Lütfen yeni siteyi Bekleyiniz: https://aawsat.com/turkish


Ortadoğu haber | Şarkul El-Avsat

Irak Meclisi Musul’daki DEAŞ tehditlerini takip edecek | ŞARKUL AVSAT
Bir Sayfa Seçin

Bağdad: Hamza Mustafa / Şarku’l Avsat

Irak parlamentosu, Ninova eyaletindeki güvenlik olayları hakkında bir olgu tespit komitesi oluşturmak üzere oylama yaptı.

(Şii) Asaib Ehli’l Hak Bloğu adayı Hasan er-Rebii, bloğun Basra eyaletine ilişkin göreve ilişkin verdiği tavizin ardından, Kültür Bakanlığı’na adaylığını koyduğu açıklarken, Hadi el-Amiri liderliğindeki Fetih koalisyonu ile Mukteda el-Sadr liderliğindeki Sairun koalisyonu arasındaki derin farklar, eski Ulusal Güvenlik Danışmanı Faleh el-Feyyaz’ın İçişleri Bakanlığı adaylığı önünde engel olmaya devam ediyor. Aday sayısının 10’a ulaştığı Savunma Bakanlığı meselesinde de, aday sayısının çokluğu sebebiyle pek bir değişim söz konusu olmadı. 24 Ekim’de gerçekleştirilen kabinde oylaması sırasında Faysal El-Cerba önerilmiş fakat, kendisine oy verilmemişti.

Şahıslar ve bloklar arasında süregelen rekabet hala isimlerini acıkmadığı bir dizi aday önerdiğini söyleyen İyad Allavi liderliğindeki Ulusal Koalisyon bloğu ile sınırlı. Şarku’l Avsat’ın bloğa yakın kaynalardan edindiği bilgilere göre, söz konusu adaylar arasında eski Irak Güçleri Koalisyonu Meclis Bloğu Başkanı Salah el-Cuburi ve weski Temsilciler Meclisi Başkanı Selim el-Cuburi bulunuyor.

Kaynaklara göre, İnşa bloğundaki koalisyonundaki Sünni blok, ilgili makam için Hişam Deraci’yi önermeye devam ediyor. Fakat Sünnilerin bu teklifi Vataniyye Koalisyonu lideri İyad Allavi tarafından şiddetli bir muhalefetle karşı karşıya.

Meclis, DEAŞ tarafından gerçekleştirilen bir dizi terör saldırılarının ardından Musul’da meydana gelen ve birkaç batı vilayetini de içine alan son güvenlik ihlallerin nedenlerini öğrenmek için bir komite oluşturma çalışmalarına başladı.

ABD güçlerinin kasıtlı olarak güvenliksiz bir şekilde sınır bölgelerinde kalmaya devam ettiğini ortaya koyan eski Meclis Güvenlik ve Savunma Komitesi Başkanı Hakim Zamili, şu açıklamalarda bulundu:

“Son günlerde Irak-Suriye sınırında terörist grupların şüpheli hareketleri görüldü. Daha önce bu hususta uyarılarda bulunmuştuk. Bu hareketler, son olarak Musul kentindeki bir dizi vatandaşı hedef alan bombalı araç saldırısı ile sonuçlandı. Musul şehrinde güvenlik ihlallerine yol açan diğer sebepler arasında, teröristlerin hava koşullarından ve bölgedeki arazi alanlarından faydalanması da yer alıyor.”

Gasp olaylarının, mali yolsuzluğun ve kaçakçılık olaylarının yayılmasının ciddiyeti hususunda uyarılarda bulunan Zamili, bazı askeri birimlerin arazi satışı ile birlikte hurda, ilaç, mal ve petrol kaçakçılığı ile meşgul olduklarına değindi. Zamili bu durumun, bazı terörist grupların Musul şehrine ve çevresine dönüşünü kolaylaştıracağına dikkat çekerek, “Bu gruplar, devlete sadık olan vatandaşları gasp etmeye, tehdit etmeye ve öldürmeye başladı” dedi. Zamili son olarak, silahlı kuvvet komutanına, Musul şehir merkezi ve çevresi ile Suriye sınırı arasındaki bölgenin güvenliğinin sağlanması için bir an önce plan yapılması çağrısında bulundu.

Öte yandan, silahlı gruplar hakkında uzman olan Hişam el-Haşimi, Şarku’l Avsat’a şu açıklamalarda bulundu:

“DEAŞ örgütünün askeri ve örgütsel yapısı kesin olarak felç oldu fakat, henüz yok edilmedi. Örgüt unsurları ise Irak arenasındaki şiddetli yenilgiler sırasında aldıkları yaraların iyileşmesi üzerine olağanüstü bir yetenek sergilediler. Bu, ideolojik eğitimin doğası ve Irak arenasında bulunan DEAŞ takipçileri ile liderler arasındaki sürekli iletişim ile ilgilidir. Gelen raporlar, DEAŞ unsurlarının Anbar, Ninova, Selahaddin, Diyala ve Bağdat’tan örgütsel olarak geri çekilmelerinin geçici olduğunu gösteriyor. Ayrıca elde edilen diğer raporlarda, örgütün Mahmur ve Hemrin dağları ile çeşitli Anbar vadilerine yönelik yeni stratejilere ve taktiklere sahip olduğu kaydediliyor. Örgütün savaşı kesin ve nihai olarak kaybetmedi. Sadece şehirlere ve köylere yerleşmeye yönelik savaşları kaybetti. Şu an silahlı kuvvetlerin önündeki en büyük sorun, örgütün düşünce ve baştan çıkarmaları karşısında kabullenişin artmasının önüne geçecek bir iç topluluk bünyesi oluşturmaktır.”

Merkezi Ceza Mahkemesi tarafından verilen bir hükümle, Irak ordusuna ait bir güvenlik noktasında bomba yüklü bir aracı patlatan beş teröristin asılarak idam edilmesine karar verildi. Yüksek Yargı Konseyi’nin basın merkezi tarafından yapılan açıklamada, Irak Federal Temyiz Mahkemesi’nin Irak ordusuna ait bir güvenlik noktasına yönelik bombalı araç saldırısında bulunan teröristlerin davasını incelediği belirtildi. Saldırının ardından aralarında vatandaşların ve ordu mensuplarının bulunduğu 13 kişinin şehit olduğuna ve yaralandığına dikkat çekilen açıklamada, teröristlerin DEAŞ terör örgütüne mensup olduklarını ve saldırının kendileri tarafından planlanıp gerçekleştirildiğini itiraf ettikleri kaydedildi. Saldırganlar ayrıca intihar bombacılarının taşınması ve saklanması da dahil olmak üzere çeşitli görevlerde bulunduklarını söylediler.