Libya Ulusal Ordusu kuvvetleri, Ras Lanuf ve Sidra limanlarını tam olarak ele geçirdiklerini açıkladı. İbrahim el-Cidran liderliğindeki milislerin bölgeden tahliye edilmeye başaldığını belirtti. Petrol hilal bölgesini terörist grupların elinden kurtarmak ve tahliye etmek için Halife Hafter ‘kutsal istila ” adı verilen bir askeri operasyon başlattı.
Öte yandan ABD Başkanı Donald Trump yönetimi, 21 Haziran’da Petrol Hilali Bölgesi’ndeki kriz hattına dair sessizliğini Dışişleri Bakanlığı’ndan yayınlanan bir bildiriyle bozdu.
Son günlerde devam eden yoğun saldırılar sırasında ulusal ordu, geçtiğimiz haftadan bu yana el-Cedran liderliğindeki silahlı grupların saldırılarına maruz kalan Sidra ve Ra’s Lanuf limanlarının kontrolünü sağlayamaya yaklaştıklarını açıklamıştı.
Askeri kaynaklar tarafından Şarku’l Avsat’a yapılan açıklamada, Ra’s Lanuf çevresinde şiddetli çatışmalar yaşandığı ve hava kuvvetlerinin milislere ait birçok mevzinin bombalandığı belirtildi.
Hafter’in başlattığı geniş çaplı saldırılardan yaklaşık 1 saat sonra Libya Ulusal Ordusu Resmi Sözcüsü Ahmet el-Mismari, güçlerin Sidra limanının kontrolünü sağladığını ve düşmanı batıya doğru kovalamaya başladığını açıkladı.
El-Mismari, ordu güçlerinin aynı şekilde Ra’s Lanuf bölgesinin de kontrolünü tamamen sağladığını vurguladı. Sözcü ayrıca, milislerin büyük oranda can kaybı yaşadığını ve ekipmanlarının, silahlarının ve mühimmatlarının hasar gördüğünü belirtti.
Aktarılana göre ordu güçleri, aynı şekilde Ra’s Lanuf askeri üssünün ve fabrikasının da ele geçirildiğini duyurdu. Askeri bir kaynak tarafından yapılan açıklamada, hava kuvvetleri de dahil olmak üzere ordu güçlerinin farklı birimlerin katılımıyla büyük çaplı saldırılar gerçekleştirdiği ifade edildi. Kaynak, operasyon kapsamında petrol tesislerine zarar vermemeye ve daha fazla yıkım riskini ortadan kaldırmaya dikkat edildiğini vurguladı.
Orduya bağlı savaş medyası, ordu güçlerinin el-Cedran ve müttefiklerine bağlı çok sayıda milisi pusuya düşürmeyi başardığını belirtti.
Askeri kaynak, Ra’s Lanuf’ta yaşanan çatışmalarda Libya Ulusal Ordusu’ndan 7 askerin de öldüğünü duyurdu. Bu bağlamda yerel hastaneler de yaralılar için kan bağışı çağrısında bulundu. Yaralı sayısına dair ise net bir açıklama yapılmadı.
Mareşal Halife Hafter, dün sabah saatlerinde Petrol Hilali Bölgesi’ne “kutsal istila” olarak isimlendirilen operasyonun yürütülmesi için ordu birliklerine emir vermişti.
Orduya bağlı geçici hükümet başkanı Abdullah Sini ise gelişmenin ardından yurtdışı turunu yarıda keserek, Derne ve Petrol Hilali olaylarını yakından takip etmek üzere Libya’ya geri döndü.
Sini’nin sözcüsü tarafından yapılan açıklamaya göre başkanın dönüşü, hükümetin tüm kabiliyetlerini teyit etmeyi ve Libyalıların tek kaynaklarını da yok etmeye çalışan teröristleri engelleyerek, Derne ve Petrol Hilali’nde savaşan ordu çıkarına tüm zorlukların üstesinden gelinmesini amaçlıyor.
