Katalonya Özerk Yönetimi Başkanı Carles Puigdemont, dün erken seçime gidilmeyeceğini açıkladı. Açıklamaya gerekçe olarak da Madrid yönetiminin önlemlerinin yeterli olmamasını gösterdi.
Açıklamadan kısa bir süre sonra açıklamalarda bulunan İspanya Başbakanı Yardımcısı Soraya Saenz de Santamaria, yasalara saygı gösterilmesini söyleyerek Katalonya’nın vesayet altına alınmasını talep etti.
Başbakan Yardımcısı, mecliste yaptığı konuşmada Madrid’in Katalonya’daki tek taraflı bağımsızlık ilanı tehdidine karşı anayasanın 155. maddesinin uygulanması talebini yineledi. Bugün yapılacak genel kurul toplantısında meclisin bu maddenin uygulanmasını onaylamasının belendiğini duyurdu.
Puigdemont, 19 Ekim’de yaptığı duyuruda “Eğer İspanya hükümeti diyaloğu önlemekte ve baskıları sürdürmekte ısrar ederse Katalonya parlamentosu bağımsızlık ilanını oylayacaktır” ifadeleriyle Madrid’e uyarıda bulunmuştu.
2010’un başından bu yana Madrid ile olan ilişkileri sürekli olarak daha da bozulan Katalonya, 1977’de demokrasinin ülkeye dönüşünden beri İspanya’da yaşanan en ciddi siyasi krizin merkezinde bulunuyor. Kriz, Madrid tarafından tanınmayan ve yargı tarafından yasaklanan bağımsızlık referandumunun düzenlenmesinden bu yana artarak devam ediyor.
Yapılan yorumlar ise taraflar arasında uzlaşmanın uzak olduğu yönünde. İspanya Başbakanı Mariano Rajoy, bölünmüş Katalanların bağımsızlığı boykot etmesini, birçok şirketin bölgeden ayrılmasını, turist ve ticaretin azalmasını umuyor.
Perşembe günü 1600 şirket, merkezlerini krizin yaşandığı bölgenin dışına taşıdı. Bölgeden gelen haberler turistler tarafından yapılan rezervasyonlarda da düşüş yaşandığı yönünde.
İspanya için kritik gün
Katalonya, Madrid’in uzun yıllardır devam eden küçümseyici tavırların tepkili olan ve 1 Ekim’deki referandum sürecinde polis şiddetine maruz kalan vatandaşların desteğini almayı bekliyor.
Katalonya Başkanı’nın erken seçim kararını açıklamaması halinde Senato’nun bugün 155. maddeyi oylayarak kabul etmesi ve bölgedeki yerel hükümetin cumartesi günü feshedilmesi öngörülüyor.
Bu durumda İspanya’nın üretim hacminin yüzde 19’unu oluşturan bölge ekonomisinin bozulacağı kaydediliyor.