Lütfen yeni siteyi Bekleyiniz: https://aawsat.com/turkish


Ortadoğu haber | Şarkul El-Avsat

İran’daki grevlerin beşinci günü… Yargıdan, grevleri bastırmak için güvenlik adımı | ŞARKUL AVSAT
Bir Sayfa Seçin

İran’da kamyon şoförlerinin başlattığı grevler, beşinci gününde de devam ederken İran Yargı Erki Sözcüsü Gulam Hüseyin Muhsini Ejei dün, güvenlik güçleri ve İran yargısının İran’daki otoriteye tehdit oluşturabilecek herhangi bir gösteriyi bastırmaya yönelik etkin adımlar atma konusundaki kararlılığını gösterdi. Ejei, konuşmasında Amerikan Dışişleri Bakanı Mike Pompeo’nun birkaç gün önce İranlılara yönelik yaptığı açıklamalara da yargı adına ilk cevabı verdi.

Ejei, haftalık bir konferansta, “Halkımız bilinçlidir. Onu kandıramayacaklar” ifadelerini kullandı. İranlı ailelere de üstü kapalı uyarı mesajı verip onlardan ‘grevlerin ortaya çıkışı konusunda kandırılmamaları için çocuklarına sahip çıkmalarını’ istedi. Bununla birlikte, “Meşru talep ve itirazları olan toplulukların, fırsatçıların, devrim karşıtlarının ve teröristlerin insanların arasına sızıp ondan faydalanmasına izin vermemesi gerekir” uyarısını yaptı.

Ejei, Pompeo’nun geçen hafta boyunca iki kez İranlılara hitaben yaptığı açıklamaya da dikkat çekti. İran ile mücadele stratejisini duyurduğu sırada Pompeo, insan hakları ve İranlılara yönelik ihlalleri konusunda durumun düzeltilmesi için belirli şartlar öne sürmüş ardından Farsça yayın yapan Amerika’nın Sesi adlı kanala verdiği röportajda, rejimin ‘halkın servetini yağmalamaya ve terörü yaygınlaştırmaya bir son vermesini’ istedi.

Pompeo’nun İranlı vatandaşın ekonomik durumun kötüleşmesine paralel olarak bir de güvenlik çemberinin daralmasıyla uğraştığı bir zamanda ses vermesi dikkat çekiciydi.

Ejei, Washington meselesinde İranlı yetkililerin aralarında anlaşmazlığa düştüğünü yalanlayarak ‘Velayet-i Fakih, anayasa, devrim ilke ve değerleri gibi rejimin temel meseleleri konusundaki birliğe’ işaret etti. Ardından şu sözleri dile getirdi: “ABD’ye güvenilebileceğini söyleyen kimse yoktur. ABD, başından beri askeri ve ekonomik savaş yoluyla İran’a saldırmak istiyor.”

Ejei, çift vatandaşlık sahibi İranlıların, İran’da resmi makamlarda çalışmasına izin verilmemesine dair sorulan sorulara İran yasalarının bu alandaki boşluk konusunda uğraş verdiği yönünde bir karşılık verdi. Ayrıca yargının Ruhani hükümetinde bulunan çifte vatandaşlık sahibi yetkililerin varlığı konusunda bir meclis raporu bulundurduğunu da yalanladı.

İran geçtiğimiz Aralık ayının sonlarında halk gösterilerine sahne olmuş ve gösteriler Ocak ortasına kadar sürerek seksenden fazla şehre yayılmıştı. Gösteriler esnasında 46 şehirde şiddet uygulandığı gözlemlenmiş ve gösteriler yüzlerce kişinin tutuklanmasının yanı sıra 12 kişinin ölümü ile sonuçlanmıştı.

Göstericiler, gösteri boyunca ekonomik durum ve yolsuzluk başta olmak üzere 30’dan fazla slogan attı. Bununla birlikte rejimin düşmesi, “Rehber” Ali Hamaney’in görevden ayrılması ve İran’ın bölgesel müdahalelerden el çekmesi, itirazların ana zeminini oluşturuyordu.

Ejei’nin dünkü açıklamaları, İran meclisindeki Sünni bloğunun basına yaptığı bir açıklama ile aynı zamana denk geldi. Açıklama, bir üniversite hocasının İranlı Sünnileri hedef alan karalamalarına karşı Sünni çoğunluğa sahip Belucistan eyaletinde yapılan gösterilerin ardından yapıldı.

Açıklamada Sünnilerden özellikle de ülkenin güneydoğusunda yer alan Beluç topluluğundan ‘düşmanların İranlıların birliğine zarar vermek için uğraştığı mevcut şartlarda’ kendilerine hâkim olmaları istendi. Aynı şekilde İranlılar arasında ayrılıklara sebep olabilecek herhangi bir tartışmadan uzak durulması gerektiğine de vurgu yapıldı.

