Lütfen yeni siteyi Bekleyiniz: https://aawsat.com/turkish


Ortadoğu haber | Şarkul El-Avsat

İsmail Heniyye: Bu mübarek toprakların bir karışından bile vazgeçmeyeceğiz | ŞARKUL AVSAT
Bir Sayfa Seçin

‘Toprak Günü’ anmalarında coşkulu bir konuşma yapan Hamas Siyasi Büro Başkanı İsmail Heniyye, Filistin halkının Kudüs ve dönüş hakkını sağlamak için inisiyatifi ele aldığını vurgulayarak şunları söyledi:

“Filistin’in alternatifi yoktur. Dönüş dışında çözüm de yoktur. Bu mübarek toprakların bir karışından bile vazgeçmeyeceğiz.”

Sınır boyundaki yürüyüşlerde Hamas’ın siyasi büro şefi İsmail Heniyye’nin ve hareketin Gazze sorumlusu Yahya Sinvar’ın coşkulu konuşmalarından önce gösterilere katılan yaşlılarla ve gençlerle tokalaştıkları görüldü.

Filistin toprakları, özellikle de İsrail- Gazze sınırı dün 17 kişinin öldüğü ve 1200’den fazla kişinin yaralandığı kanlı bir güne sahne oldu. Bu, aylardan sonra İsrail güçleriyle yaşanan çatışmalardaki en kanlı gün olarak tarihe geçti. Toprak Günü dolayısıyla düzenlenen Büyük Dönüş Yürüyüşü sırasında İsrail güçleri ile Filistinliler karşı karşıya geldi. Barışçıl gösteriler, özellikle İsrail- Gazze sınırındaki bölgelerde işgalci gücün kurşunlarıyla kanlı bir şekilde bastırıldı.

Cuma akşamı Hamas’ın da aralarında yer aldığı Filistinli grupların kurduğu “Büyük Dönüş Yüksek Ulusal Heyeti” yaptığı açıklamada organize edilen yürüyüşün birinci gününün bittiğini söyleyerek göstericilerden İsrail- Gazze sınırından yüzlerce metre uzağa kurulan çadırlara dönmelerini istedi. Fransız haber ajansı AFP, heyetin başkanı Halid el- Batş’ın Hamas komutanlarından İsmail Rıdvan’ın da katıldığı basın toplantısında şunları söylediğini aktardı:

“Yürüyüşün ilk günü ile ilgili eylemlerimizin sona erdiğini ilan ediyoruz. Halkımıza belirli yerlerde bulunan çadırlara geri dönmeleri çağrısında bulunuyoruz.”

Yürüyüşü organize edenler İsrail sınırına yaklaşık yedi yüz metre mesafedeki beş bölgede onlarca çadır kurdular. Bu bölgede cuma günü 17 Filistinlinin şehit edildiği, 1200’den fazla kişinin de yaralandığı şiddetli çatışmalar yaşandı.

Batş konuşmasının devamında “Bugünün bir başlangıç olduğunu ilan ediyoruz. Gösterilerimiz sürecek. Halkımızı 15 Mayıs’ta Nakba’nın 70. yıldönümü vesilesiyle yapılacak gösterilere kadar eylemleri sürdürmeye çağırıyoruz” dedi.

Gazze Sağlık Bakanı yaptığı açıklamada eylemlerde 15 kişinin şehit edildiğini duyurdu. İsrail ordusunun sınırın yakınında eylem düzenlemeye çalışan iki kişiyi daha öldürdüğü yönünde bilgi geldiğini belirtti. Ancak bununla ilgili Filistin cephesinden herhangi bir açıklama gelmedi.

Sağlık Bakanlığı öldürülenlerden 4’ünün Gazze’nin kuzeyinden, 4’ünün Gazze’den, 3’ünün Han Yunus’tan birinin de Gazze’nin güneyindeki Refah’tan olduğunu açıkladı.

İlk ölüm Han Yunus’un doğusundaki bir tarım arazisine yapılan İsrail topçu ateşi sonucunda meydana geldi.

