Lütfen yeni siteyi Bekleyiniz: https://aawsat.com/turkish


Ortadoğu haber | Şarkul El-Avsat

Iraklılara Katar tavsiyeleri | ŞARKUL AVSAT
Bir Sayfa Seçin

Irak’ta bazı illerin ahalisi zayıf ve yetersiz hizmetlere ve hükümetin kalkınmayı ihmal etmesine karşı protestolar düzenledi. Protesto yapan halk, su ve elektriklerinin İran tarafından kesildiğini içme suyuna ve elektriğe tekrar kavuşmak istediklerini haykırıyorlar, Başbakan Suudi komşusu için alternatif çözümler arıyor. Bu haberde dezenformasyon ve gizleme yok; Durum, yukarıda anlattığım şekilde basit ve kısa. Göstericilerin, fırın gibi sıcak havalarda evlerine klima ve temiz içme suyunun sağlanması gibi haklı ve acil talepleri var. İran, ABD’yle yaşadığı krizden kurtulmak amacıyla yaz aylarında Iraklıları sıkıştırarak kızdırdı. Ancak bu krizlerin bedelini insanlar ödememelidir. Bu protestolara İran veya DEAŞ ajanları sızmış olsa bile, göstericilerin gösteri yapma hakkını ortadan kaldırmaz, göstericilerin hayatını ve gösterinin kendisinin güvence altına alınması ve taleplerin karşılanması hükümetin sorumluluğundadır.

Doha’daki bazı yetkililerin gösteri yapan Iraklıların hayatından endişe duymaları işin tuhaf tarafı! Bu yetkililer Irak’ın ortası ve güneyinde gösteri yapanlara provokatör ve politik ajanda sahiplerine kulak asmamaları hakkında mesaj ve haber gönderiyorlar!

Bu yetkililer, Irak’ta olan bitenlerin Irak’ta istikrarın gerçekleşmesini istemeyen bazı Körfez ülkelerinin müdahalesi sonucu olduğunu söylüyorlar. Tabii ki, Dohalı bu yetkililer Umman veya Kuveyt’i kastetmiyorlar, doğrudan Suudi Arabistan’ı işaret ediyorlar.

Her şeyden önce, Katar rejiminin Müftüsü olan Yusuf el-Karadavi’nin, Katar’ın Mısır, Libya, Tunus, Yemen ve Suriye’deki devrimleri desteklediğini bir yıl önce böbürlenerek söylemişti. Halkların rejim karşısına çıkıp bu rejimleri devrilmesinde Katar’ın mali, politik ve medyatik katkısının büyük olduğunu öve öve anlattığını unutmamalıyız. Belki de, bu söylem, Karadavi’nin şimdiye kadar söylediği en doğru sözdür.

2011 yılından beri bölgedeki kaosun ATM’si, devrimlerin teorisyeni ve Doha’ya karşıtlarına suçlamaları sıralayan savcı durumundaki Katar, kuzu postunu üstüne geçirerek, Basra, Kerbela ve Necef’teki protestoculara evlerinden çıkmamayı salık vermektedir.

Katar’ın Irak protestolarıyla ilgili tutumunun kıymeti harbiyesi yoktur, ama Doha, bu tutumuyla, İran’a şirin gözükmeye çalışmakta ve birçok batılı yayın organının ispatladığı ve Doha’nın iki yıl önce Irak’ta avcılık yaparken kaçırılan bazı Katarlı vatandaşların fidyesi olarak Irak ve Lübnan Hizbullah’ına, Heyetu Tahriru’ş-Şam Cephesi’ne (HTŞ: eski Nusra Cephesi) ve Kasım Süleymani’ye bir milyar dolar verme skandalını örtbas etmek istemektedir. Katar bir tek para vermekle yetinmedi, aracılara ve Katar’ı sağmal inek gibi kullananlara Beyrut’ta daire katı ve Rolex marka saatler hediye etti.

Aslında bakarsanız, 1 milyar dolar, İran’ın bölgedeki en büyük milis gücü olan Hizbullah’ın iki yıllık bütçesine eşittir ve bu meblağı Sünni ve Şii örgütler bir iki gün için bölüşülmüştür. Kaçırılan Katarlıların serbest bırakılmasının bedeli olarak Doha’nın Bağdat’taki büyükelçisi Zayid el-Hayarin’in tasarladığı anlaşma gereğince Suriyeli köylüler yerlerinden edindi, Suriye’nin demografik yapısı değiştirildi, HTŞ tutsaklarıyla İran Devrim Muhafızları tutsakları karşılıklı olarak serbest bırakıldı. Bu meblağ teröristlere verilen doğrudan destektir ve bu meblağı Iraklılar, Suriyeliler, Lübnanlılar hakkında cinayetler yapan ve Arap ülkelerinde kaos estiren örgütler tarafından paylaşılmıştır.

Terörü destekleyen, ülkelerde kaos ve yıkımı körükleyen Katar’ın, Irak’ta su ve elektrik kesintilerini protesto edenlere nasihat etmesi komiktir. Katar, günümüzün en kötü suçu olan terörizmle suçlanmaktadır. Katar yönetimi ülkesi hakkında dünyaya o denli kötü bir izlenim verdi ki, terörizmden korkan bazı ülkeler Katarlı bazı diplomatları ülke içinde almak istemediğini ilan etti, örnek olarak, Azerbaycan, Zayid el-Hayarin’i Baku’da büyükelçi olarak çalışmasını istemediğini Katar’a bildirdi.

Katar, bölgede kaosu, çatışmayı ve istikrarsızlığı medyası, parası ve politikasıyla desteklemiştir, ama halkının öfkesini dindirmek ve sokağa çıkmasını önleme işini dışarıdan ithal ettiği askerlerle sağlamaktadır. Katar Emiri diğer ülkelere şirin görünmek için dış ziyaretlerde bulunuyor ve silah anlaşmalarına imza atıyor ama bu ziyaretlerde protestocuların, bir milyar dolarlık, ayıplı anlaşmayı kınayan dövizleriyle karşılaşıyor.

Katar, bir taraftan başkalarına nasihat verir ve vatanseverlik hakkında teoriler üretirken, diğer taraftan vatana ihaneti ve radikalizmi yasallaştırmıştır. Ektiğini biçersin, Katar. Zamanında hainlik ettin, başkalarının geleceğiyle oynadın ve belirsizliğin acı tadını diğer ülkelere tattırdın, bu gün de Katar bu acı lokmanın tadına bakmalıdır, zira, bu lokma tükürülecek ve kolay kolay kurtarılacak cinsten değil.