İran, ABD’nin çekildiği nükleer anlaşmanın çökmesi halinde eskisinden daha güçlü bir şekilde uranyum zenginleştirme çalışmalarına devam edeceğini açıkladı.
İran Atom Enerjisi Kurumu (İAEK) dün, Avrupa Birliği (AB) ve Rusya’nın, ABD’nin çekildiği nükleer anlaşmayı kurtarmaması halinde, İran’ın geçmişte olduğundan daha fazla uranyum zenginleştireceği tehdidinde bulundu.
İran’dan uranyum tehdidi
İAEK Resmi Sözcüsü Behruz Kemalundi, konuya ilişkin İran Radyo ve Televizyon Kurulu’na yaptığı açıklamada, “Nükleer anlaşmadaki ortaklarımızın anlaşmadan çekilmesi halinde, uranyum zenginleştirmede eski seviyesine değil daha yüksek bir seviyeye dönecek” dedi.
Nükleer anlaşmayı imzaladıkları dönemden çok daha üst seviyede olduklarını belirten Kemalundi, “Ülkemiz, nükleer faaliyetlerde önemli bir eşiğe ulaştı” şeklinde konuştu.
İran, ABD’nin nükleer anlaşmadan çekilmesinin ardından anlaşmanın diğer tarafları olan AB, Çin ve Rusya ile yürüttüğü müzakerelerin sonuçsuz kalması halinde daha fazla uranyum zenginleştireceğini birçok kez açıklamıştı.
Süreç nasıl gelişti?
P5+1 ülkeleri olan ABD, Fransa, İngiltere, Rusya, Almanya ve Çin ile İran arasında sürdürülen uzun müzakereler sonrası 2015 yılında imzalan nükleer anlaşma, İran’ın nükleer programının barışçıl bir şekilde yürütülmesi için uluslararası gözleme açılması, buna karşı İran’a uygulanan ekonomik ambargoların kaldırılmasını ön görüyordu.
Uluslararası Atom Enerjisi Kurumu (IAEA) da birçok kez İran’ın nükleer anlaşmaya uyduğunu açıklamıştı.
Geçtiğimiz Mayıs ayında nükleer anlaşmadan çekilen ABD, Ağustos ayında da, İran’a yönelik yeni yaptırımlar uygulamıştı. ABD’nin Tahran’a yönelik yaptırımlarının ikinci kısmını Kasım ayında yürürlüğe koyması bekleniyor.
Nükleer anlaşmanın diğer tarafları, anlaşmayı korumak için İran’a ekonomik destek sözü vermesine rağmen Tahran, bu ülkelerin etkileri ortaya çıkmaya başlayan ABD’nin yaptırımlarına karşı koyamayacağını düşünüyor.
Hamaney’den tehdit
İran Dini Lideri Ayetullah Ali Hamaney, geçtiğimiz hafta yaptığı açıklamada, anlaşmanın İran’ın çıkarlarını korumadığını gördüğünde İran’ın anlaşmadan çekilmekte tereddüt etmeyeceğini ifade etmişti.