Lütfen yeni siteyi Bekleyiniz: https://aawsat.com/turkish


Ortadoğu haber | Şarkul El-Avsat

İngiltere Savunma Bakanı’nın bir Nazi casusuyla 20 yıl irtibatta olduğu ortaya çıktı | ŞARKUL AVSAT
Bir Sayfa Seçin

İngiltere’nin Muhafazakâr Partili Savunma Bakanı John Profumo, 1936 yılında Oxford Üniversitesi öğrencisi olduğu sırada Nazi casusu Gisela Winegard ile tanıştı. Bu tanışıklık İngiliz istihbarat raporlarına göre 20 yıl boyunca devam etti. 1963’te görevi başındayken yaşadığı yasak aşk skandalı sonrasında görevinden ayrılan Profumo, Christine Keeler ile ilişkisinin yanı sıra Londra’daki Sovyet Büyükelçiliği’nde çalışan bir KGB ajanıyla da temas halindeydi. İngiliz istihbarat dosyalarında Nazi casusu Gisela Winegard’ın Profumo’nun kendisiyle olan ilişkisini siyasi şantaj için kullanmaya çalışmış olabileceği belirtiliyor.

Alman model Gisela Winegard, 1936’da Oxford Üniversitesi’nde iken Profumo ile tanıştı ve bu yakınlık yaklaşık 20 yıl boyunca devam etti. Aynı dönemde Nazi ordusu tarafından işgal edilen Paris’te gizli bir bilgi ağı kuran Winegard’ın üst rütbeli bir Alman subayından bir çocuğu vardı. 1944’te Paris’in Alman işgalinden kurtulmasının ardından casusluk suçlamasıyla hapse atıldı.

1963 yılında yasak aşk skandalının patlak vermesinin ardından, İngiliz Dış İstihbarat Servisi MI6, Profumo’nun Gisela Winegard ile ilişkisine dair mektup ve dosyaları, İngiliz İç İstihbarat Servisi’ne (MI5) gönderdi.

MI6 istihbarat memuru Cyril Mackay, MI5 istihbarat memuru Arthur Martin’e bir mektup gönderdi. Mektupta şu ifadeler yer aldı:

“Mevcut skandal davada önemli olmamasına rağmen sana gönderilen rapora, bir temsilcimiz tarafından ilişkiye dair 1933 yılında başlatılan ve 2 Ekim 1950’ye kadar devam eden raporu eklemenin doğru bir tercih olduğunu düşünüyorum.”

Güvenlik servisleri ile ilgili yaptığı araştırmalarla bilinen Christopher Andrew, revize edilen dosyaların ulusal arşivlerde yayınlanması üzerine yaptığı değerlendirmede, “Eğer basın istihbarat dosyalarının içeriğine mevcut sürümde erişebilecek olsaydı, komplo teorisyenleri şu an ortalığı ayağa kaldırırdı” ifadelerini kullandı.

John Profumo’nun yasak aşk yaşadığı Christine Keeler’in aynı zamanda Londra’daki Yevgeni Eugene Ivanov’la, yani bir Sovyet ajanıyla da birlikte olması sızdırılan güvenlik bilgilerinin dönemin Savunma Bakanı Profumo tarafından verilmiş olabileceğine dair spekülasyon başlattı. John Profumo’nun ilişkiye girdiği kadının aynı zamanda bir Nazi casusu olması halihazırdaki tartışmaları daha da şiddetlendirdi.

Dosyalarda eylül 1950’de Klein’in kocası Edward Feingard’ın John Profumo’un aşk mektupları yüzünden karısının kendisini terk ettiğini söylediği bilgisi var. Mektupların İngiliz Avam Kamarası defter yapraklarına yazıldığına dikkat çeklildi.

Christopher Andrew’a göre John Profumo, savaş sırasında Klein’in Nazi istihbaratı ile bağlantısını fark etmemiş olabilir. Zira MI5, 1950 tarihli notunda John Profumo’nun Klein ile Oxford’da tanıştığı bilgisini veriyor. Klein’ın Oxford’da İngilizce eğitimi gördüğü sırada okula devam etmekte zorluk çektiği yönünde. Daha sonra model olan Klein’ın çok sayıda insanla tanıştığı ifade ediliyor.

Ayrıca, MI5 notunda Klein için “Çok akıllı ve parlak bir zekâya sahip” bilgisi de mevcut.

1950’de Klein, ABD’li kocası ile İngiltere’yi ziyaret etmek istedi. Kendisine vize için referans olan isim John Profumo’yu gösterdi. Ancak yetkili makamlar, savaş esnasındaki sicil kaydına dayanarak, kendisine vize vermeyi reddetti.

İngiliz istihbaratı takipte

Salı günü ortaya çıkan raporlarıyla birlikte istihbarat biriminin ünlü İngiliz romancı Sir Kingsley William Amis’i 20 yıl boyunca takip ettiği ortaya çıktı. Amis’in 1954 yılında yazdığı ilk romanı ‘Lucky Jim’(Şanslı Jim) kitabı onu, kadınlardan nefret eden aşırı sağcı bir grup olan, ‘Angry Youngs’ (Kızgın Gençler) grubunun önde gelen üyelerinden biri haline getirdi. MI5 için potansiyel bir hedef olarak görünmüyordu. Ancak MI5, Amis’in Oxford Üniversitesi’nde okuduğuna dair edindiği bilgi üzerine “Oxford Komünist Partisi şubesinin en umut verici üyelerinden biri” olarak değerlendirilen Amis hakkında özel bir istihbarat dosyası açtı. Savaş sırasında Sir Amis’in Kraliyet Sarayı Kolordusu’nda görev yaptı. Günlük yayınlanan ‘Daily Worker’ adlı gazetede editörlük yapan Amis’in görüşlerinin hiçbir şekilde değişmediği düşünülüyordu. Bu yüzden, Amis’in kendi akranları ya da meslektaşları arasında aşırılık yanlısı eğilimlerin propagandasını yapması halinde bazılarının onun sözlerini ciddiye alabileceğine dair komutanına bilgi verildi.

Ancak dosyalar 1957’de ve Sovyetler’in Macaristan’ı işgal etmesinin ardından Amis, İngiliz sosyalizmini yaymaya çalışan gizli bir örgüt olan Fabian Hareketi’nin kelimenin tam anlamlarıyla Marksist olduğunu ve hareketin fikirleri tamamen reddettiğini belirten bir kitapçık yazdı. Kitapçık ‘Daily Worker’ gazetesinden Profesör Arnold Keitel tarafından ağır şekilde eleştirildi.

Ardından güvenlik servisleri Amis’i yakın takibe aldı. Tek elde edebildikleri bilgi Amis’İn İngiltere’deki ev adresinde yaptığı değişik oldu. 1958’de Londra’daki ABD Büyükelçiliği, genç yaşlarda Komünist Parti’ye üye olmasına rağmen Amis’e vize verdi. MI5’e göre bu bir hataydı. Ancak MI5, Amis’e yönelik protestoların kendileri ve ABD için utanç kaynağı olmasından endişelendiği için kendisini takip etmeyi bıraktığı belirtildi.