Başbakan Theresa May’ın Avrupa Birliği’nden ayrılma planının Brüksel’in ve liderliğini yaptığı muhafazakâr partinin eleştirilerine maruz kaldığı bir zamanda, İngiltere’nin muhalefetteki İşçi Partisi, ülkeyi genel yasama seçimlerini 2022’deki tarihinden önce yapmaya hazırlamak için çalışıyor.

İşçi Partisi lideri Jeremy Corbyn, Çarşamba günü yaptığı açıklamada, kendisini riskli Brexit müzakereleri sırasında ülkeyi yönetecek uygun adam olduğunu ifade etti. Partinin Liverpool’da düzenlenen yıllık kongresinin sonunda yaptığı konuşmada Corbyn, hükümet yönetimini devralmak için “köklü bir plan” sunarak partisinin Brexit konusundaki iç bölünmelerinin etkisini en aza indirmek için çalışmalar yaptığını belirtti.

Gölge Kabine’deki Brexit Bakanı Corbyn, bir önceki gün, kongreye katılanlara hitaben yaptığı konuşmada, “Buzları eritmek istiyorsak, seçeneklerimiz arasında bir seçim kampanyası yer almalı. Kimse AB’de kalma seçeneğini görmezden gelmiyor” dedi. Bu ifadeler, parti liderliği tarafından onaylanan konuşmasının resmi metnine dâhil edilmedi. Corbyn’in konuşması, partinin Brexit konusundaki iç bölünmeleri düzeltmek için kullanmaya çalıştığı kongreye katılanlar tarafından coşkuyla karşılandı. Bakan partinin belirlediği altı şartı karşılamayan herhangi bir anlaşmayı kabul etmeyeceğini de sözlerine ekledi.

Avrupa Birliği konusunda şüpheci olan Corbyn’in, May’ın karşı karşıya kaldığı zayıflık ve parçalanma durumundan yararlanmak istiyorsa, AB yanlısı milletvekilleri ve partinin işçi sınıfından olan üyeleri arasında, ayrılmayı destekleyen geleneksel parti kaleleri konusunda uzlaşma sağlamak için bir yol bulması gerekiyor. Corbyn, bir süre için Brexit meselesi hakkındaki gelişmelere dair kişisel görüş belirtmemiş ve sessiz kalmıştı. Ancak Çarşamba günü, kongrede, “İşçi Partisi, İngiliz halkının referandumdaki kararına saygı gösteriyor. Ancak, referandumdan bu yana kimse hükümetin davranışlarına saygı göstermiyor” derken, parlamentoda, Başbakan May’ın AB’den ayrılmaya yönelik önerilerine dayanan bir plana karşı oy kullanacağını ifade etti.

Bu açıklama, bloğu terk etme planının işleyişinde başarısızlık riskiyle karşı karşıya kalan Başbakan’a karşı yapılan en güçlü uyarı sayılıyor.

Corbyn, Başbakan’a hitaben, “İrlanda’da zor sınırlar olmaksızın bir gümrük birliği içeren anlaşmaya varırsanız ve insanların çevre ve tüketici standartlarının yanı sıra çalışma haklarını da korursanız, bu makul anlaşmayı destekleyeceğiz” dedi. Corbyn böyle bir anlaşmanın “iş dünyasının ve sendikaların desteğine sahip olacağını” belirterek, “Bu anlaşma için müzakere yapamazsanız, bunu yapabilecek bir parti için alan bırakın” ifadelerini kullandı.

May’ın New York’ta gazetecilere yaptığı açıklamada, İngiltere’nin önümüzdeki Mart ayında Avrupa Birliği’nden ayrılmasından önce genel seçim yapmanın “ülkenin çıkarına olmayacağını” söylemesinden birkaç saat sonra Corbyn, parlamentonun May’ın Brexit konusundaki planını onaylamaması halinde seçim yapılması gerektiğini vurguladı. Brexit hakkında ikinci bir referandum yapılması olasılığına işaret eden Corbyn, genel seçim çağrısı yapılmaması halinde “tüm seçeneklerimiz masada kalacak” dedi.

İşçi Partisi, Brexit ile ilgili ikinci bir referandum yapılmasını tam olarak desteklemezken, üyelerinin ve destekçilerinin birçoğu, iki yıl önce, Avrupa bloğundan ayrılma lehine oy vermişti.

Pek çok genç ve İşçi Partisi’nin yeni üyeleri, Avrupa Birliği’nden ayrılmaya şiddetle karşı çıkarken, yaşça büyük seçmenler ve geleneksel parti kalelerinden işçi sınıfının çocukları ayrılmayı destekliyor.

AB yanlısı bir parlamento üyesi olan Chuka Umunna, “The Independent” gazetesine verdiği röportajda, “İngiltere’nin AB’den ayrılmasına yönelik nihai bir oylama yapılması için propaganda yapmak, geri vites olmaksızın otomobil satmaya çalışmak gibi olacak. Erken seçimler pek olası görünmüyor” dedi.

Umunna, Corbyn’in yakın müttefiki olan Gölge Kabine’deki Hazine Bakanı John McDonnell tarafından daha önce yapılan yorumlara da dikkat çekti. McDonnell, söz konusu yorumunda İşçi Partisi’nin AB ile yeniden müzakere yapabilmesi için, İngiltere’nin AB’den ayrılmasıyla ilgili referandumun, AB’de kalma seçeneğinin olmaksızın “anlaşmanın kendisi üzerinde yapılan bir oylama” olması gerektiğini belirtmişti.

İşçi Partisi Lideri, iktidara geldiğinde Filistin devletini tanıyacağına söz verdi

Corbyn, ABD dış politikasını “saldırgan milliyetçiliğe ve ticaret savaşlarına” dayalı olduğu iddiasıyla eleştirirken, partinin iktidara gelmesi durumunda İngiltere’nin Filistin devletini tanıyacağını vurguladı.

Corbyn, Filistin halkının meşru haklarına vurgu yaparken, ülkedekilerin çektiği tarihi zulümleri kınadı. Corbyn bunların yanı sıra, çocukların tutuklanmasını, Yahudi yerleşimlerinin kurulmasını, son dönemde Knesset’te onaylanan ulus devlet yasasını, İsrail ordusunun Gazze’deki son olaylar sırasında yaptıklarını ve Gazze sınırındaki barışçıl yürüyüşte onlarca savunmasız Filistinliyi öldürmesini de kınadı.