Lütfen yeni siteyi Bekleyiniz: https://aawsat.com/turkish


Ortadoğu haber | Şarkul El-Avsat

Libya ve köle krizi | ŞARKUL AVSAT
Bir Sayfa Seçin

Abican’daki AB-Afrika Zirvesi, ABD’li bir kanalın yayınladığı videoyu tartışmak üzere toplandı. Başkan Trump bile bu durumu inandırıcı bulmuyor. AB-Afrika Zirvesi, Libya, Afrika Birliği’nin kurucu üyelerinden olmasına rağmen yıllarca milislerle olan savaşta 6 milyon Libyalının yaşadıkları acıları görmezden geldi. Libya, Kuzey ağ geçidinde büyük ve geniş bir alan kaplamakta. Ayrıca Afrikalıların göç ettirilmesinden, kendi ülkelerine yasa dışı yollarla girmelerinden ve korunmalarından da sorumlu değil.

Dünyayı şoke eden ve şu ana kadar bağımsız bir kaynak tarafından doğrulanmamış olan köle ticaretini ortaya koyan fotoğraflara neden olan bir grup suçludan, hesap sorulmasına karşı değiliz. Söz konusu fotoğraflara neden olanların yasa dışı yollarla sızmış olan suçlular olduğu düşünülüyor. Bu suçlular, Libya’yı; köle ticaretine konu olan göçmenlere, Batı Avrupa ‘cennetine’ geçmek için transit geçiş yeri olarak sundular. Göçmenler de buna inandı. Dünyanın birçok yerinden bu konuya yönelik eleştiri ve kınama yöneltildi. Öyleki söz konusu tepkiler, Nijer’deki Libya Büyükelçisi’nin darp edilmesine kadar vardı. Örneğin, daha önce köleleştirilen ve soykırıma uğrayan Kızılderililer gibi soykırıma maruz kalan Burma Müslümanlarının tahliyesi ve korunması hakkında herhangi bir toplantı ve zirve düzenlenmezken, henüz doğrulanmayan ve araştırılmayan bu meselenin tüm günahı Libya’ya yüklendi.

Söz konusu göçmenlerin tahliye ve sınır dışı edilmeleri, Abican Zirvesi’nin toplanmasına neden oldu. Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, söz konusu zirvede, Libya’nın birkaç hafta önce acil bir şekilde AB ve Afrikalı liderlerle gözaltı kamplarında saldırılara maruz kalan göçmenlerin tahliye edilmesine izin veren bir anlaşma imzaladığını açıkladı. Macron, yasadışı yollarla ülkeye sızan ve Libya’yı terk etmek isteyen göçmenler için acil bir tahliye operasyonuna karar verdiklerini belirtti. Göçmenlerden bazılarının sabotaj eylemlerine veya silahlı gruplara hatta DEAŞ’a bile katılmış olabileceklerini söyledi.

Söz konusu göçmenlerin gittiği ülkelerden biri olan İtalya, DEAŞ örgüt üyelerinin söz konusu göçmenler aracılığıyla ülkelere sızdıklarını itiraf etti. Bu nedenle, Libya hükümeti topraklarına yasa dışı yollarla sızanları, tekrar aynı yola başvurarak göç anlaşmasını istismar etmemeleri için cezalandırma hakkına sahiptir. Ayrıca Libya, topraklarına sızanların sınır dışı edilmesinden veya tahliye edilmesinden sorumlu değildir.

Libya’da gözaltı kamplarında tutulan, göçmenlerin dışında sızanların sınır dışı ve tahliye edilmesi planı, Fildişi Sahilleri Devlet Başkanı’nın Abican’daki AB-Afrika Zirvesi süresince, Libya otoritesi altında olmayan göçmenlerin maruz kaldığı diğer hak ihlallerinin sona erdirilmesi çağrısından sonra yapıldı.

İnsan kaçakçıları davasının uluslararası bir mesele haline gelmesinin gizli nedenleri bulunmakta. Bunlardan biri de Libya hükümetinin bir kolunun, Libya tarafından reddedilen ve Libya sularında “göçmen” taşıyan gemileri batırmak için askeri operasyonları kapsayan, İtalya’nın yönettiği Sofya operasyonlarının üçüncü aşamasını kabul etmesi. Göçmenlere yapılan bu barbarca muameleye uluslararası toplumdan herhangi bir tepki gösterilmemesi, Libya’da göçmenlerin köle pazarında satılması iddiasından farklı değildir.

Libya’daki köle pazarı olayı bireysel bir konudur, genel bir olgu değildir. 2011 yılında yalnızca rejim değil tüm devletin çökmesinin ardından Avrupa, milislerin çıkardığı kaos ve Avrupa’nın sebep olduğu savaşlarla boğuşan Libya’ya doğrudan askeri müdahalede bulunarak, Nasrettin Hoca misali Libya’nın tabutuna çivi çakmak istiyor.