Husiler, Cenevre’de Birleşmiş Milletler (BM) öncülüğünde gerçekleştirilecek Yemen müzakerelerinin başlangıcı için belirlenen tarihin üzerinden 3 gün geçmesine rağmen zorluk çıkarmaya devam ediyor. Ayrıca esirler, kaçırılanlar, güvenli yardım koridorları ve personel maaşları konusunda Yemen meşru hükümeti heyeti ile müzakerelere katılmak üzere İsviçre’nin başkenti Cenevre’ye heyet göndermelerine yönelik BM çabalarını reddetmekte ısrar ediyorlar.
Şarku’l Avsat’ın Sana’daki parti kaynaklarından edindiği bilgilere göre, Husiler, müzakere heyetlerinin uluslararası bir uçakla Cenevre’ye gitmeleri hususunda gösterilen tüm uluslararası çabaları reddettiler. Ayrıca yurtdışındaki liderlerinin Sana’ya geri dönmeleri için bir Umman uçağı tahsis edilmesi, Cenevre’ye gitmeden önce yaralılarının ve liderlerinin Maskat’a taşınması konusundaki ısrarlarını sürdürdüler.
Şarku’l Avsat’a konuşan Yemen Genel Halk Kongresi Partisi liderlerinden Adel el-Şuca’ şu açıklamalarda bulundu:
“Husi uzlaşmazlığının ardındaki gizli hedef artık bir sır değil. Umman uçağıyla Husi liderlerini kaçırmaya ve silah yedek parçaları getirmenin yanı sıra, Lübnan Hizbullah’ından olan yaralı birtakım kişileri ve Yemen’deki Devrim Muhafızları liderlerini yurtdışına nakletmek için istişareleri kullanmaya çalışıyorlar.”
BM uçağı Cibuti’de bekliyor
BM’nin, geçen çarşamba günü Husi delegasyonu için gönderdiği uçak hala Cibuti’de bekliyor. Şarku’l Avsat bu bilgiyi henüz Sana’daki seyrüsefer kaynakları tarafından teyit ettiremedi.
Yemen meşru heyetine başkanlık eden Dışişleri Bakanı Halid el-Yemani, Husilerin müzakere sürecini aksatmaya çalışmasını ve çarşamba günü yapılması kararlaştırılan Cenevre’ye götürülmeleri planına muhalefet etmelerini eleştirdi. El Yemani bu durumu, Husilerin barış sürecine yönelik isteksizliklerine ve savaşı devam ettirerek Yemen halkının mağduriyetini devam ettirmeye yönelik çabalarına gerekçe olarak gösterdi.
Griffiths Husiler’i iknaya çalışıyor
Öte yandan, Birleşmiş Milletler (BM) Yemen Özel Temsilcisi Martin Griffiths’in Ofisi, Griffiths’in hükümet heyeti ile yaptığı istişarelere devam ettiğini ve Husi delegasyonunu Cenevre’ye getirmek için hala çaba sarf ettiğini teyit etti.
Hükümet heyeti tarafından Şarku’l Avsat’a gyapılan açıklamada, yoksulluk, açlık, kötüleşen ekonomik durum, tutukluluk, zorla göz altına alınma, işkence ve kaçırma olaylarından muzdarip olan insanların acılarını hafifletmeye yönelik herhangi bir fırsatın araştırıldığı belirtildi.
Açıklamada şu ifadelere yer verildi:
“Cenevre’de başlayacak olan sürdürülebilir barışa yönelik çabalar, Yemen hükümeti ile Kuveyt’in istişareleri sonucu ortaya çıkan taslak anlaşmanın imzalanmasına yönelik seçenekler, Husi milisleri tarafından reddedildi. Husiler, öne sürdükleri mazeretler ve çıkarmış oldukları engellerle durumu sabote etmeye çalıştılar. Husi milisleri, insani, siyasi, ekonomik, güvenlik ve askeri alanda sebep oldukları felaketlerle Yemen halkına yönelik devam ettirdikleri 3 yıllık savaşın ardından hala aynı sorumsuz tutumunu sürdürüyor ve barışa yönelik uluslararası çabaları görmezden geliyor.”
‘Başarısızlığın sorumlusu Husiler’
Birçok çaba, istişare, koordinasyon ve yazışmaların ardından, belirlenen tarihte Cenevre’de bulunduklarını kaydeden heyet, “Yemen hükümetinin politikası kendini bir kez daha kanıtladı. İşte neler olup bittiğinin resmini tüm dünyaya gösteriyoruz. Uluslararası kararların ve özellikle 2216 sayılı kararın uygulanması ile barışa yönelik BM elçisinin sarf ettiği çabalar konusundaki ciddi tutumumuzu vurguluyoruz. Uluslararası ve bölgesel toplumun ve halkımızın huzurunda barış görüşmeleri hususunda gerçekleşen tüm başarısızlıklardan Husileri sorumlu tutuyoruz. Ayrıca uluslararası topluma, bu düşüncesizce hareketlere karşı ciddi bir tutum sergilemeleri çağrısında bulunuyoruz” sözleriyle açıklamalarını sürdürdü.
Açıklamanın devamında şu ifadelere yer verildi:
“Husi milislerinin belirlenen tarihte kararlaştırılan yerde olmamaları, Yemen halkının ıstıraplarının dinmesi karşısında kayıtsız kalan ve BM elçisi tarafından barışa yönelik sarf edilen çabaları başarısızlığa uğratmaya çalışan art niyetli kimseler olduklarını gösteren açık bir delildir. Uluslararası kararlar oldukça net. 2011 senesindeki 2014 sayılı karardan bu yana BM Yemen’deki siyasi sürece eşlik ediyor. 2140 ve 2216 sayılı kararlarda darbecilerin şehirden çekilmeleri ve silahlarını bırakarak mücadeleyi sonlandırmaları talep edilmişti.”
Uluslararası topluma alınan kararları uygulama çağrısı
Hükümet heyeti, uluslararası topluma “Yemen halkının uzun zamandır maruz kaldığı kötüleşen insani durum karşısında, darbecileri uluslararası kararları uygulamaya zorlamak için gereken tüm tedbirleri almaları” çağrısında bulundu.
Öte yandan BM Yemen Özel Temsilcisi Martin Griffiths’in Ofisi dün yaptığı açıklamada, Griffiths’in hükümet heyeti ile yaptığı istişarelere devam ettiğini ve Husi delegasyonunu Cenevre’ye getirmek için çabaladığını belirtti.
BM Cenevre Ofisi Sözcüsü Alessandra Vellucci, istişarelere ilişkin gazetecilere yaptığı açıklamada, “Özel Temsilci Griffiths, Yemen Dışişleri Bakanı Halid el-Yemani başkanlığındaki Yemen hükümet heyetiyle Yemen’deki mahkumlar, insani erişim, Sana Havaalanı’nın yeniden açılması ve diğer ekonomik konular hakkında istişarelere devam ediyor” dedi.
Geçtiğimiz perşembe günü istişarelere başlanması kararlaştırıldı. Ancak Husi heyeti uluslararası bir uçakla Sana’dan ayrılmayı reddetti. Gözlemciler bu durumu, barışın sağlanması, silahların teslimi ve BM kararlarına uyulması hususunda İran destekli Husi milislerinin ciddiyetsizliği olarak değerlendirdi.