Suveyri Dağı, savaş felaketinden kurtulup gizlice Lübnan’a sığınmayı seçen Suriyelilerin geçiş noktası olarak biliniyor.

Tüm dünya 1,5 aydır, Suriye’den Lübnan’a göç sırasında Suveyri Dağı’nda ortaya çıkan şiddetli kar fırtınası nedeniyle bir fabrikada hayatını kaybeden ailelerin cesetlerinin görüntüleriyle sarsıldı. Daha sonra Lübnan, aralarında 3 çocuğunda bulunduğu, göç yolunda hayatını kaybeden 15 Suriyeli mültecinin cesedinin çıkarıldığını açıkladı.

Sosyal paylaşım sitelerinde, dondurucu soğuktan dolayı ölmek üzereyken Lübnanlı yetkililer tarafından kurtarılan 3 yaşındaki bir kız çocuğunun fotoğrafının yayınlanması yara üstüne yara açtı.

Küçük Sara’nın ‘Ölüm Yolculuğu’

‘Ölüm yolculuğundan’ kurtulan Sara, ailesi onu terk edip kaderine bıraktıktan sonra, maruz kaldığı soğuk nedeniyle yanmış bir yüzüyle ortaya çıktı.

Hayatta kalanlar, Ebu Haşiş diye anılan Suriyeli bir adamın, düşük bir meblağ karşılığında Suriyeli birçok aileyi ‘güvenli ve kolay bir yolla’ Lübnan’a taşınma fikrine ikna ettiğini söyledi.

Ebu Haşiş ilgililer ile anlaştıktan sonra, onlara, Lübnan ve Suriye arasında kara geçidi olan fabrikaya kadar eşlik etti. Ardından kendisini takip etmelerini istedi.

Rejimin füzelerinden kaçanların Suveyri Dağı’ndaki yolculuğu

Böylece rejimin füzelerinden ve ülkelerindeki savaş suçlarından kaçanların, sert ve soğuk Suveyri Dağı’nda bulunan yuvalar arasındaki yolculuğu başlamış oldu. Ebu Haşiş, vadiler arasından kaçarak onları sert hava koşullarında kaderleri ile baş başa bıraktı.

Lübnan Enformasyon Dairesi, bu suçun ortaya çıktığı gün, çaresiz bir grubun daha kandırılmasından sorumlu, yine Ebu Haşiş adında ikinci bir çobanı yakaladı. Kendisi ile işbirliği yapan Lübnanlı ‘FAN’ kod adlı kişi ise ortadan kayboldu.

Hayatta kalanlar…

Hayatta kalan mültecilerin çoğu Lübnan’daki Şatura beldesindeki hastaneye kaldırıldı. Doktorlar, sağlık durumlarının iyi olduğunu, tedavilerinin sona erdiğini ve aynı gün tedavi edildiklerini açıkladı.

Sara’nın yoğun bakımda hayat mücadelesi

Küçük kız Sara ise hastaneye getirildiğinde durumu kritikti. Doktorlar yüzünde bulunan cilt yanıklarının üçüncü derece olduğunu ifade etti. İki gün boyunca yoğun bakıma alındı.

3. gün, iyileştiğine dair belirtiler göstermeye başladı. 4. gün Sara ilk kez konuştu ve “Annemin yanına gitmek istiyorum. Annem nerde?” dedi.

”Hayatta kalması büyük bir mucize”

Doktoru, hayatta kalmasının ‘büyük bir mucize’ olduğunu belirterek, “Sara güçlü bir kız, fakat yüzünün eski halini alabilmesi için birçok cerrahi operasyon geçirmesi gerekiyor” dedi.

Babası Sara’yı tanımadı

Kurtarılmasının 5. gününde, babası medyada ailesi hakkında çıkan haberleri duyduktan sonra hastaneye koştu. Kızını tanımıyordu. Çünkü Lübnan’a taşınma kararı aldıktan sonra ailesini Suriye’de tek başına bıraktı. O zaman Sara henüz 1 aylıktı.

“Annem nerede?”

Baba, “Sara beni tanımıyor. Hastaneden çıktıktan sonra şu iki kelime dışında söz çıkmadı ağzından: ‘Annem nerede?’” dedi.

Raporlara göre, hayatını kaybedenlerin çoğunluğunu kadınlar ve çocuklar oluşturuyor. Rapor, bazı aile trajedilerini de ortaya çıkardı.

Kızı ile birlikte hayatını kaybeden anne; Anud Muhammde es-Sahyan

Anud Muhammde es-Sahyan (44) ve kızı Delal Şihab (15) ile birlikte hayatını kaybetti. Anud’un 19 yaşında ve 6 aylık hamile olan kızı Abir ise hayata tutundu.