DEAŞ’ın son kalelerinden biri olan Havice’de kontrolü kaybedince, bine yakın militan Irak Kürt Bölgesel Yönetimi’ne (IKBY) teslim oldu. Mücadeleye devam etmek yerine, IKBY’nin sorgu merkezine teslim olan örgüt mensupları sorgu odasında tutuluyor.
Vahşetiyle tanınan radikal grubun teslim olmak yerine her zaman intiharı tercih eden militanları için Havice şehrinin çöküşü büyük bir dönüm noktası haline geldi. Örgüt, Irak ve Suriye’de çok ağır yenilgiler uğradı. Pazar gününden bu yana Kürt yetkililere teslim olan militan sayısı bini geçti.
Irak’ın ikinci büyük şehri olan Musul kentinin kontrol altına alındığı savaş dokuz ay sürmüştü. Musul’da teslim olan militan sayısı Havice’den daha azdı. Telafer kentinin düşüşü sırasında 500 militan teslim olmuştu.
Irak ordusu DEAŞ örgütünü yenmeyi başardı ve savaştan 15 gün sonra Havice şehrini örgüt militanlarından temizledi. Ordu yetkilileri, örgütün terörist militanlarının aileleri ile birlikte kaçması için üç gün boyunca saldırıları hafifletti.
Militanların Kürt yetkililere teslim olmalarının ardından ayakkabılarını çıkarmaları, ceplerini boşaltmaları ve kemerlerini yere koymaları söylendi. Duvarın önünde duran esirlerin bazılarının elbiselerinden günlerdir tuvalete gitmedikleri açıktı. Bazılarınınsa kokusu küçük sorgu odasını kaplamıştı.
Kürt yetkililer, gazetecilere röportaj izni verdi
Kürt soruşturmacılar, gazetecilerin Havice şehri yakınlarındaki Dibis ilçesinde bulunan Asayiş ismiyle bilinen istihbarat ajansının merkezine gelmelerinin ardından tüm görüşmelerin Kürt subayları tarafından denetlenmesi şartıyla, röportaj yapmalarına izin verdi.
Militanların birçoğu ya aşçı ya da katip olduklarını iddia ederek, sadece bir ya da iki ay önce DEAŞ örgütüne katıldıklarını söylemesi, araştırmacıların şüphelenmelerine neden oldu. Soruşturma sırasında örgüt militanlarına, dünyayı dehşete düşüren tüm suçların ve Havice’de işlenen vahşetlerin bir kısmını gösteren fotoğraflar ve özellikle de Kürt esirlerin öldürüldüğü cinayet sahneleri gösterildi. Bu sahneler, DEAŞ örgütünün Kuzey Irak’taki Sünni Arap şehrinin denetimini ele geçirmelerinin ardından üç yıl boyunca ki günlük yaşam biçimleriydi.
Bununla birlikte, tutukluların çoğu, bu sahneleri ne gördüklerini ne de duyduklarını iddia etti.
Militanların içerisinden 21 yaşındaki bir genç ise sorgu sırasında kendisinin Havice kenti sakini olduğunu, örgüte davalarına inandıktan sonra katıldığını ve aylık 100 doların kendisi için çok iyi bir miktar olduğunu ifade etti.
Bir diğer militan ise kendisinin sıradan bir savaşan olduğunu, asla sivil öldürmediğini ve Kürtlerle karşı karşıya gelmediğini dile getirdi.
Militanların, Asayiş mahkemesi tarafından cinayetler ve katliamlara katılmaktan suçlu bulunmaları halinde, müebbet hapis cezasına çarptırılmaları düşünülüyor.
Öte yandan Kürt yetkililer, teslim olan DEAŞ militanlarının sayısından şaşkınlık duyduklarını açıkladı. Mahkumların birçoğunun, liderlerinin, esirleri öldürmedikleri için Kürtlere teslim olmalarını emrettiği ortaya çıktı.