Lütfen yeni siteyi Bekleyiniz: https://aawsat.com/turkish


Ortadoğu haber | Şarkul El-Avsat

İran’nın kafasını karıştıran mumyanın hikayesi | ŞARKUL AVSAT
Bir Sayfa Seçin

Londra: Adil es-Salimi

Tahran’nın güneyinde bulunan ve İranlılar arasında eski rejimin kurucusu Şah Rıza Pehlevi’ye ait olabileceğine dair söylentilerin yayıldığı, kimliği belirsiz bir mumyanın hikayesi bu.. Pehlevi’nin İran şahı olarak taç giyme töreninin yapıldığı 24 Nisan 1925’in yıldönümünde çıkan bu söylentilerin zamanlaması, çok sayıda soru işaretine neden oldu.

Hikaye, İran’ın başkenti Tahran’ın güneyinde yer alan Rey şehrindeki Abdulazim Türbesi’nin batı kısmındaki genişletme çalışmaları sırasında, işçilerin bir mumya ile çektikleri ‘selfie’yi paylaşmaları ile başladı.

İranlılar arasında geniş yankı uyandıran ve tartışmalara neden olan mumyalanmış cesedin Şah Rıza Pehlevi’ye ait olduğunu iddia edenler tarafından, sosyal ağlarda çok sayıda fotoğraf ve video paylaşıldı. 1925 yılında Ahvaz hükümdarı Muhammere Şeyhi Hazal el-Kabi’yi tahtan indirip birkaç gün sonra ülkenin başına geçen Şah Rıza Pehveli’nin 24 Nisan 1925’te taç giyme töreni yıl dönümünde bulunan mumyanın bir takım kanıtlar ışığında Pehlevi’ye ait olabileceği hipotezleri doğrulanmaya çalışıldı.

İnternet sitelerinde dolaşan görüntülerle, bulunan mumya ile Şah Rıza Pehlevi’nin gömülmeden önce askeri kıyafetler içerisinde görüntülendiği mumyalanmış halde çekilen son resimleri arasındaki benzerliğe dikkat çekiliyor. Diğer yandan işçiler, cesedi Horasani havzasında bulduklarını ve yanındaki bir kılıcı çaldıklarını söylediler.

‘Şah Rıza çok yaşa’ etiketler ile mesajlar yayınladılar

Öte yandan İranlılar, Şah Rıza’ya ait olduğu iddia edilen mumyanın ortadan kaybolmasına dramatik bir şekilde tepki gösterdiler. Sosyal medyada, ‘Şah Rıza nerede?’ ‘Şah Rıza çok yaşa’ ve ‘Senin cesedinden korkuyorlar’ gibi etiketler ile mesajlar yayınladılar. Mevcut rejimin destekçileri ise, ‘Şah Rıza mumyadır’ etiketi ile alaycı karşı mesajlar attılar.

Bununla birlikte, İran resmi makamları, mumyanın Şah Rıza’ya ait olup olmadığı konusunda farklı tavırlar sergilediler. Devrim Muhafızlarına ait ‘Fars’ ve ‘Tesnim’ haber ajansları mumyanın Şah Rıza’ya ait olduğu iddialarını reddederken IRNA ve ISNA haber ajansları, mumyanın Şah Rıza’ya ait olduğunu güçlendiren söylemlerde bulundular.

İran monarşisinin son mirasçısı Şah Rıza Pehlevi’nin oğlu Rıza Pehlevi Twitter hesabı üzerinden yaptığı yorumda, mumya ile ilgili haberleri ilgiyle takip ettiğini belirtti. Oğul Pehlevi, “Şuan meseleyi inceliyoruz. Önümüzdeki günlerde sonuçlanmasını dört gözle bekliyoruz” ifadelerini kullandı. Pehlevi ayrıca, yetkilileri, bu konunda herhangi bir karartmanın yapılmaması konusunda uyararak şeffaflık çağrısı yaptı.

