Lütfen yeni siteyi Bekleyiniz: https://aawsat.com/turkish


Ortadoğu haber | Şarkul El-Avsat

Katar, kendi hacılarını engelliyor… Suudi Arabistan ise Katarlı hacıları karşılıyor | ŞARKUL AVSAT
Bir Sayfa Seçin

Riyad, Doha’dan Katarlı hacıları doğrudan Hacc bölgesine getirmek için yedi uçağını göndererek topu Katar sahasına attı. Hac farizasını yerine getirmek isteyenlerin geçişi için sınır kapılarını açtı. Suudi Arabistan, vatandaşlarının kutsal mekânlara gitmesine izin vermeyen Katarlı yetkililerin katı istekleri karşı kapıyı iyice kapattı. Riyad, Doha’nın kendi hacılarını İslam’ın beş şartından birisi olan hac ibadetini eda etmelerini engellemek için ilişkilerin kesilmesinden bu yana bahaneler aradığını iyi bir şekilde biliyor. Bununla beraber diğer hacılara hatta Suudlu hacılara verilmeyen haklar Katarlı hacılara verildi. Katarlı hacılar, Hadimu’l-Haremeyn eş-Şerifeyn hac ve umre misafirlerine yönelik program kapsamında ağırlandılar ki bu program içerisinde dünyanın çeşitli yerlerinden gelen siyasi liderler, bakanlar, âlimler ve aydınlar ağırlanıyor. Bu, Riyad’ın bilgisi dâhilinde yapılan bir şeydir ki, hükümetlerinin dini bir şiarı siyasi bir krizde kullanmasında Katarlı hacıların bir suçu yoktur. Ayrıca hükümetin, Katarlıların hac ve umre ibadetini yerine getirmelerini Suudi Arabistan’la Katar arasında siyasi anlaşmazlık kartı olarak kullanmaya çalışmasında Katarlı hacıların yine bir günahı yoktur.

Fakat Doha yönetimi, sayıları 1600 kişiye ulaşan hacıları engellemek için neleri göze aldı? Neden peş peşe engeller çıkartıyor? Bu engellerin en sonuncusu da Suudi Arabistan uçaklarının Doha havalimanına inişine izin vermemesidir. Bana göre Doha’nın söz konusu meseleyi devamlı siyasallaştırmasının arkasında yatan üç sebep bulunuyor:

Bu sebeplerden birincisi Doha, Suudi Arabistan’a zarar verebileceğini zannederek ilk başta krallığı suçlamaya ve krallığın yıllık olarak milyonlarca hacıya verdiği hizmetleri olumsuz bir şekilde etkilemeye çalıştı. Tabi bu konuda tamamen başarısız oldu ve en yakın müttefikleri İran ve Türkiye’den bile kimse Doha’ya karşılık vermedi. Norveç gibi bir ülkenin tuhaf bulmasının yanı sıra Norveç’in Müslüman bir devlet olmadığı halde hac meselesini niçin Norveç’le siyasallaştırılıyor? Ayrıca Norveç, bu gibi hassas bir konuya dâhil edilebilecek merkez bir ülke de değil.

İkinci sebep ise, Katarlı yetkililer güvenliklerinden endişe duyduklarından dolayı hacca gitme konusunda vatandaşlarını uyardığında onları kandırmış olduğunu anladı. Çünkü Suudi Arabistanlıların Katarlı kardeşlerine sıkıntı çıkarmaları uzak bir ihtimaldir. Nitekim Suudiler, ayrımcılık yapmaksızın farklı uyruktan olan bütün hacılara hizmet etmeye alıştılar. Ayrıca hac mevsimi, dini bir ibadet dönemidir. Haccın hikmeti, söz konusu farz ibadetini yerine getirenler arasında eşitliği pekiştirmektir. Bunun için bütün hacılar, beyaz elbise giyerek kimin Suudlu, Katarlı ve Mısırlı olduğunu bilmeksizin hac ibadetini aynı yerde eda ediyorlar. Dolayısıyla Katarlı yetkililer, vatandaşlarına sonradan hac için izin verdiğinde Suudi Arabistanlılar hakkında yaptığı suçlamalar ve uyarıların sahte olduğunun vatandaşlarınca keşfedileceğini biliyor.

Üçüncü sebep ise, haccı siyasallaştırarak Doha’nın ambargoyu kaldırmak için müzakere yapabileceği ve kendisinden talep edilen şartları azaltabileceği konusunda yanılmasıdır. Doha, diplomatik, siyasi ve medya araçlarıyla hac mevsimine karşı krallığı zor durumda bırakabilir. Ancak Doha, dünyanın hac mevsimiyle ilgili münakaşaya dönüp bakmadığını ihmal ediyor. Katar vatandaşları da Suudi Arabistan’a gittiklerinde güvenliklerinin tehlikede olacağına inanmadılar. Aksine kara yoluyla Suudi Arabistan topraklarına girdikten sonra hacca giden 443 Katarlı hacı, hac mevsimini geçirdikten ve ülkelerine sağ salim döndükten sonra suçlamaları ifşa edeceklerdir.

Katar, vatandaşlarının hacca gitmelerine engel olmak için devamlı yaptığı girişimlerin akabinde en büyük siyasi ve soysal zarara maruz kaldı. Katar vatandaşları, hükümetlerine rağmen hac farizasını yerine getirecekler. Bütün olanlar, vatandaşlarına daha fazla sıkıntıya sebebiyet verdi. Doha’dan Cidde’ye doğrudan havayoluyla gitmek yerine vatandaşlarını karadan seyahat ettirerek Suudi Arabistan topraklarına girmeye mecbur etti. Daha sonra ise Suudi Arabistan uçaklarıyla havadan gittiler. Maalesef 2017 hac mevsimi, Katarlı yetkililerin gelecekte siyasi kriz bittikten sonra silemeyecekleri bir yüz karası olarak kalacak. Katarlılar, hükümetlerinin kendilerini hac farizasını eda etmekten men etmeye çalıştığını hatırlayacaklar. Ülkelerinden siyasi olarak farklı olan Suudi Arabistan’ı ise, Katarlı hacıları hoşça karşıladığını zikredecekler. Daha da önemlisi Suudi Arabistan, Katar hükümetinin kendi vatandaşlarını engellemesine izin vermedi.