Şarku’l Avsat’a yapılan açıklamaya göre öldürülenlerin ikisi Hamas’ın silahlı kanadı İzzeddin Kassam Tugayları’ndandı. İsimleri Cihad Ferine ve Ahmed Avde olarak açıklanan Filistinliler İsrail’in keskin nişancıları tarafından katledildi. Ancak Kassam Tugayları’ndan konuya ilişkin herhangi bir açıklama gelmedi.

Bakanlık, işgal ordusunun keskin nişancılarının baş, boyun, göğüs gibi göstericilerin üst kısımlarını kasıtlı olarak hedef aldıklarını, bu nedenle bir kısmı hayati tehlike taşıyan çok sayıda ciddi yaralanmaların olduğunu belirtti. Bakanlık yaralılara yerinde müdahale için hazırlık yaptıklarını ancak çok sayıda yaralının ekipman ve ilaç eksikliğinden dolayı kurtarılamadığını söyledi. Bağışçılara acil durumlar için gerekli ilaçların ve tıbbı malzemelerin bir an önce ulaştırması çağrısında bulundu.

“Büyük Dönüş Yürüyüşü”ne 30 bin kişi katıldı

İsrail’in 1948’de işgal ettiği topraklara geri dönüş hakkı için düzenlenen “Büyük Dönüş Yürüyüşü”ne 30 bin kişi katıldı. İsrail basınında yer alan fotoğraflarda yüzlerce İsrail askerinin sınır bölgesine geldiği ve onlarca keskin nişancıyla birlikte yüksek rütbeli subayların da konuşlandırıldığı görülüyor. Yayınlanan başka bir fotoğrafta ise İsrail ordusuna ait sınır bölgelerinde yaralı sayısının artmasına neden olan ve kullanıldığında boğulma hissi veren gaz yayan küçük dronlar görülüyor.

İşgalci güçler özellikle sınır bölgelerinde iletişimi engelledi ve iletişim araçlarına parazit göndererek katılımcılara güvenlik çizgilerine yaklaşmamaları çağrısında bulundu.

İsrail ordusunun güney bölgesi komutanı Eyal Zamir, Hamas’ı halkı ölüme sürüklemekle suçladı ve örgütün güvenlik şeritlerine bomba koyma girişimi için halk gösterilerini kullandığını söyledi.

İsrail Ordu Sözcüsü ise yaptığı açıklamada öldürülenlerin hepsinin yetişkin olduğuna dikkat çekerken bu kişilerin güvenlik noktalarına saldırı girişiminde bulunduğunu vurguladı. Diğerlerinin ise kendilerine ateş açanlara karşı küçük makineli silahlar tarafından öldürüldüğünü duyurdu. Bu esnada askerlerin herhangi bir zarara uğramadığını belirtti.

İsrail topçuları Cehr el- Deyk’deki İzzeddin Kasam bölgesini karşılıklı ateşin ardından üç kez bombaladı. Bu esnada tıbbi personel tahliye çalışmaları yürütürken üzerlerine ateş açıldı. Şarku’l Avsat’a özel bilgi veren kaynaklar İsrail ordusuna ateş açanların “ İslami Cihad” hareketine mensup olduklarını aktardı.

İsmail Heniyye ve Yahya Sinvar’dan coşkulu konuşma

Sınır boyundaki yürüyüşlerde Hamas’ın siyasi büro şefi İsmail Heniye’nin ve hareketin Gazze sorumlusu Yahya Sinvar’ın coşkulu konuşmalarından önce gösterilere katılan yaşlılarla ve gençlerle tokalaştıkları görüldü.

İsmail Heniyye burada yaptığı konuşmada Filistin halkının Kudüs ve dönüş hakkını sağlamak için inisiyatifi ele aldığını vurgulayarak şunları söyledi:

“Filistin’in alternatifi yoktur. Dönüş dışında çözüm de yoktur. Bu mübarek toprakların bir karışından bile vazgeçmeyeceğiz.”

