Lütfen yeni siteyi Bekleyiniz: https://aawsat.com/turkish


Ortadoğu haber | Şarkul El-Avsat

İran’ın Suriye’nin güneyindeki “nüfuz” çabaları | ŞARKUL AVSAT
Bir Sayfa Seçin

Dera/Şarku’l Avsat

İran Dini Lideri Ali Hamaney’in Temsilcisi Ebu el-Fadıl Tabtabai, birkaç gün önce Hamaney’in talimatı ile “Yeniden yapılanma ve yerel halkın güçlendirilmesi” başlığı altında Suriye’nin güneyindeki Dera’ya bir ziyaret gerçekleştirdi. Ziyarette Tabtabai’ye iki İranlı eşlik etti. Suriye rejimine yakın gazeteler ziyaretin amacını “bölgenin terörden kurtulmasını kutlamak” olarak verdi. Özel kaynaklara göre İran heyeti, Dera ve Kuneytra’yı kapsayan, “Güney bölgesi terörü” olarak nitelendirilen durumun sona erdiğini ve İran ile Hizbullah’ın Suriye rejiminin bölgede “zafer” kazanmasına ortak olduğunu vurguladı. Heyet, İran Dini Lideri Hamaney’in “Deralıların gözetilmesi” talimatı verdiğini ve İran’ın önümüzdeki aylarda Suriye’nin güney bölgesinde altyapı projelerine ilişkin çalışmalar başlatacağını aktardı. Kaynağa göre heyet ayrıca toplantıya katılanlara Şam’daki ofise ulaşmaları çağrısında bulundu.

Suriye’nin güneyinden Samir el-Musaleme, Şarku’l Avsat’a İran’ın savaştan kısa bir süre önce bölgeden çekildiği ve o dönem muhaliflerin kontrolü altında olan bölgeyi uzlaşı anlaşması gereği Suriye rejimine devrettiğini iddia etmesinin ardından yeniden Suriye’nin güneyine dönmeye başladığını söyledi. İran’ın Suriye’nin güneyinde sivil ve askeri faaliyetlerde bulunduğuna dikkati çeken Musaleme, silahtan ve askerden uzaklaşmış sivil, dini, kültürü ve kamu hizmetlerini kullanmaya başvuran reformist bir kişi görüntüsü ortaya çıktığına işaret etti. Musaleme bu açıklamalarını Tabtabai’nin bölgeye yaptığı son ziyaret ve verdiği sözlere dayandırdı. Diğer yandan İran’ın Hizbullah aracılığıyla Suriye’nin güneyinde askeri bir yer bulmaya çalıştığını söyleyen Musaleme, gençlerin Hizbullah’a katılmaya davet ettiğini söyledi.

Hizbullah’a katılma çağrılarının yerel arabulucular eliyle Süveyde çevresi ve Dera kırsallarında, Lacat bölgesi köy ve kasabalarında yapıldığına işaret eden Musaleme, çağrıların Hizbullah’ın Suriye’deki otoritesinin gücüne dayandığını, Hizbullah’a katılımın Suriye rejimi tarafından dayatılan zorunlu askerlik hizmetinden veya Suriye güvenlik sisteminin arananlar listesine girmekten muaf olmak anlamına geldiğini kaydetti.

Geçtiğimiz günlerde sosyal medyada yayınlanan ve Dera’nın kuzeydoğusundaki Lacat bölgesinde çekilen bir videoda, bir dizi silahlı unsurla birlikte Suriye ordusunda görevli bir subay, yeni savaşçıların mezun olduğunu belirterek Hizbullahlı kardeşlerinin ülkenin güney bölgesinde yeni unsurlara yönelik verdiği eğitime övgüde bulundu.

