Lütfen yeni siteyi Bekleyiniz: https://aawsat.com/turkish


Ortadoğu haber | Şarkul El-Avsat

Lübnan siyasetinde Suriyeli mülteciler krizi | ŞARKUL AVSAT
Bir Sayfa Seçin

Lübnan’da birçok başlıkta devam eden siyasi krizlere çözüm bulunamıyor. Son olarak ülkedeki Suriyeli mülteciler siyasette gerilim yaşanmasına neden oldu. Siyasetçiler ikiye bölündü.

Krizin taarfları yine 8 Mart ve 14 Mart blokları. 8 Mart Hareketi’nin Esed’le işbirliği önerisine 14 Mart Hareketi karşı çıktı. Suriyeli göçmenlere yönelik çalışmaların uygulanması yine tartışmalar nedeniyle yarıda kaldı. Zira Suriyeli göçmenlerle ilgili alınan kararlar ve uygulamalar belediyelere göre farklılaşabiliyor. Örneğin bir belediye, suça işleyen Suriyelileri ikamet yerlerinden ayrılmaya zorlarken bir diğer tam tersi yönde karar alabiliyor. Bu ve benzeri sorunların yaşandığı mülteci krizinin kökten çözülebilmesi için ise başta Esed Yönetimi ile görüşme olmak üzere birçok formül öne sürülüyor. Ancak hepsi siyasi bölünmelerin gölgesinde kalıyor.

Lübnan Cumhurbaşkanı Mişel Avn’ın göçmen krizini çözmek için hazırladığı son plan, Esed’le koordinasyonu gerektiriyor. Buna karşılık Müstakbel Hareketi’ne bağlı Mülteci İşlerinden Sorumlu Devlet Bakanı Muin el- Merabi, bağlı olduğu grubun Esed ile ilişkilerin normalleştirilmesini reddettiğini sürekli olarak yineliyor. Merabi, yaptığı açıklamalarda mülteci meselesine insani bir dram olarak bakılması gerektiğini, bunu seçim malzemesi olarak kullanan Dışişleri Bakanı Cibran Basil’in sorunu içinden çıkılmaz bir hale dönüştürdüğünü savunuyor.

Basil, tartışmalara neden olan açıklamasını geçen hafta New York’ta düzenlenen BM Genel Kurulu çerçevesinde gerçekleştirdiği görüşmelerde yapmıştı. Suriyeli mevkidaşı Velid Muallim ile New York’ta bir araya gelen Basil konuyu gündeme getirmişti. Açıklamalar, başta Lübnan Başbakanı Saad Hariri olmak üzere Esed’le işbirliğini reddeden tarafın itirazlarına neden olmuştu. Hariri krizin ülke sınırları içinde çözüme kavuşturulması gerektiğini savunmuştu.

Cumhurbaşkanlığı kaynaklarından Şarku’l Avsat’a yapılan açıklamada ise mülteci krizinin yalnızca sosyal ve iktisadi değil aynı zamanda güvenlik sorunları doğurduğu belirtildi. Sorunun çözülmesi için çalışmaların sürdüğü kaydedildi. Konuyu BM’nin gündemine sunan Mişel Avn niyetinin Lübnan’ın yükünü hafifletmek olduğunu vurgulamıştı.

Şarku’l Avsat’a yapılan açıklamaya göre ülkedeki mülteci krizinin çözümüne için yapılan planlar, Suriyelilerin ülkeye sığınma nedenlerinin ekonomik mi yoksa siyasi mi olduğu temel alınarak yapılıyor. Mültecilerin yüzde 90’ının ekonomik nedenlerle ülkeye sığındığı belirtiliyor. Plan, söz konusu mültecilerin Suriye’de ya güvenli bölgelerde hükümetin kontrolündeki yerlere yerleştirilmesini öngörüyor ve memleketlerine geri iadesini kapsıyor. Ancak siyasi mültecilerle ilgili tutum daha farklı planlanıyor.

Cumhurbaşkanı kaynakları Esed’le işbirliğini konusunda çalışmalarını devam ettirdiklerini vurguladı. Yapılan açıklamada Esed’le kimlerin, nasıl bir koordinasyon kuracağının zaman içinde belli olacağı belirtildi. “Bilinmelidir ki iki ülke arasında tüm ilişkiler kesilmiş değil. Diplomatik ve güvenlikle ilgili konularda irtibatımız sürüyor” ifadesi kullanıldı.

Cumhurbaşkanı Avn’ın verdiği rakamlar mülteci krizinin boyutlarını gözler önüne serdi. Buna göre Lübnan’da çalışan Suriyeli mültecilerin 930 bini, yani yüzde 62’si çalışıyor. İşsizlik ise yüzde 11’den 30’lara çıkmış durumda. Suç oranının da arttığı kaydediliyor.

Ancak Mülteci İşlerinden Sorumlu Devlet Bakanı Merabi, Cumhurbaşkanı’nın verdiği bu rakamların gerçeği yansıtmadığı görüşünde. Merabi, oranların uluslararası kurumların verileriyle uyuşmadığını söyleyerek konuya siyasi ve ırkçı temelli yaklaşıldığını belirtti. Bakan, Esed’le işbirliğine bir kez daha karşı çıkarak “ Cumhurbaşkanı Michel Avn Fransa’da mülteci olarak yaşadığı zamanlarda hükümet Esed’le anlaşıp onu Libya’ya iade etmek isteseydi ne olacaktı?” sorusunu yöneltti.

Merabi açıklamasında ayrıca “Sınırlarımız ülkelerine dönmek isteyenlere açıktır. Ancak Suriye’de mevcut şartlarda kimseyi dönmeye zorlayamayız” ifadesini kullandı. Sınırı geçmek konusunda zorluklar olduğunu söyleyen merabi buna örnek olarak Lübnan’da biriken ikamet borçlarını ödeyemeyenleri gösterdi. Yine Lübnan’da doğan ancak nüfus kaydı olmayan çocukların geçişine de izin verilmediğine dikkat çekti. Sorunların aşılması için kanuni değişiklikler yapılmasını istediklerini ancak engellendiklerini vurguladı.

Tutumlarının mültecilerin sürekli olarak Lübnan’da kalmalarına yönelik olmadığını belirten Lübnanlı Bakan Suriyelilerin vatanlarına dönmelerini herkesten çok istediklerini ancak geri döndüklerinde güvenliklerini kimin sağlayacağı sorusuna halen cevap verilemediğini kaydetti.