İsrail Polisi, Başbakan Binyamin Netanyahu’ya suçlamada bulunarak protesto gösterileri düzenleyen “Temiz Yargı Derneği” ve diğer kuruluşların sorumlularına, ‘göstericilerin sayısının makul sınırı aştığı gerekçesiyle gösterilere izin vermeyeceklerini’ bildirdi.
Emniyet Genel Müdürlüğü kararını “Sene başında sınırı 50 kişi olarak belirlenen ve yalnızca 13 korumanın tahsis edildiği ilk gösterideki göstericilerin sayısı gittikçe arttı, geçtiğimiz cumartesi günü bu rakam 3000’e ulaştı. Bu da çok sayıda güvenlik görevlisinin tahsis edilmesini gerektiriyor” ifadeleriyle savundu.
Geçtiğimiz iki hafta içerisinde, Likud Partisi ve sağcı kesim, iki taraf arasındaki çatışma gerilimini yükselten ve güvenlik önlemlerinin alındığı, karşıt gösteriler düzenledi. Gösteriler sırasında, özellikle futbol liginin açılmasıyla birlikte, güvenlik adına çok sayıda polis memuru temin edilemedi. Stadyumlarda düzeni sağlamak için polislerden oluşan büyük bir grup önceden gönderilmişti.
Polis mahalle sakinlerinin talebi üzerine, protestoculara, gösteriyi Hükümet Başsavcısı Avihai Mandelblit’in evinden uzakta başka bir yere taşıma önerisinde bulundu. Ancak gösteri liderleri talebi reddederek şöyle bir açıklama yaptı: “Katılımcı sayısı önemli ölçüde arttığı için gösteriyi taşıma imkânı arıyorduk, fakat sağcılara boyun eğmiş gibi görünmeyene dek görüşümüzden vazgeçmeyeceğiz”
Diğer yandan Mandelblit soruşturmanın henüz tamamlanmadığını iddia ederek Netanyahu’ya karşı bir iddianame yayınlanmasını engelliyor. Mandelblit ayrıca gösterilere boyun eğmeyeceğini ve tüm hukuki adımlardan faydalanıncaya dek çalışmalara devam edeceğini de bildirdi.
Bu sırada, polis, gelecek ayın ortalarına kadar sürecek olan soruşturmada tam bir medya karartması uyguladı. Bu nedenle ‘Temiz Yargı Derneği’, bu erteleme adımının makbul olmadığını düşünüyor, ayrıca Netanyahu’nun yargıda özel muamele gördüğünden şüpheleniyor.
İsrail Yüksek Mahkemesi, Petah Tikva şehri sakinlerinden oluşan bir grubun gönderdiği dilekçeyi incelemişti. Dilekçede; Mandelblit’den Netanyahu’nun uyguladığı yolsuzluk soruşturmasını hızlandırması talep edilerek, evinin önünde hafta sonu düzenlenen gösterilerin engellenmesi talep ediliyordu. Yargıtay ise, Cumhuriyet Savcılığının davaya müdahale etmeme konusunu ve polisin gösterilerin sürmesine karşı tutumunu kabul etmişti.
Diğer yandan, organizatörler, yolsuzlukla mücadelenin simgesi haline gelen Hükümet Başsavcısı’nın evinin önünde gösteriye devam edeceklerini bildirmişti.
Netanyahu’ya karşı uygulanan iddianamenin içeriğinde ise; hile ve güven ihlali ve rüşvet suçlarını içine alan ‘Dosya 1000’ ile Yediot Aharonot Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Arnon Mozes ile rüşvet anlaşması yapmak için görüşmelerde bulunduğuna dair ‘Dosya 2000’ olarak bilinen dava yer alıyor. ‘Dosya 2000’e göre, Netanyahu rüşvet alması nedeniyle tek şüpheli konumunda iken, ‘Dosya 1000’e göre ise, iki şüpheliden biri olarak görünüyor.