Lütfen yeni siteyi Bekleyiniz: https://aawsat.com/turkish


Ortadoğu haber | Şarkul El-Avsat

Hudeyde’de barışçıl çözümün başarısız olması | ŞARKUL AVSAT
Bir Sayfa Seçin

Washington Post gazetesinin haberine göre ABD hükümeti birkaç gün önce kendisinde Arap Koalisyon güçlerini desteklemesini talep eden BAE’nin bu talebini reddetmiş. Buna rağmen koalisyon destekli ve sayısı yaklaşık 21 bini bulan karma Yemen güçleri havalimanı ve çevresini ele geçirmeyi başardı. İlerlemelerini yavaşlatmak için şehre ve limana giden yollara gömülü binlerce mayının temizlenmesi ise hala devam ediyor.

Bana sorarsanız iyi ki Washington, koalisyonun istihbari bilgi, hava fotoğrafları ve mayın temizleme konularında kendisini destekleme talebini reddetti. Çünkü aksi halde elde edilen bu başarı; ABD’nin hanesine yazılacak ve Başkan Donald Trump idaresine karşı kullanılan politik bir topa dönüşecekti.

Tüm bunlara rağmen koalisyona bağlı savaş uçakları, havadan yoğun bir şekilde gerçekleştirdikleri saldırılarda limanı hedef almaktan kaçınıyor ve bilinen Husi varlığına rağmen limandaki gemi trafiğinin devam etmesine izin veriyor. Şehrin diğer tarafında çatışmalar sürerken koalisyona bağlı gıda malzemeleri taşıyan iki gemi limana yaklaşarak yüklerini boşaltmayı başardı. Limana demir atan diğer üç gemi ise koalisyon güçlerinin gözetimi altında tutuluyor. Eğer Husiler teslim olmamakta, liman ile şehrin geri kalanını teslim etmemekte ve kendilerine açılan güvenli koridor aracılığıyla şehri terketmemekte ısrar ederlerse savaşın başlangıcından bu yana geçen üç yıldan fazla bir süre boyunca alacakları en büyük can kayıplarını yaşamaları kaçınılmaz. Çünkü koalisyon güçleri başta şehir ve liman olmak üzere Hudeyde’nin tamamını ve bölgenin geri kalanını ele geçirme konusunda son derece kararlı.

Husulerin Hudeyde’de yenilgiye uğramlarının neredeyse kaçınılmaz olduğunu söyleyebiliriz. Ancak Arap Koalisyonu liderleri bu savaşı kazanırken uluslararası kamuoyunun desteğini kaybetmek istemiyor. Ki uluslararası kamuoyu koalisyonun hedeflerini kötülemeye çalışan, başarılarını durdurmak isteyen, darbecilere yönetimde kalma imkanı veren siyasi bir çözümü dayatmaya çalışan grupların yoğun propagandasına maruz kalıyor. Bu nedenle koalisyon güçleri, saldırıya geçmeden önce havalimanında konuşlanmış bulunan Husi güçlerine geri çekilme fırsatı tanınması yönündeki BM Özel temsilcisinin talebini kabul ederek çatışmalar 48 saat boyunca durduruldu. Husulerin bu öneriyi geri çevirmelerinin ardından da havalimanı yaklaşık bir gün içinde ele geçirildi.

Aynı nedenlerden dolayı tüm tarafların can kaybını önlemek adına koalisyon, BM Özel Temsilcisinin Hudeyde’de çatışmaları sona erdirmek için sunduğu yeni önerisini de kabul etti. Koalisyon güçleri, tüm bunları uluslararası örgütler ile İran’ı destekleyen ülkelerin tüm itiraz ve gerekçelerini engellemek için yapıyor. BM Yemen Özel Temsilcisi Martin Griffiths, Sana’ya yaptığı ziyarette, Husi liderlere savaşçıların güvenli bir şekilde şehirden ayrılması ve liman aracılığıyla elde ettikleri gıda yardımlarının devam etmesi karşılığında Hudeyde ve limanından geri çekilmelerini talep eden bir çözüm önerisi sundu.

Aslında biz, Husi liderlerin El-Kaide ve DEAŞ gibi terörist grupların liderlerinin yaptıkları gibi askeri pozisyonlarını kaybetmek yerine Hudeyde’de bulunan tüm savaşçılarını feda etmeyi tercih edeceklerini en başından tahmin edebiliyorduk. Mümkün olduğunca uzun bir süre şehri ellerinde tutmak için sivilleri feda etmekten, çocuk ve kadınları canlı kalkan olarak kullanmaktan kaçınmayacaklarını da biliyorduk. Çünkü Husiler tam anlamıyla terörist bir gruptur. Yemen’de işledikleri suçlar El-Kaide’nin eylemlerinden çok da farklı değil. Aralarındaki tek fark, Husilerin kanlı eylemlerini ilan etmek için sosyal medya ile televizyonu kullanmamaları. Hudeyde çatışmaları zafere ulaştıracak ve Yemen’deki politik süreci baltalayan, bölge ülkelerinin güvenliğini tehdit eden isyanı bitirecek sürecin anahtarıdır. Sınırlı bir süreyi kapsayan arabuluculuk çabalarına fırsat tanıyan, insan hakları örgütleri ile Husileri destekleyenlerin eline koz vermekten kaçınan koalisyonun bu tutumunu sonuna kadar destekliyoruz. Çünkü koalisyonun, savaşmadan barışçıl bir şekilde istediklerini elde etmek ya da en azından savaş karşıtlarının elindeki tüm bahane ve gerekçeleri ortadan kaldırmaktan başka çaresi yok.