İranlı din adamlarından cesede saygı çağrısı

Diğer yandan, İranlı din adamları, cesede saygılı olunması, ölünün ailesine teslim edilmesi veya İslami usullere uygun olarak gömülmesi çağrısında bulundu.

Geçtiğimiz Aralık ayında İran’ın 80 şehrinde ekonomik sıkıntılara yönelik yapılan halk gösterilerinde, Şah Rıza Pehlevi dönemine duyulan özlem dile getirilmişti. Mumyanın bulunmasıyla, vatandaşların geçmişe olan özlemleri bir kez daha depreşti. Gösterilerde atılan sloganlar arasında Şah Rıza döneminde İranlıların yaşadığı refaha atıfta bulunulurken, mevcut rejimdeki bozulmalar, Pehlevi rejimi kurucusuna yapılan ihanetin simgesi olarak nitelendiriliyordu.

İran’da bir anda gelişen halk hareketi, eski İran Veliaht Prensi Rıza Pehlevi liderliğindeki İran Ulusal Konseyi çatısı altında toplanan Şah rejiminin destekçileri de dâhil olmak üzere, mevcut rejimin ülke dışındaki muhaliflerinin umutlarını yeniden canlandırdı.

Şah Rıza sloganları devrimcilerin kalelerinden biri ve bugünkü dini lider Ali Hamaney’in memleketi olan Meşhed şehrindeki gösterilerin ilk gününde atılan üç slogan arasında yer alması ise dikkat çekiciydi.

Prens Rıza Pehlevi: Kraliyet ailesinin mirasını geri alma niyetinde değilim

Protestolar sırasında Prens Rıza Pehlevi İranlılar tarafından kabul edilen demokratik bir sistemin kurulmasını dört gözle beklediğini vurgulayarak, kraliyet ailesinin mirasını geri alma niyetinde olmadığını belirtti.

Birkaç gün önce, Rıza Pehlevi, İran’ın çeşitli bölgelerinde yaşanan protestoların yeniden başlamasıyla birlikte İran rejiminin çöküşe yakın olduğuna dair sosyal ağlar üzerinden İranlılara birçok mesaj gönderdi.

Ceset zarar gördü

Öte yandan ISNA haber ajansı, adli tıp kurumunun mumyanın kimliğinin teşhis edilmesi için DNA örneği almak istediğini belirtti. Mumyanın şuanki durumu ile ilgili haberler ise oldukça çeşitli. ‘KhabarOnline’ adlı internet sitesinde yer alan haberde, cesedin zarar gördüğü aktarıldı. Site, Rey şehrinin tarihi konusunda bir uzmanın değerlendirmesine yer verdi. Uzman, mumyanın Pehlevi rejiminin kurucusuna ait olduğunu vurgulayarak, cesedin bulunduğu bölgede, mumyalanan başka kimsenin olmadığını belirtti.

Kazı çalışmaları askıya alındı

İran resmi haber ajansı IRNA’nın haberine göre, Tahran Belediyesi Kültürel Miras ve Turizm Komitesi Başkanı Hasan Halilabadi, mumyanın Şah Rıza Pehlevi’ye ait olabileceği gerekçesiyle bölgedeki kazı çalışmalarının askıya alındığını söyledi. Cesedin kimliğine bakılmaksızın, mumyalanması sebebiyle bir miras olduğunu ve korunması gerektiğini belirten Halilabadi, “Merhumun bedeni hakkındaki nihai görüş, tarihi anıtlar ve adli tıp uzmanları verecektir” dedi.

‘Şark’ gazetesi ise dünkü haberinde, mumyanın bulunduğu bölgedeki çalışmalardan sorumlu yetkililerin bir mumya bulunduğuna dair haberleri reddettiğini ve haberin yalnızca bir ‘dedikodu’ olduğunu belirttiklerini söyledi.

