25 Eylül’de düzenlenecek Kürt bölgesinin bağımsızlığı referandumu tanıtım kampanyalarının başladığı sırada Irak Devlet Başkanı Haydar İbadi ‘ referandum Kürtlerin çıkarlarına uygun değil’ açıklamasında bulundu. İbadi bu açıklamayla milletvekillerinin eleştirdiği iki haftadır süren sessizliğini bozmuş oldu.

İbadi dün yaptığı basın toplantısında, “Referandum anayasal değil ve bu yolda yürüyen Kürt vatandaşlarının da çıkarlarına uygun değil’ açıklamasında bulundu. İbadi şöyle dedi: “Tarihi tecrübeler gösteriyor ki ulusal bir uzlaşma olmadan gerçekleşen ayrılmalarda, üzerinden 40 yıl geçse de başarılı olunamadı ve dünya bu durumu tanımadı”

İbadi, referandum konusunu basından duyduğunu vurgulayarak son olarak gelen Kürt heyetine şöyle dediğini aktardı: “ Üzerinde anlaşmadığımız ve benim basından duyduğum bir meselenin çözümü konusunda bizden nasıl yardım istersiniz?

“2003’ten sonra Kürtlere zulmedilmedi”

İbadi, Erbil ile Bağdat arasında bazı sorunların varlığını doğruladığı konuşmasında “Çözüm için ciddi girişimler yok ancak çözüme ulaşamama baskıyı gerektirmez ve 2003’ten sonra Kürtlere zulmedilmedi. Evet, aramızda sorunlar ve askıda kalmış konular da var ama bunlar modern Irak tarihinin varlığından beri süregelmekte” dedi.

Basın açıklamasında İbadi, Kürt siyasi liderlerini tekelcilik ve öfkeyi metot olarak kullanıp halkı aldatmakla suçlayarak,‘bu nedenle sonuca ulaşılamayacak’ dedi. İbadi konuşmasını şöyle sürdürdü, “ Ben Kürtlerin maslahatını istiyorum. Ancak bu referandum onların çıkarlarına hizmet etmeyecek. Siyasi liderler bunu vatandaşlarına anlatmalı ve onları sonu olmayan bir yola sokmamalı. Eğer sen baskı yapmak istersen bu referandum konusunda ciddi olmadığını gösterir. Bu durum bir nevi halkı aldatmadır.”

“Kürt halkının beklentilerine saygı gösterin”

İbadi Kürtlere ve onların siyasetçilerine şöyle seslendi, “ Kürt halkının beklentilerine saygı gösterin. Ancak beklentilerle, bu beklentilerin gerçekleşmesi ayrı şeylerdir. Bu vatanı başkalarıyla da paylaşıyorsunuz. Birlikte anayasa oylaması yaptık. Önce bunu değiştirmeniz gerekir. Ne var ki tek başınıza karar alıp uygulamaya koymanız kabul edilemez.”

Referandumu uluslararası güçler tanımazsa ne olacak?

Irak Başbakanı referandum konusundaki sorgulamalarına şöyle devam etti, “ Bu referandum Kürtleri mi yoksa bölgedeki diğer etnik kökene sahip vatandaşları mı kapsamaktadır? Eğer hepsini kapsıyorsa niye Irak genelinde yapılmıyor? Siz referandumun tüm Kürtleri kapsamasında ısrar ediyorsunuz da böyle bir meselede oy kullanmak, tüm Irak halkının hakkı değil mi? Sonra sizin Bağdat’ta kurmanız gereken bağımsız seçim komisyonlarınızı uluslararası güçler tanımazsa ne olacak?”

İbadi bu konudaki sözlerini şöyle sonlandırdı, “ Geçmişte bütün Iraklılar zulme uğradı. Kürtlere de ilaveten Baas partisi tarafından zulmedildi.

İbadi’den ‘DEAŞ’le anlaştı’ ithamlarına cevap

Öte yandan Irak Başbakanı kendisinin İran Hizbullah’ı ve DEAŞ’le anlaşma yaptığına dair iğneleyici eleştirilere de cevap verdi. Bu konuda Dava Partisi’nden ve ‘Hukuk Devleti Koalisyonu’ndan arkadaşı Nuri Maliki, Telafer savaşından sonra DEAŞ militanlarının kaçması konusunda anlaşma yapıldığına dair imalarda bulunmuştu.

“İki seçenek sunduk, Ya teslim olmaları ya da ölüm”

Bu konuda Irak Başbakanı’nın açıklaması şöyle oldu, “ Telafer’de zafer, kahramanlarımızın kendilerini feda etmeleriyle sağlandı, anlaşmayla değil. Biz mücrimlerle anlaşma yapmayız. Onlara Musul ve Telafer’de iki seçenek sunduk, Ya teslim olmaları ya da ölüm”

İbadi, Maliki’ye işaret ederek sözlerine şöyle devam etti, “Ne acıdır ki bazıları Irak siyasetçilerinden olmalarına rağmen Telafer zaferine katlanamadılar. Ansızın gelen bu zafer onların konumlarını salladı ve zaferi anlaşmayla örtmeye çalıştılar. Biz hiç kimseyle anlaşma yapmadık ama onlar geçmişte felaketlere sebep olan anlaşmalar yaptılar. Biz ise DEAŞ’ı Musul ve Telafer’den söküp attık. Artık Iraklılar bütün dünyada fazilet sahibi insanlar olarak itibar görüyorlar. Zira DEAŞ’ın çöküşü bizim onlara vurduğumuz darbelerden sonra başladı. Dolayısıyla bütün olarak örgütü zayıflatmış olduk. Böylelikle DEAŞ’ın tüm dünyadaki terör eylemleri yapma gücünü zayıflattık.”

Suriye’nin siyasi sitemini Suriye halkı belirleyecek

İbadi, sınırlarına teröristleri çekeceği itirazıyla karşılaşsa da Suriye tarafıyla bir koordinasyon içinde olduğunu da değindi. İbadi konuşmasına şöyle devam etti, “ Biz Suriye’de çatışmanın bitmesini istiyoruz. Kendi siyasi sistemini belirleyecek olan tek yetkili Suriye halkıdır. Bizim bu konuda bir müdahalemiz olamaz.”

Başbakan konuşmasında Kerkük’e bağlı Havice’yi terör örgütü DEAŞ’ten kurtarma operasyonuna da değindi ve onları yakında DEAŞ’ınn elinden kurtaracaklarının sözünü verdi.