Açıklamada Sünni milletvekilleri şu ifadeleri kullandı: “İran, farklı kavimler, dinler ve mezheplerden oluşmaktadır. Bu çeşitlilik, kalkınma, büyüme, farklı inançları tanımak ve böylece İran’da ‘asabiyetin/kavmiyetçiliğin’ önüne geçmek için büyük bir fırsattır.” Resmi İrna haber ajansının aktardığına göre açıklama, ‘farklı mezhepler ve dinler konusunda İranlılara yönelik önyargılardan kaçınılması’ çağrısında bulundu.

Bununla beraber açıklamada üniversite profesörünün ‘edepsizlik’ olarak nitelenen açıklamalarından üzüntü duyulduğu da dile getirildikten sonra yetkililerden açıklama sahibinin sorgulanması için şeffaf güvenlik ve yargı önlemlerinin alınması talep edildi.

Zahedan Üniversitesi’nde bir profesörün Sünnileri karaladığı video dolaşıma sokulduktan sonra Cumartesi günü Belucistan eyaletindeki üniversitelerde başlayan öfke dalgası şehir içlerine kadar uzandı.
Yetkililer, gösterilerin ardından Profesörün tutuklandığını duyurdu.

Bu sırada, Cumhurbaşkanı Ruhani’nin Kadın İşlerinden Sorumlu Yardımcısı ve Eski Çevre Kuruluşu Başkanı Masume Ebtekar, İran yargısının çevre alanındaki tutukluları serbest bırakmayı ve onlara yönelik yargı dosyasını tamamen kapatmayı düşündüğünü açıkladı.

İranlı yetkilinin bu açıklamaları, İran hükümetindeki birçok üst düzey yetkilinin çevre eylemcilerinin Batılı unsurlara casusluk suçlamasıyla tutuklanmaya devam edilmesine eleştiri getirmesinin ardından yapıldı.

Geçtiğimiz Şubat ayında sosyolog ve çevre eylemcisi Kavus Seyyid İmami’nin ölümü, İran’da büyük tartışmalara sebep olmuş, ardından yetkililer onun tutukluluğunun çevre alanında birçok eylemciyi içine alan bir tutukluluk dizisinin kapsamında olduğunu belirtmişti. Çevre Kuruluşu’nun mevcut Başkanı İsa Kalanteri, birkaç gün önce tutuklama dalgasını eleştirerek “Çevre eylemcilerinin casusluğuna dair herhangi bir delil yok. Serbest bırakılmaları gerekir” açıklamasını yaptı.

Eylemciler, askeri odaklara casusluk yapmakla suçlanıyor. Eylemcilerin dosyası, Sadık Laricani’nin başkanlığındaki yargı ve hükümet anlaşmazlığına eklendi. Yargı, hükümet yetkililerinin tutumuna itiraz etti ve suçlamaların delillere dayandığını söyledi. Dün İran sitelerinde aktarılan açıklamasında İbtikar, İstihbarat Bakanlığı’nın ifadesine göre çevre eylemcilerinin ‘herhangi bir sorunla karşılaşmadığını’ dile getirdi ve hükümetin eylemcilere yönelik davranışını savundu. Konuya ilişkin şu ifadeleri kullandı: “Hükümet, birçok krizle karşı karşıya kalıyor ve bunlar masum insanlar için sorunlara sebep oluyor.”

Tüm bunlar olurken kamyon şoförlerinin İran’ın dört bir yanında başlattığı grevi beşinci gününe girdi. Grevler, hükümetin sendikanın kamyon ücretlerinin artırılmasına yönelik taleplerini kulak ardı etmesi sebebiyle başlatılmıştı. İran İşçi Haber Ajansı’nın İLNA dün yaptığı açıklamaya göre kamyon ücretlerinin yüzde 20 oranında artması, grevin sebeplerinden yalnızca biri. Şoförler, ücretlerin artmasının, hükümetin bu alanda işçilere sunduğu hizmetler, vergiler ve sigortalarla örtüşmediğini dile getirdi.

Grevin başlamasından bu yana eylemciler, İran’ın farklı eyaletlerinde uzun kamyon sıralarından oluşan onlarca farklı nokta arasında dolaştı.

Bu, ülkenin bu alanda şahit olduğu en geniş kapsamlı grev. Raporlara göre grev dizisi, birçok şehirde yakıt azalmasına sebep oldu.

Grev, ülkenin Kirmanşah, Kürdistan ve Azerbaycan eyaletlerinde yer alan Kürt bölgelerindeki sınır pazarlarında, Kürdistan bölgesi ile sınır pazarlarının ve geçitlerin kapatılmasına tepki olarak başlatılan yaygın grevlere tanık olduğu bir zamanda geldi. Geçtiğimiz hafta Kazerun şehri de güvenlik güçleri ve hükümetin şehrin bölgelerini ayırma tasarısına itiraz eden göstericiler arasındaki çatışmalara sahne olmuştu.