“Uluslararası ittifakın en önemli kurbanı”

Şah Rıza Pehlevi, Kaçar Hanedanı’nın son şah olan Ahmet Kaçar’ı devirerek Pehlevi Hanedanlığı’nı kurmuş, Nisan 1925 ve 1941 yılları arasında İran’ın şahı olmuştu. Eleştirmenler, askeri vahşeti yüzünden onu İran’ın ilk ‘diktatörü’ olarak nitelendiriyorlar. Şah Rıza, İkinci Dünya Savaşı’nda İngiltere ve Sovyetler Birliği’nin İran’ı işgali sırasında görevden alınarak uluslararası ittifakın en önemli kurbanı oldu. Sürgün edildiği Güney Afrika’da 1944’te ölen Şah Rıza’nın naaşı Mısır’da mumyalanarak uzun süre Kahire’deki Rıfai Camisi’nde saklandı. Mumya 1950’de İran’a getirildi ve memleketi Rey’de hazırlanan mozoleye törenle gömüldü.

Kapsamlı reformlar gerçekleştirdi

İran devletinin temellerini atan ve devlet kurumlarını eskiden yeniye taşımayı başlatan, İran’da modernitenin öncülerinden biri olarak görülen Şah Rıza, öncelikle tüm büyük İran şehirlerinde Batı müfredatını uygulamaya koydu ve hizmetleri geliştirerek eğitim sistemini değiştirdi. İran ordusu, polisi ve güvenlik servislerinin yeniden yapılanmasında kapsamlı reformlar gerçekleştirdi.

Bununla birlikte, 1935’te Pers İmparatorluğu ismi değiştirilerek İran adını alan ülke mevcut coğrafi sınırlarının çizilmesini Şah Rıza’ya borçludur. Şah Rıza İran’ın dilini Farsça mezhebini ise Şiilik olarak resmileştirerek ‘İran Milleti’ kimliğini duyuran kişidir.

Humeyni, muhaliflerini ortadan kaldırmak için büyük çaplı operasyonlar yaptı

Bu olay Şah Rıza’nın cenazesi ile ilgili İran’da yaşanan ilk tartışma ilk değil. Yaklaşık 40 yıl önce, 1979 Şubat Devrimi’nden birkaç gün sonra İmam Humeyni’nin, Şeriat Uygulayıcısı ve yeni kurulan Devrim Mahkemeleri Başkanı olarak seçtiği Muhammed Sadık Halhali tarafından Pehlevi rejimi kalıntıları ve Velayet-i Fakih rejiminin muhaliflerini ortadan kaldırmak üzere başlatılan büyük çaplı operasyonlar gerçekleşti.

Şah Rıza’nın mozolesi, Humeyni’nin onayıyla yıkıldı

Halhali Tahran’ın güneyinde Rey şehrinde bulunan Şah Rıza’nın mozolesini yıktırdı. Daha önce de Şah Rıza’nın cenazesinin ne olduğu konusunda bir çok spekülasyon yaşandı. Ailesi yıllar önce cenazenin nakledilmediğini belirtmişti.

Dönemin İran Cumhurbaşkanı Ebu’l-Hasan Beni Sadr, BBC’ye verdiği bir demeçte, Halhali’nin adımına karşı yapılan bir protesto gösterisi sonrası, Şah Rıza’nın mozolesinin Humeyni’nin onayıyla yıkıldığını belirtti.

Siyasi figürlerin mezarları gündemi meşgul ediyor

Siyasi figürlerin mezarları son yıllarda İranlıların gündemini meşgul ediyor. En tartışmalısı ise, İranlı yetkililerin, Meşhed şehrinde bulunan Şii inancındaki on iki imamdan sekizincisinin türbesinin ardından Humeyni’nin türbesinin genişletme çalışmaları oldu. Humeyni’nin türbesinin genişletilmesi için ayrılan bütçe ise bilinmiyor.

İran hafızasının yeniden canlandığını gösteren sosyal ağlardaki tepkiler ve Şah Rıza’ya dair simgelerin yine devrimcilerin baltasıyla geri dönüşü oldukça dikkat çekici.