Beyrut: Vecdi el-Ariyd / Şarku’l Avsat
Lübnan Meclisi Demokratik Buluşma Bloğu üyesi ve (Dürzi) İlerici Sosyalist Parti (PSP) Milletvekili Nehme Tohme “Siyasi farklılıklardan bağımsız olarak toplumsal barışı ve anayasayı koruyan Taif Anlaşması’nı güçlendirmeye çağırdı.”
Şarku’l Avsat’a konuşan Tohme, “Lübnan ve tüm Ortadoğu’nun hassas bir dönemden geçiyorken ülkemizin siyaset sahnesindeki taraflar farklılıklarını Bizans entrikalarına kurban etmemeli. Halkın yaşam koşullarının düzeltilmesini temel hedef edinmeli” dedi.
(Dürzi) PSP Genel Başkanı Velid Canbolat’ın aynı zamanda (Maruni Hristiyan) Özgür Yurtsever Hareketi’nin manevi lideri olan Cumhurbaşkanı Mişel Avn’ı ziyaretini de değerlendiren Tohme, Avn’ın “Lübnan’daki tüm kesimlerin Cumhurbaşkanı olduğunu” söyledi. Milletvekili, “krizlerin çözümleri için Cumhurbaşkanı ile görüşmek ve ona danışmak doğaldır. Dürzi ve yurtsever bir lider olan Velid Canbolat, aynı zamanda Meclisteki Demokratik Buluşma Bloğu’nun da Başkanı’dır. Bu açıdan bakıldığında, Canbolat’ın Avn’a yaptığı ziyaret çok rahat ve olumluydu. Bu PSP’nin ülke sorunlarını özmedeki fedakar tavrını gösteriyor” dedi.
Lübnan Cumhurbaşkanı Avn, 9 yıl aradan sonra 6 Mayıs’ta yapılan genel seçimlerin ardından Başbakan Saad Hariri’yi 24 Mayıs’ta yeni hükümeti kurmakla görevlendirmişti. Genel Seçimlerin sonucu olarak Meclis aritmetiğinin değişmesi sandalye sayısını arttıran partilerin Yeni Hükümet’te daha fazla Bakanlık istemesine yol açmıştı.
Lübnan’da yetki makamları Mezhep ve Dini kimlik kotalarına göre belirleniyor. Aynı kimlik çatısı altında farklı siyasi partilerin olması o kotaya kimin hakim olacağı krizini beraberinde getiriyor. Özellikle Dürziler ve Maruni Hristiyan partiler kendi aralarında çekişmişler 2 Şii parti ittifaklarını korumuştu.
“Yeni Hükümet”in kurulmasının önündeki “son dakika krizi” ise aşılmayı bekliyor. Zorlu pazarlık süreçlerinin uzlaşıyla sonuçlanmasının ardından “8 Mart Cephesi” içerisinde Hizbullah’ın müttefiki olan 6 Sünni milletvekilinin de yeni Bakanlar Kurulu’nda yer alması talebi çözüm bekleyen son düğüm olarak görülüyor.