Öte yandan Temsilciler Meclisi Başkanı Akile Salih, bazı konsey üyeleriyle Petrol Hilali Bölgesi ve Derne’deki durumu görüşmek üzere bir toplantı düzenledi. Toplantıda, ulusal orduya petrol tesislerinin ve limanların korunması için destek verme, milislerin sınır dışı edilmesi ve Ulusal Petrol Şirketi’nin faaliyete geçmesi üzerinde duruldu. Toplantıda ayrıca, ulusal ordunun Derne’ye girişi ve şehrin büyük bir kısmını terör gruplarından kurtarması ele alındı.
Diğer taraftan ABD Yönetimi 21 Haziran’da bölgeye yönelik saldırıların başlamasından bu yana içerisinde bulunduğu sessizliği bozdu. Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Heather Nauert tarafından düzenlenen bir basın açıklamasında, ABD’nin İbrahim el-Cedran liderliğindeki milislerin Sidra ve Ra’s Lanuf limanlarına başlattığı saldırılar ve Libya için hayati öneme sahip petrol alt yapısına ve ihracatına zarar veren çatışmalar sert bir dille kınandı. ABD Dışişleri Bakanlığının internet sitesinde yayınlanan bir bildiride ise “tüm silahlı taraflara şiddet eylemlerini durdurma, daha fazla zarar vermeden petrol tesislerinden geri çekilme” çağrısı yapıldı. Aynı şekilde petrol tesislerinin, üretim ve gelirlerinin Libya halkına ait olduğu, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi (BMGK) kararlarında da belirtildiği üzere Ulusal Petrol Şirketi’nin ve kontrolünün Ulusal Uzlaşı Hükümeti’nin elinde olması gerektiği vurgulandı.
Diğer taraftan “Bingazi Savunma Tugayları”ndan milislerle ittifak halindeki el-Cedran’ın, Libya’nın en zengin petrol bölgesi olan Petrol Hilali Bölgesi’ne saldırısı, ülkedeki petrol üretiminin yarısından fazlasının askıya alınmasına yol açtı. Libya Ulusal Petrol Şirketi, üretim kayıplarının günde 240 bin varil seviyesinde olduğunu tahmin ediyor. Zira bu miktar, Libya’nın günlük bir milyon varil ham petrol üretiminin dörtte biri anlamına geliyor.
Aynı şekilde İngiltere’nin Libya Büyükelçisi Frank Baker, İrlanda ordusu saldırılarının kurbanlarının, ABD ile koordinasyon içerisinde Muammer Kaddafi rejimi altında tazmin edildiğini açıkladı.
Baker, 21 Haziran akşamı Libya Devlet Yüksek Konseyi Başkanı Halid el-Mişri ile bir araya geldi. Yetkili görüşme sırasında tazminat mevzusunun, Londra’da dondurulmuş Libya fonlarına değinilmeksizin, Kuzey İrlanda’yı temsil eden İngiliz Parlamentosu Avam Kamarası üyeleri aracılığıyla yenilendiğini söyledi. Konuya dair bir yasanın yürürlüğe geçilmesi gerekliliğine vurgu yapan Baker, Kaddafi’nin İrlanda ordusuna verdiği destek dolayısıyla zarara uğrayanların ABD ile koordinasyon halinde tazmin edildiğini söyledi.
El-Mişri’nin ofisi tarafından yapılan yazılı açıklamada, ülkesindeki hükümetin konuya dair özel bir karar almadığı ve halk arasında hükümetin tavrının yanlış olduğuna dair bir söylentinin bulunduğu belirtildi. Açıklamada, Ulusal Uzlaşı Hükümeti Başkanı Fayiz el-Serrac ve Dışişleri Bakanı Muhammed Siyala ile konunun çözüme kavuşturulması gerektiği belirtildi.
Diğer taraftan el-Mişti, dondurulmuş Libya fonlarının kullanılması yönünde Avam Kamarası’na sunulan yasa tasarını reddettiklerini ifade etti. Yetkili, bu dosyanın geçmişte iki ülke yetkilileri arasında çözüldüğüne işaret ederek, Libya fonlarının uluslararası kararlarla dondurulduğunu vurguladı.