ABD, son zamanlarda sadece kendisi için değil, tüm Ortadoğu ülkeleri için bir sorun olan Lübnanlı Hizbullah milislerinin gücünü azaltmaya yönelik planlarını hızlandırdı.
ABD Başkanı Donald Trump, İran’ın bölgede artan nüfuzuna karşı koymak için bir strateji ortaya koymaya hazırlanıyor. ABD, geçen salı günü İran destekli iki Hizbullah komutanının başına milyonlarca dolar ödül koydu.
ABD Dışişleri Bakanlığından yapılan yazılı açıklamada, ‘Adalet İçin Ödül Programı’ kapsamında, Hizbullah’ın komutanlarından Telal Hamiye’nin yakalanmasına yardımcı olacak kişiye 7 milyon dolar, Fuad Şukr için ise 5 milyon dolar ödül verileceği belirtildi.
Baskı uygulayacağız
ABD Dışişleri Bakanlığı’nın Terörle Mücadele Koordinatörü Büyükelçi Nathan Sills, “Bu, ABD tarafından Hizbullah üyelerinin başına konan ilk para ödülüdür. Aynı zamanda, kendileri ve grupları üzerindeki baskıyı artırmak için atılmış bir adımdır” dedi.
Sills, İran konusunda yakında açıklanacak olan Trump Stratejisi çerçevesinde, Washington, Hizbullah’ı henüz uluslararası bir terörist grup olarak tanımayan ülkelere bunu yapmaları için baskı uygulayacağını dile getirdi.
Bazı ülkelerin, Hizbullah’ın sözde siyasi kanadına dokunmadan, yalnızca askeri kanadını sınıflandırmayı seçtiğine dikkat çeken Sills, “”Şüphesiz bu yanlış bir ayırım. Hizbullah’ın siyasi kanadı yok. Tek bir organizasyon, bir terörist örgüt” dedi.
ABD Yönetimi, Hizbullah’ın DEAŞ’tan daha az tehlike olmadığını, özellikle şu an DEAŞ’a karşı yapılan savaşın sonuna gelindiğini için bu sorunu çözme vaktinin geldiğini düşünüyor.
Trump’ın İç Güvenlik ve Terörle Mücadele Danışmanı Tom Bossert, Fransız ‘Le Monde’ gazetesine yaptığı açıklamada, Hizbullah’a karşı uluslararası bir koalisyon kurma projesinden bahsetti.
Bossert, “Hizbullah ABD’nin yanısıra Orta Doğu’nun güvenliği ve istikrarı için hala tehdit oluşturuyor. Diğer ülkelerin de, bu katil örgüt hakkında net bir resim ortaya konulması için ABD’ye katılma zamanı geldi.
Hizbullah, İran’ın küçük ortağı
Hizbullah’ı ‘İran’ın küçük ortağı’ olarak nitelendiren Bossert, Lübnan’da meşru bir siyasi grup olmadıklarını da sözlerine ekledi.
İran’ın Hizbullah’ı dünyada terörizm tesis etmek için kullandığına işaret eden Bossert, “ABD, yirmi yıl önce, 8 Ekim 1997’de Hizbullah’ı terörizm listesine aldı” dedi.
Rasmussen, Hizbullah’ı suikast yapmakla suçladı
Aynı bağlamda, Ulusal Terörle Mücadele Merkezi Direktörü Nicholas Rasmussen, Hizbullah’a karşı sert bir tutum takınarak, örgütün siyasi ve askeri liderlere karşı suikast düzenlediğini, özellikle de eski Başbakan Refik Hariri suikastinden dolayı suçlamada bulundu.
Temsilciler Meclisi Dışişleri Komisyonu Başkanı Ed Royce, “Hizbullah milisleri, kokain ve diğer uyuşturucu ticaretinden milyonlarca dolar kazanmaya devam ediyor. Bunun yanında, İran’dan 800 milyon dolar alıyor” açıklamasında bulundu.
Gözlemciler, ABD yönetiminin Hizbullah karşısında ittifak kurma isteğinin, daha önce bir ittifak çağrısı yapan Suudi Arabistan dahil birçok ülkede olumlu yankısı olacağını düşünüyorlar.
ABD yönetimi, Hizbullah’ın gücünü sınırlandırmak ve sona erdirmek için genişletilmiş bir strateji uygulamaya karar vermiş gibi görünüyor.