaşmanın Hindistan’ın “stratejik arka avlusu” olarak nitelendirilen güvenlik etkisi göz önüne alındığında, bu adım Yeni Delhi ve Pekin arasındaki gerginliği de tetikledi.

Her yıl, 100 bin gemi bölgeden geçiyor

Aden Körfezi ve Malakka Boğazı’na yakınlığı nedeniyle Maldivler, Hint Okyanusu’nda stratejik bir konuma sahip. Bu önemli deniz bölgesi, dünyanın en yoğun ve en kalabalık deniz geçitlerini içermektedir. Her yıl dünya konteynırlarının yarısını taşıyan yaklaşık 100 bin gemi bu bölgeleri kullanır. Hint Okyanusu’nda büyüyen Çin varlığı, Hint ve Pasifik okyanuslarındaki pozisyonları da dahil konumunu iyileştirmek isteyen Hindistan için bir meydan okumadır. Pasifik Okyanusu’ndaki güçlü varlığına rağmen, Çin’in Hindistan’ın komşu ülkelerindeki (kuzeydeki Pakistan ve Nepal’den, güneydeki Sri Lanka ve Maldivler’e) varlığını güçlendirme hareketi, yıllar süren yavaş adımlarla gerçekleşti. Hintli strateji uzmanlarının, Çin’in Hindistan’ı da çevreleyen “İnci Dizisi” hakkındaki görüşleri de bu yöndedir. Öte yandan Sri Lanka, Çin’e olan 1,1 milyar ABD doları değerindeki dış borcu sebebiyle stratejik Hambantota limanını Çin Hükümeti’ne bağlı bir şirkete 99 yıllığına kiraya verdi.

Ticaret anlaşması, Hindistan için büyük sürpriz oldu

Anlaşmanın imzalandığı aynı hafta Nepal’de iki komünist partiden oluşan bir koalisyon, Çin ve Hindistan ile yakın ilişkiler kurma konusunda bir kampanya sergileyerek, parlamento seçimlerini kazandı. Bununla birlikte Maldivler’in Pekin ile imzaladığı serbest ticaret anlaşması, Hindistan için en büyük sürpriz oldu.

Çin’in dev ekonomisi, yeni koşullarını ortaklığın kabulünden önce dikte etmiş gibi görünüyor. Pakistan’daki Gawdar limanında güçlü bir varlığa sahip olan Pekin, birkaç ay önce de Cibuti’de askeri bir üs açtı. Son gelişmeler kapsamında analistlerin belirttiğine göre, Çin, Hindistan etkisi altındaki Güney Asya’ya yöneldi.

Maldivler’in ekonomisi küçük, önemi büyük

Siyasi Araştırmalar Merkezi’nde stratejik araştırmalar profesörü olan Brahma Shilani yaptığı açıklamada, “Maldivler’in ekonomisi küçük, ancak ekonomiye verdiği önem büyük… Büyüyen Çin ekonomisi ışığında, Maldivler dış politikayla ilgili karar almada sınır koydu. Serbest ticaret anlaşması, Hindistan açısından stratejik önem taşıyor. Öyle ki anlaşma, Çin’in ekonomik üstünlüğünü güçlendirecek ve Pasifik Okyanusu’ndaki istikrarı değiştirecek. Maldivler, silahsızlandırılmış bir devlet olarak devam edeceğini açıklamasına rağmen Çin, Hambantota, Cibuti ve Gawdar’da deniz donanması ihtiyaçlarını karşılamak amacıyla adadaki savaş gemileri için bir tersane inşasına yöneldi” ifadelerini kullandı. Geçtiğimiz Ağustos ayında 3 Çin gemisi, iyi niyet göstergesi olarak Maldivler’in başkenti Male limanına uğradı. Bu bağlamda Shilani, “Maldiv Adaları’nın borcunun yüzde 70’ni Çin’e olmasının yanı sıra Pakistan’da olduğu gibi tüm takımadaların, Pekin’in elinde olduğuna dair endişeler de giderek artıyor.” dedi.

Hindistan, OBOR’a katılmadı

Diğer taraftan Maldivler, “Bir Kuşak Bir Yol” (One Belt One Road ‘OBOR’) projesine katılmak için bir anlaşma imzaladı. OBOR projesi, eşi benzeri olmayan bir pazarda 3 milyar nüfusu ilgilendiren bir yatırım projesi. Proje, başta Asya- Avrupa hattındaki önemli ekonomiler arasında bir ulaştırma (liman, kara ve demiryolları) altyapısı, ticaret ve yatırım bağlantısı kurmayı amaçlıyor. Proje şu anda, 60 ülke ve dünya nüfusunun yaklaşık yüzde 70’ini kapsıyor. Bunun yanı sıra hemen hemen bütün komşuları Çin Devlet Başkanı Şi Cinping tarafından 2013 yılında ilan edilen projeye katılmasına rağmen, Hindistan henüz OBOR’a katılmadı.

