Lütfen yeni siteyi Bekleyiniz: https://aawsat.com/turkish


Ortadoğu haber | Şarkul El-Avsat

Kabine toplantısı öncesinde, Lübnan’da ‘subaylara kıdem verilmesi’ krizine dair çözüm arayışı! | ŞARKUL AVSAT
Bir Sayfa Seçin

Lübnan Cumhurbaşkanı Mişel Avn ve Temsilciler Meclisi Başkanı Nebih Berri arasındaki “1994 mezunlarına kıdem verilmesi dosyası” hususundaki anlaşmazlık, Lübnan’daki siyasi sahneyi sınırlamaya ve hükümet çalışmalarını tehdit etmeye devam ediyor. Son tartışmalar öncekilerine göre gerileme kaydetse bile, iki liderin de tutumlarındaki ısrarı göz önüne alındığında bu anlaşmazlık, bir süre daha devam edecek gibi görünüyor.

Anlaşmazlığı giderme çabaları ise, yarın gerçekleşmesi beklenen kabine toplantısı öncesinde olası bir krizi kontrol etme amacıyla dün Avn ve Berri’yi yakınlaştırmaya çalışan Başbakan Saad Hariri’nin girişimleriyle sınırlı kaldı.

Cumhurbaşkanlığı kaynakları, kıdem konusundaki anlaşmazlığın hala sürdüğünü belirtirken, Şarku’l Avsat’a yaptığı açıklamalarda “Hala krizin kontrol altına alınması aşamasındayız ve henüz onarma aşamasına geçmedik” dedi. “İki lider arasındaki tırmanışın durdurulması, bir çözüm hazırlığı içinde bu krizin kontrol altına alınmasını hızlandıracaktır.” ifadelerine yer veren kaynaklar ayrıca, “Araştırma, şuanda “mevcut çıkmaz için uygun yolun bulunması” ve “benzer durumlarla başa çıkmak için gelecekte bir sistem oluşturma” olarak iki noktaya odaklanıyor.” dedi.

Kaynaklar, açıklamalarını şöyle sürdürdü: “Mevcut çabalar, Hizbullah’ın kritik bir konumda olması sebebiyle Başbakan Hariri ile sınırlıdır. Zira Hizbullah, müttefiklerinin birinin safına geçip diğerini hoşnutsuz bırakmak istemiyor. Bu sebeple bu durumu, resmi ve anayasal seyrine bıraktı. Bu bağlamda başbakanlığın hareketlerini yakından takip ediyor.”

Aynı şekilde “Krizin herhangi bir çözümü, cumhurbaşkanı ve hükümet tarafından imzalanan, ancak Meclis Başkanı Berri’nin de Maliye Bakanı’nın imzasını talep ettiği kararnameyi atlayamaz” diyen kaynaklar, mevcut durumun “nihai” olarak nitelendirildiğini, fakat henüz resmi gazetede yayınlanmadığını açıkladı. “Cumhurbaşkanı Avn, hiçbir şekilde pozisyonundan ve kararnameden geri adım atmaz. Çünkü bu, cumhurbaşkanlığının prestijine bir darbe olur” ifadelerini kullandı.

Avn’ın pozisyonundaki ısrarına karşı, Berri’nin yaşadığı Ayn el-Tineh’in krizden herhangi bir çıkışı reddetmesi kararı, kararnamenin Maliye Bakanı tarafından imzalanmak üzere sevk edilmesi anlamını da taşımıyor. Bu durum, Berri liderliğindeki Kalkınma ve Kurtuluş bloğunda milletvekili olan Ali Haris tarafından da kaydedildi. Haris, anayasanın içeriğinden ve kararnameler hakkında bakan imzalarına başvuran 54. maddeden uzak bir çözümün olamayacağını açıkladı. Bu bağlamda Şarku’l Avsat’a açıklamalarda bulunan Haris, “Sorun, bazıların anayasanın uygulanmasını reddetmesinden kaynaklanıyor, bizim değil. Eğer bugün sessiz kalırsak yarın anayasayı ihlal edebilirler. Ve bu durum, hoş görülemez.” dedi.

Krizle başa çıkmak için olasılıkların açık olduğunu söyleyen Haris, özellikle Berri destekçileri olmak üzere, Bakanlar Kurulu toplantılarında bakanlara yönelik uygulanan boykotları da ortaya koydu. Bir milletvekilinin anayasanın uygulanmasına dair sözlerinde diretmesiyle Hizbullah’ın krize dair nasıl bir tutum takındığını da ifade ettiğini belirtti.

Öte yandan Müstakbel Hareketi liderlerinden Mustafa Alluş, Başbakan Hariri’nin söz konusu iki liderin arasında yakınlaşma sağlamak için yol bulmaya çalıştığını açıkladı, ancak arabuluculuğun şeklinin ve sonuçlarının henüz net olmadığını belirtti. Şarku’l Avsat’a açıklamalarda bulunan Alluş, “Özellikle (Emel Hareketinden) bazı bakanların daha önce Bakanlar Kurulu’ndaki çalışmalarına dair ifadelerinden sonra Hariri’nin ilgilendiği şey, hükümetin üretkenliğidir. Tercih, “uzlaşı”nın en iyi çözüm yolu olduğundan yana. Ancak Lübnan’da yakın zamanda bir çözüm yolu bekliyoruz” dedi.