Lütfen yeni siteyi Bekleyiniz: https://aawsat.com/turkish


Ortadoğu haber | Şarkul El-Avsat

Kadınlar araç kullandı… Peki değişen ne? | ŞARKUL AVSAT
Bir Sayfa Seçin

24 Haziran gecesi saatler 00.00’ı gösterdiğinde ve Suudlu kadın, tarihi bir anda ellerini aracın direksiyonuna koyduğunda Suudi Arabistanlılar, ertesi güne normal bir gün gibi uyandılar. Suudlular, işlerine giderek hayatlarına devam ettiler ve durum gayet normaldi. Erkeklerin uzun yıllar araç kullandığı aynı sokaklarda kadınlar da araç kullandı ve hiçbir şey değişmedi. Sürücüler, bu sahneyi hızlı bir şekilde benimsediler. Bu durumu gözlemleyen herkes, kadınların uzun yıllardan beri araç kullandığını zannettiler. Kadınlar, işlerine araç kullanarak gittiler ve yaşamlarına devam ettiler. Sanki kadınların araç kullanmadan geçirdikleri önceki gün, araç kullandıktan sonraki gün gibiydi. Durumlar, tamamen akıcı bir şekilde ilerledi. Suudlular, ister toplumsal isterse ekonomik olsun uygun zamanın seçilmesi halinde önemli kararları benimseyebileceklerini kanıtladılar.

Genellikle Suud hükümeti, toplumun bir adım önündeydi. Toplumun ihtiyaçlarını ve isteklerini biliyordu. Hükümet, uzun süre bekliyor ancak en nihayetinde bu istekleri toplumu iyice araştırmayanların bilemeyeceği ince denge ve denklemlere göre gerçekleştiriyordu. Sır, daima zamanlamadaydı. Elbette şöyle diyenler çıkacaktır: İşte kadın araç kullandı. Durumlar normal. Öyleyse neden bu karar, birkaç sene ya da 10 yıl önce alınmadı? Bu soruyu şöyle cevaplayabiliriz: Bu karar, önceden alınsaydı şu an olduğu gibi olumlu ve aktif bir şekilde karşılanacağını kim söyleyebilirdi? Elbette hiç kimse, bunun garantisini veremez. Bunun için biz, sırrın şart ve koşullarda gizli olduğunu söylüyoruz.

Elbette kadınların araç kullanması, Suudi Arabistan gibi bir ülkede kadınlar için marjinal bir gelişme olmadığı gibi bu, aynı zamanda bir gösteri ya da lüks de değildir. Bu, sadece ilk günlerde 120 binden fazla kadının, sürücü lisansı almak için yaptığı başvurunun gösterdiği önemli bir zorunluluktur. Suudi Arabistanlıların çoğunluğu, değişebileceğini ve şu anki sürecin değişim için uygun zaman olduğunu kanıtladı. Burada kadınların araç kullanmasının, 2030 yılında Suudi Arabistan’da çalışan kadınların oranını yüzde 22’den yüzde 30’a çıkarmayı hedefleyen “Vizyon 2030” kapsamında dev bir projenin parçası olduğunu ihmal etmemeliyiz. Aynı plan, kadınların aile gelirine yaptıkları katkının yüzde 30’a ulaşmasını amaçlıyor. Bunun için Suudi Arabistan’ın üzerinde çalıştığı ekonomik çeşitlilik ve ulusal dönüşüm programların hepsi, kadının tam bir şekilde katılımına dayanmaktadır. Kadın, etkin olmadan ve araç kullanmadan tüm bu program ve planlar, tatbik edilemeyecektir.

Geçtiğimiz Pazar, sadece kadınlar için değil, tüm Suud toplumu için tarihi bir gündü. Suud hükümeti, kadınların araç kullanmasına izin vererek kadınlara seçenekler sunmuş oldu ve bu seçenekleri onlara dikte etmedi. Yaklaşık Suudi Arabistan nüfusunun yarısı, araç kullanma konusunda tam bir hakka sahip oldu. Buna göre kadınların, araç kullanmayı isteyip istemediklerini belirleme hakları var. Bu, onlar için zorunlu bir şart değil. Bu seçenek, bütün kadınlara verildi. Her kadının kendisine uygun olan şeyi onaylama hakkı var. Nitekim bazıları için araç kullanmak ve bazıları için de araç kullanmamak, bir hak ve seçimdir.

Kral Selman bin Abdülaziz’in son 3.5 yılda yayınladığı ve Suudi Arabistan Veliaht Prensi Muhammed bin Selman’ın üzerinde yakından çalıştığı bütün tarihi kararların dev bir proje içerisinde birbirinden bağımsız değil de tek bir paket olduğuna işaret etmemiz gerekiyor. Tarihi ve önemli sayılmasına rağmen belki de bu kararların özelliği, tatbik edildikten sonra hiç kimsenin beklemediği toplumsal bir tepkiyi salgılayacak olmasıdır. Devletlerin bu denklemi dikkatli bir şekilde uygulamada başarılı olması nadirdir. Suudi Arabistan, bu konudaki gücünü ve farkını ispat etti.