Cinping, Pekin’in Maldivler’i “21. yüzyılda kurulmasına karar verilen İpek Yolu’nda önemli bir ortak” olarak gördüğünü ilan etti. Ayrıca OBOR’un amacının, Washington’un Çin’i kuşatma, ekonomik ve stratejik çıkarlarını Asya ve dünya genelinde zayıflatma çabalarına karşı koymak olduğu belirtildi.

Hindistan’ın arka avlusu Maldivler

Maldivler, uzun bir süredir Hindistan’ın arka avlusunun bir parçası olarak görülüyor. Bunun nedeni ise Maldivler’in konum itibariyle Hindistan’ın güneybatı kesimine yakın olmasından kaynaklanıyor. Ayrıca Hindistan, 1965’te bağımsızlığını ilan ettikten sonra Maldivler’i tanıyan ilk ülkeler arasındadır. Ve 1972 yılında da ülkede diplomatik bir misyon açmıştır. Aynı şekilde Hindistan, Maldivler’deki en önemli yatırımcılardan biridir. Zira yenilenebilir enerjinin yanı sıra gayrimenkul, turizm, bilgi ve iletişim teknolojisi gibi alanlarda birçok proje üzerinde çalışıyor.

Çin’in 2011 yılına kadar Male’de elçiliği bulunmuyordu

2011 yılına kadar Maldivler’in başkenti Male’de Çin elçiliği bulunmuyordu. Ancak Çin Devlet Başkanı Cinping’in 2014’te Maldivler’e yönelik gerçekleştirdiği resmi ziyaretin ardından askeri ve diplomatik ilişkiler hızla güçlendi.

Hindistan’ın Maldivler ile olan ilişkileri, adada artan Çin varlığından etkilenmesi bekleniyor. Aynı şekilde Maldivler’deki Çin nüfuzu, eski Maldivler Devlet Başkanı Muhammed Naşid’in 2012’de devrilmesinden sonra bozulmaya başlamıştı.

Çin, Hindistan’ı bu adaya dair iki büyük alt yapı projesinden uzaklaştırdı. Ve Naşid döneminde, Maldivler Hükümeti de Hintli şirketlere verdiği projelerin çoğunu durduruldu.

Yeni projeler başlatıldı

Öte yandan Yeni Delhi de Çin ve Hindistan arasındaki diplomatik ilişkilerin, iki ülke arasındaki askeri ve güvenlik konularında işbirliğine yol açmasından endişe ediyor. Jawaharlal Nehru Üniversitesi’nde Çin Araştırmaları Profesörü Srikanth Kundabali yaptığı açıklamada şunları kaydetti; “Çinliler Bangladeş, Pakistan, Sri Lanka ve Nepal liderleriyle ekonomi ve siyasi alanlarda bazı projeler başlattı. Bu projeler, uzun vadeli işbirliğine kapı aralayacak.”

Mondi ziyaret gerçekleştirmediği tek Güney Asya ülkesi Maldivler

Maldivler, Hindistan Başbakanı Narendra Modi’nin göreve gelmesinden bu yana ziyaret edilmeyen tek Güney Asya ülkesidir. Maldivler ziyareti, Mart 2015’te Pasifik Okyanusu ülkelerine yönelik ziyaretler kapsamında olmasına rağmen, o dönemde adada yaşanan bazı siyasi karışıklıklar yüzünden iptal edilmişti.

Öte yandan ikili ilişkiler, Yamin hükümeti tarafından Hindistan elçisiyle görüşen muhalif bir gruba karşı tavır takınmaya karar verilmesiyle, son zamanlarda kötü bir yöne girdi.

Japon gazetesi Nikkei Asian Review tarafından yayınlanan bir habere göre, Maldivler’e yönelik son Çin müdahalesi, Hindistan’a karşı Pasifik’te bir dayanak oluşturmayı hedefleyen krediler, hibeler ve doğrudan yabancı yaptırımlarla kurulan bazı fonlara dayalı olarak yapıldı.

“Maldivler’in duyarlı olmasını bekliyoruz”

Bu bağlamda Hindistan Dışişleri Bakanı Ravish Kumar’ın sözcüsü, yakın bir tarihte düzenlediği basın toplantısında “Maldivler’in dostça ve komşu olduğu bilinciyle hareket etmesini ve Hindistan politikasının uygulanması konusunda endişelerimize karşı daha duyarlı olmasını bekliyoruz” açıklamasında bulundu.

Kumar, Sri Lanka’nın Hambantota Limanı’nın kiralanmasına dair Çinli bir şirketle görüşmelerde bulunmasını eleştirirken, Hindistan’ın “bölgedeki güvenlik kaygılarıyla ilgili Sri Lanka konusunda riayet edilecek taahhütlere bağlı kaldığına” dikkat çekti.

Bağımsız gazeteci ve stratejik analist Rajiv Sharma ise, “Hindistan’a göre bu durum, keskin bir siyasi ve stratejik bozulmayı temsil ediyor. Ve Hindistan’ın arka avlusunda olan Maldivler’de büyüyen Çin etkisini yansıtıyor” dedi.