Lütfen yeni siteyi Bekleyiniz: https://aawsat.com/turkish


Ortadoğu haber | Şarkul El-Avsat

İran’dan Irak’a savaş tazminatı talebi | ŞARKUL AVSAT
Bir Sayfa Seçin

İran, iki ülke arasında sekiz yıl süren savaşın ardından (1980-1988) Irak tarafından Tahran’a tazminat ödenmesi talebini bir kez daha yineledi.

İran Meclisi Dış Politika ve Milli Güvenlik Komisyonu Başkanı Hişmetullah Felahetpişe, dün yaptığı açıklamada, Irak ve İran arasındaki ilişkilerde tazminatın göz ardı edilemeyeceğini ve Irak’ın İran’a “savaş tazminatı” borcunu ödemesi gerektiğini belirterek, buna gücünün yettiğini ileri sürdü.

Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi (BMGK) kararı uyarınca, Irak’ın savaş tazminat ödemesine ilişkin olarak ISNA’ya açıklamalarda bulunan Hişmetullah Felahetpişe, tazminatın İran ile Irak arasındaki ilişkilerde açık bir dosya olduğunu ve Bağdat’ın bunu ödemekle yükümlü olduğunu belirtti.

Tazminat yeni tartışmalara neden oldu

Irak tarafı tazminat ödenmesini tamamen reddetmezken, İran’ın bu konudaki açıklamaları yeni tartışmalara neden oldu. İran’ın BMGK kararına uygun olarak tazminat talep etme hakkına sahip olduğunu düşünenler ile 598 sayılı BMGK kararının iki ülke arasında gerçekleşen savaşta herhangi bir tarafa tazminat ödeneceğinden bahsetmediği gerekçesiyle bu talebi reddedenler arasında tartışmalar başladı.

Şarku’l Avsat’a konuşan Irak Milletvekili Ahmed el-Cuburi, “Sekiz yıllık savaşa Irak ve İran rejimleri neden oldu. Bu yüzden, savaşın yakıtı olan İran ve Irak halkının hiçbir suçu yok” ifadelerini kullandı.

Ahmed el-Cuburi sözlerine şöyle devam etti:

“Bu makul değil. Yaklaşık 30 yıl sonra, eski rejimin çöküşünün ve İran rejiminin devamlılığının ışığında tazminat dosyası açılıyor. İran ve Irak rejimi arasında patlak veren savaşın sebebi her ne olursa olsun bunun en büyük kaybedeni Irak halkı olacak.”

Öte yandan, Irak Stratejik Araştırmalar Merkezi Başkan Yardımcısı Dr. Basil Hüseyin Şarku’l Avsat’a yaptığı açıklamalarda, “Iraklı bazı çatlak seslerin de eşlik ettiği İran’ın savaş tazminatı talebinin herhangi bir gerekçesi yok. Bazı açıklamalar ya cehaletten ya bilgi eksikliğinden ya da kör önyargılarından kaynaklanıyor. Özellikle 598 sayılı kararın tazminat meselesinden bahsetmemesi ile birlikte ispatlanmaya muhtaç olan iddialara karşın ülkenin savunulması gerekiyor. Bu konunun gündeme getirilmesi bütünüyle politiktir ve uluslararası hukuka ya da BM Güvenlik Konseyi kararlarına dayanmamakla birlikte hiçbir değeri yoktur.”

“İbadi’nin ifadelerine tepki”

Irak hükümetinin eski sözcüsü Ali El Debbağ ise, İbadi’nin İran’a yönelik ABD yaptırımlarına ilişkin taahhüdüne atıfta bulunarak, savaş tazminatı talebinin İran hükümetinin resmi bir talebi olmadığını, Başbakan İbadi’nin tashih edilen ve açıklığa kavuşturulan ifadelerine karşı kontrolsüz bir tepki olduğunu söyledi.

Debbağ açıklamasında, “Iraklılar, ister İran ister Kuveyt saldırıları olsun, eski rejimin suçlarını iki kere yüklenemez. Rejimin münferit kararının sebep olduğu suçlardan Irak halkını sorumlu tutmak adil değildir. Söz konusu saldırıların ve düşmanlığın bedelinin halka ödetilmesi doğru değil. İranlılar, Iraklı grupların Saddam rejimine karşı İran’la birlikte savaştığına dair kanıtlarla bunu çok iyi biliyorlar. İranlıların, sonrasında telafi edilen İbadi’nin dil sürçmesi dolayısıyla Iraklılar için hazırlık yapması uygun değil. İki ülke arasındaki ilişkiler sağlamdır. Irak’ın diğerleriyle olan ilişkilerinin bir gölgesi olmadığının, diğerleri gibi kendi çıkarları ve hesapları olduğunun anlaşılması gerekiyor. Irak, İranlılarla dostluğun ve düşmanlığın bir aracı olmamalı” dedi.