Söz konusu büyük kalabalığın Filistin halkının Trump’ın açıklamalarına karşı kırmızı çizgilerini gösterdiğini ifade eden Heniyye konuşmasının devamında şu ifadeleri kullandı:

“Filistin halkı şüpheli anlaşmalara karşı olduğunu ve ayrıca Kudüs ve geri dönüş konusu başta olmak üzere sabiteleri üzerinde birleştiklerini ortaya koyuyor. Gazze tüm kuşatma ve sorunlara rağmen sabitelerini korumak için yürüyüş düzenledi. Bugün, Filistin topraklarına geri dönüş için bir başlangıç olacak.”

Büyük Dönüş Yürüyüşü

Hamas’ın Gazze Komutanı Yahya Sinvar, Büyük Dönüş Yürüyüşü’nün Gazze’yi kuşatma altına alanlara karşı hesaplarını yeniden gözden geçirmelerini gerektiren bir mesaj olduğunu söyledi. Uluslararası alanın bu mesajı alması gerektiğini söyleyen Sinvar, Filistin halkının kendisine dayatılan bu kuşatmanın sürmesini kabul etmeyeceğini, topraklarından çıkarılmış halkın yeniden topraklarına dönebilmek için büyük dönüş yürüyüşlerini sürdüreceğini belirtti.

Sinvar konuşmasında şunları söyledi:

“Filistin halkının bu yürüyüşü değersiz sınırlar ortadan kalkana kadar sürecek. Filistin halkı bugün mücadelesinde ve direnişinde özgürlük ve geri dönüş hakkı konusunda yeni bir aşama başlatmıştır. Bunda geri dönüş ve vazgeçmek yoktur.”

Eylemler Kudüs, Batı Şeria ve Filistin’de devam edecek

Koordinasyon Komitesi, cuma akşamı eylemlerin sona erdiğini ancak Kudüs’te, Batı Şeria’da ve Filistin’in çeşitli bölgelerinde yapılacak oturma eylemlerinin sürdürüleceğini duyurdu.

Batı Şeria’da ise Trump’ın Kudüs’ü İsrail’in başkenti olarak kabul etme kararını protesto eden ve cuma günleri çeşitli şehir ve kasabalarda düzenlenen haftalık mitinglerde onlarca Filistinli yaralandı. Kızgın Filistinli göstericiler Ramallah, el-Bire ve Nablus’ta İsrail askerleriyle çatıştılar. Filistinliler El Halil’de, Harem-i İbrahim’de İsrail ordusunun göz yaşartıcı bomba ve canlı mermi ve ses bombalarına taş ve boş şişelerle karşılık verdiler.

İsrail’e ‘meydan infazları’ suçlaması

Filistin hükümeti tüm sorumluluğu işgal güçlerine yükleyerek İsrail’i Gazze’de tecrit edilmiş göstericilere karşı ‘meydan infazları’ yapmakla suçladı. Filistin Kurtuluş Örgütü Genel Sekreteri Saeb Ureykat, İsrail’i kınadığı açıklamada şunları söyledi:

“İsrail kasıtlı olarak savunmasız halkımızın barışçıl ve medeni gösterileri karşısında meydan infazlarına girişmiş, 10 kişiyi infaz etmiş ve yaklaşık 1000 kişiyi de yaralamıştır. Barışçıl gösterilerde gerçek mermi, gaz ve ses bombaları kullanıldı. Hatta sağlık ekipleri bile hedef alındı. Silahsız ve tecrit edilmiş halkımızın güvenliğinden tamamen bu işgal güçleri sorumludur.”

Ureykat, uluslararası toplumdan da sessizliğe ve sözlü kınamaya son vererek, uluslararası hukuk ve meşruiyete sahip kararlara uygun olarak İsrail’in halka karşı işlediği suçları durdurmak için acil önlemler almasını istedi.

Filistin’de İsrail şiddeti

İsrail gösterilerden önce özellikle Gazze’de güvenlik şeritlerine yaklaşan herkese ateş edileceğine dair büyük bir medya kampanyası başlattı. Sınır bölgelerinde konuşlandıracakları yüzlerce keskin nişancının polis güvenlik noktalarına yaklaşmaları halinde ateş edeceğini duyurdu. Bölgedeki tepelere çok sayıda tank ve gözetleme uçağı gönderildi ve sınır şeridindeki her yer askeri alan ilan edildi. Güvenlik güçleri, Hamas’ın İsraillilere yönelik büyük çapta bombalama eylemi yapacaklarından korktuklarını söyleyerek göstericileri yoğun ateş altında bıraktı ve göz yaşartıcı bomba kullandı. İsrail ordusunun gösterileri bastırma hazırlıkları bizzat Genel Kurmay Başkanı Gadi Eizenkot tarafından denetlendi.

