İsrail ordusu Hamas üyelerine ve komutanlarına yönelik büyük bir tutuklama furyası başlattı. Hamas’ın önde gelen yöneticilerinden Hasan Yusuf’da evine baskın düzenlenerek tutuklandı. Tutuklananlar arasında Hamaslı aktivistler, serbest bırakılmış tutuklular ve üniversite öğrencileri de var.
Tutuklamalar, Hamas’ın düzenlediği söylenilen başarısız bir kaçırma girişimiyle eş zamanlı olarak başlatıldı.
Konuyla ilgili İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu’nun sözcüsü “ İsrail’in iç istihbarat teşkilatı Şin Bet’in (Şabak) İsrail ordusu ve polisiyle işbirliği içinde Yahudi bayramı esnasında Hamas’ın planladığı kaçırma haberini yayınlamasına izin verildiğini “söyledi.
“3 Hamas lideri tutuklandı”
Sözcü, ŞABAK’ın ekim ve kasım ayında Nablus bölgesindeki Tal köyünden bir Hamas hücresinin Nablus kavşağındaki otobüs istasyonundan bir askeri veya yerleşimciyi kaçırmayı planladığı gerekçesiyle tutuklananların olduğunu açıkladı. Operasyonlarda Hamas’ın liderlerinden Muaz İşteye, Ahmed Ramazan ve Muhammed Ramazan tutuklandı.
Söz konusu hücre üyelerinin İsrail’e karşı operasyonlar başlatmak için Gazze’den Batı Şeria’ya para aktaran Hamas üyelerinden Ömer Aside ile görüştüklerini ifade eden Sözcü, Hamas liderlerinin finanse edilmesindeki amacın İsrail hapishanelerinde tutuklu bulunan Filistinlilerin serbest bırakılmasıyla ilgili görüşmelerde kullanılacağı belirtti.
ŞABAK, tutukluların sorgulaması sırasında Nablus yakınlarındaki yol ve kavşaklar üzerinde çalıştıklarını tespit ettiklerini söylediler. Onlar kaçırma olayında bir yerleşimci gibi giyinerek kılık değiştirmeyi planlamışlardı. Açıklamaya göre tutuklular operasyonda kullanmayı planladıkları silahları da teslim ettiler.
“İsrail geniş kapsamlı çağrımızdan korktu”
Hamas İsrail’ın bu suçlamalarına yönelik bir açıklama yapmadı ancak tutuklamaların kendilerini İntifada çağrısında daha ısrarlı tutum takınmaya ittiğini belirtti.
Öte yandan Hamas’ın siyasi büro üyesi Hüsam Bedran şunları kaydetti; “İsrail’in aralarında Hasan Yusuf’un da bulunduğu komutanlarımızı tutuklaması intifada çağrımızı çoğaltmaktan başka bir işe yaramaz. İsrail’in bu tutuklama hamlesi yapılan geniş ölçekli eylemlerden ne kadar korktuğunu göstermektedir.”
Hamas liderliği de İsrail’e karşı intifadanın sürdürülmesi çağrısında bulundu. Hamas, intifada gençliğini şehrin girişlerinde işgal askerleriyle yüzleşerek onlara nefes aldırmamaya çağırdı.
Hamas’ın bu açıklamaları üst düzey bir İsrail komutanının şu sözleriyle aynı zamanda yapıldı; “İsrail yeniden roket atılmasına asla hoş görüyle yaklaşmayacak ve buna yeni bir askeri operasyonla cevap verecektir”
İsrail’e 12 füze fırlatıldı
İsrail ordusu, Amerikan başkanı Donald Trump’ın Kudüs’ü İsrail’in başkenti olarak tanımasından beri Gazze şeridinden kendilerine yönelik 12 füze fırlatıldığını açıkladı. Askeri bir kaynak “ 2014 yılının Ağustos ayında sona eren operasyondan sonra atılan en fazla roket sayısı ve bunu kabul etmemiz mümkün değil” açıklamasında bulundu.
Diğer askeri bir kaynak ise, Hamas’tan gelen mesajlarda atılan roketlerle ilgisinin bulunmadığı ve hepsi olmasa da atılan roketlerin büyük ölçüde Hamas’ın yönlendirmesinin dışında bulunan Selefi gruplardan geldiğini belirtti. Kaynak şunları kaydetti; “Son günlerde Hamas, roket atılmasını frenlemek için roket atanların tutuklanması da dahil olmak üzere bir takım adımlar atmakta. Ancak geçmişte Gazze’deki Hamas otoritesi istikrarı tehdit ettiğini küçük örgütlere nasıl açıklayacağını biliyor ve katı bir politika izliyordu. Ancak bu kez ya Hamas mesajı kavramadı ya da kavrayışı zayıf kaldı.”
“Gazze’de yapılan her şeyden Hamas’ın haberi vardır”
Hamas’ı psikolojik harp yürütmekle suçlayan İsrailli bir emniyet görevlisi yaptığı açıklamada şunları söyledi; “ Gazze’de yapılan her şeyden Hamas’ın ya onayı ya da haberi vardır. Tabi bazı istisnai olaylarda olmaktadır. Örneğin küçük bir gurup İslami Cihad depolarından çaldığı roketi kullandığında Hamas kısa süre içinde bu olayı öğrenmiş ve olaya tam vakıf olabilmek için hemen sorgulama ve tutuklamalara başlamıştı. Küresel cihat fikrinden etkilenen bu grup Hamas’ın bu sert tedbirlerinden sonra biraz sakinleşti. Bu nedenle roket atılmasının Hamas’ın izni ya da onayı olmaksızın atılmadığına inanıyoruz. İsrail bunun bir bedeli olduğunu göstermelidir.”