Deralı aktivistlerden Muhanned el-Abdullah, Şarku’l Avsat’a İran’ın yerli aracılarla birlikle Suriye’nin güneyindeki nüfuzunu artırmaya ve yayılmaya çalıştığını söyledi. Suriye’nin güney bölgelerindeki İran ve Hizbullah’ın varlığını sonlandıran uluslararası uzlaşıları atlatma sürecini kolaylaştırmaya çalışıldığına dikkati çeken Abdullah aynı şekilde Deyrizor’un Suriye rejimi tarafından kontrol altına alınmasını fırsat bilerek bölgeye sızmaya çalışıldığının altını çizdi. Abdullah, aşiret liderleri ve önde gelen isimlerin nüfuzunun önemli olduğunun farkında olan İran’ın bölgede bir statü kazanmak için bu kişilerle yakınlaşmaya özen gösterdiğini vurguladı.

İran’ın bölgeye dair planlarının Tabtabai’nin ziyareti ve verdiği sözlerin ardından netleştiğini söyleyen Abdullah, bu niyetlerin Suriye’de güney topluluğunun askeriyeden uzaklaşmasını sağlamak ve İran’ın Suriye’deki müdahalesinden doğan olumsuz imajını silmek olduğunu belirtti. Adeta reformist bir adam imajı ortaya çıktığını söyleyen Abdullah, bunun İran’ın güneydeki varlığının kabul görmesi için bölge halkının desteğini kazanmasına ve İran’a mutlak sadakati sağlayan para ve refah, sağlık ve eğitim hizmetleri karşılığında Şiiliğin yayılmasına açılacak kapıyı aralamasına yardımcı olduğunu kaydetti.

İran’ın Suriye’nin güneyine ulaşma hedefinin birçok engelle karşılaşacağına inandığını belirten Abdullah, Suriye’nin güneyindeki nüfusun çoğunluğunun Sünnilerin oluşturduğunu ve Hizbullah’a katılmalarını istediği gençlerin onların Suriye’nin kuzeyine taşınmasını engelleyen Rusya’ya daha fazla sempati duyduğunu söyledi. Abdullah, Rusların, Dera’da İran ve bölgedeki temsilcilerine karşı uzlaşı gruplarına hareket etme özgürlüğü vermeye çalıştığını belirtti.

Bölgedeki gençlerin Hizbullah’a katılmaya teşvik edilmesinin ardından yaşanan bir takım olayların bu milislere verilen yetkiyi kanıtladığına işaret eden Abdullah, İran’ın kötü ekonomik koşullar, iş imkanı kıtlığı ve bölgedeki sivil toplum kuruluşlarının faaliyetlerinin engellenmesinden faydalandığını vurguladı.

Rusya’nın İran’ı Suriye’den çıkmaya zorlayan uluslararası anlaşmalarla Suriye’nin güneyinde sıkışıp kalmasını sağlayabildiğini söyleyen Abdullah, İran’ın Rusya’yı kızdırmak istemediğini belirtti. Abdullah bunun sebebini, İran’ın Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nde (BMGK) nükleer anlaşmanın feshedilmesi veya yeni yaptırımlar getirilmesi için yapılacak olası bir oylamada Rusya’nın kullanacağı “ret” oyunu kaybetmek istememesine bağladı. Bununla birlikte Abdullah, Rusya’nın pazarlık avantajını elinde bulundurmak ve çeşitli bölgesel güçlerden daha fazla imtiyaz kazanmak için İran’ın Suriye’nin güneyindeki davranışlarına müsamaha gösterdiğini söyledi.

Buna karşılık muhalif aktivistler, İran’ın Suriye’de topluma nüfuz ederek varlığı için uzun vadeli bir temel atmaya çalıştığını ve bu durumun demografik değişim konusunda çeşitli anlaşmaların yapılmasından bu yana daha da belirgin hale geldiği görüşünde.

Ez-Zabadani, Barada, Kufeyra ve Fua anlaşmaları imzalandığını ve İran’ın boşalttığı tüm alanlara Şiilerin yerleştiğini belirten muhalif aktivistler, Şiirlerin okullarda eğitim ve hizmet projeleriyle rejimin kontrolü altındaki alanlarda yayılmalarının sağlandığını vurguladı.