İsrailli yetkililerden Arapça beyanat ve paylaşım

İsrail Savunma Bakanı Avigdor Lieberman, üst düzey hükümet ve ordu sözcüleri Gazze Şeridi’ndeki Filistinlilerin yürüyüşe katılmalarını engellemek için yaptıkları konuşmalarda Arapçayı kullandılar.

Yine İsrail basını Büyük Dönüş Yürüyüşü’nü Hamas’ın organize ettiğini söyleyerek gayrı meşru olduğunu göstermek için büyük çaba gösterdi. Olaylardaki ölü ve yaralılardan Hamas’ın sorumlu olacağını duyurdu.

Lieberman, İşgal Altındaki Topraklarda Hükümet Operasyonları Koordinatörü Başkanı Ofir Gendelman’ın sözcüsü Yof Mordechai ve İsrail ordu sözcüsü Avichai Adre, Filistinlileri etkilemek ve gösteriye katılmalarını engellemek amacıyla sosyal paylaşım sitelerindeki görüşlerini Arapça yayınladılar.

Öldürmeyi meşrulaştırmak için yayınlanan videolarda Filistinlilere ateş açan askerlerin korkutucu ve kışkırtıcı görüntüleri de yer aldı. Yine büyük dönüş yürüyüşü terör yürüyüşü olarak nitelendirilerek “Hamas sizi kullanıyor” hastagi altında paylaşımda bulundular.

Lieberman Twitter sayfasında şu ifadeleri paylaştı:

“Gazze Şeridi sakinlerine: Hamas liderliği hayatınızı riske atıyor. Emniyet şeridine yaklaşan herkes hayatını tehlikeye atıyor. Gündelik hayatınıza normal br şekilde devam etmenizi ve provokasyona gelmemenizi tavsiye ederim.”

“Bu haram değil mi?”

Gendelman son iki gün içinde iki video paylaştı. Bu videoların ilkinde Filistinli bir kişi canlı mermiyle tehdit edilirken görülüyordu. Videonun sonunda şu sözler yer aldı: “Hamas sizleri gösterilere gönderiyor ve hayatlarınızı tehlikeye atıyor.”

Gendelman ayrıca Facebook sayfasında yayımladığı “Bu haram değil mi?” başlıklı yorumunda şu ifadeleri kullandı:

“Bu görüntüler, Gazze’de yaşayan herkesin bildiği gibi güvenlik duvarını geçmeye çalışanların başına gelecekleri gösteriyor. Hamas, güvenlik duvarına kendi komutanlarını göndermiyor ve bunu niye yapmadığını da çok iyi biliyor. Terörle sizi cezbetmeye çalışanlara kanmayın. Bu uyarıdan dolayı özür diliyorum.”

Gendelman ikinci videosunu dün öğleden sonra yayınlandı. Bu videoda da işgal güçleri ölümcül saldırılarını meşrulaştırmak için güvenlik duvarı yakınlarında gezen ve Hamas’tan olduğu iddia edilen bazı kişiler gösterildi. Gendelman videonun da altında şu yorumu yaptı:

“Gazze ile İsrail güvenlik duvarının yakınlarında, Büyük Dönüş Yürüyüşü’nü kullanarak topraklarımıza sızmak için bekleyen Hamas militanları görülüyor. Her devletin sınırlarını koruma hakkı vardır. Bizim de yaptığımız budur.

Adre de sosyal medyadaki sayfasında şu cümleleri paylaştı:

“Burada Kahire’deki gibi öğrencileri yaz kamplarına götürecek otobüsler yok. Aksine Hamas yetkilileri evlerinde otururken kadın ve çocukları teröre götüren otobüsler var.”