Lübnan’da Cumhurbaşkanı’nın ve Başbakan’ın yetkilerini aşıp aşmadığı ile ilgili siyasal tartışma sürüyor.
Müstakbel Hareketi Taif Anlaşması’yla kurulan dengelerle oynanmaması konusunda uyarıda bulunurken Cumhurbaşkanı Mişel Avn’ın yetkilerini savunduğunu vurgulayan Özgür Yurtsever Hareketi (FPM) arasında söz düellosuna sahne oldu.
Eski Başbakanlara yöneltilen eleştiri oklarından en çok payını alan ise eski Başbakan Fuad Sinyora oldu.
Eski Cumhurbaşkanı Mişel Süleyman’ın “Anayasanın ruhu, her bir anayasal otoriteye, diğer tüm erklerin ve kurumların faaliyetlerini bütünüyle denetleme yetkisi verir. Cumhurbaşkanı, anayasanın ve son 10 yıl boyunca Lübnan’da sivil barışı garanti eden Taif Anlaşması’nın gereklerine uyarak güçler arasındaki ayrılığı, dengeyi ve işbirliğini sağlamakla sorumludur” ifadeleriyle eski Başbakanların pozisyonlarını destekleyenlerin saflarında yer aldı.
Aynı şekilde, “Anayasanın güvenilirliği ve korunması anayasa üzerine yemin eden Cumhurbaşkanı’nın uhdesindedir. Başbakanlık yahut diğer herhangi bir makam ile ilgili anayasal yetkilerin ihlali kabul edilemez” ifadelerini kullanan eski Adalet Bakanı Eşref Rifi’nin Başbakan Hariri’yi destekleyenlerin safında yer alması da dikkate değerdi.
Eşref Rifi şu açıklamalarda bulundu:
“Anayasanın herhangi bir şekilde ihlal edilmesini reddediyoruz. Aynı şekilde, devlet silahıyla yasadışı bir şekilde ulusal dengeleri değiştirilebileceğini düşünenlerin de karşısındayız. Başbakan Saad Hariri’nin anayasal yetkilerine bağlılığı hususu ve devlet silahına dayanarak anayasaya dokunulmasını reddetmesi hakkındaki tutumumuzu teyit ediyoruz. Bütün kurumların ve makamların çalışmalarının sıhhatinin muhafaza edilmesinin tüm Lübnanlıların ve manevi liderlerinin görevi olduğunu düşünüyoruz.”
Özgür Yurtsever Hareketi’nden (FPM) ise eski Başbakan Fuad Sinyora’yı eleştiren açıklamalar geldi.
FPM üyesi Lübnan Adalet Bakanı Selim Cerissati, Twitter üzerinden yaptığı bir paylaşımda “Sinyora Taif üzerine timsah gözyaşları döküyor. Vatikan onun için aracı olmayacak. Anayasaya darbe vurmasına izin vermeyeceğiz. Ey Anayasa savunucuları! Anayasaya yönelik darbeler ve ihlaller sizin evinizden çıkıyor, Baabda Sarayı’ndan değil. Sizin ‘anayasal ihlal’ dediğiniz şey, tek bir anayasal çalışma ile ortaya çıkmadı. Cehalet, karanlık ve kuruntudan nemalanmayın” ifadelerini kullandı.
Öte yandan, Lübnan Kuvvetleri bloğu milletvekillerinden İlyas Bousab eski Başbaşkanlara yönelik şu ifadeleri kullandı: “Umarım anayasanın kendisi ve belirtilen maddeler uyarınca cumhurbaşkanının yetkileri konusunda da bu kadar hırslı olur ve onları gözden kaçırmazsınız.”
Çalışma Bakanı Muhammed Kabbara, başbakanın yetkileri konusunda anayasada belirlenen kırmızı çizgilerin aşılmaması konusunda uyarıda bulundu.
Ulusal dengeye yönelik herhangi bir aptalca girişimin devletin çatısını tüm başların üzerine geçireceğini vurgulayan Kabbara, “Başbakanın yetkilerinin ihlaline yönelik herhangi bir girişim, Taif Anlaşması ve dikkatli bir şekilde formüle edilen ulusal dengeler hakkında tartışma kapısını açacak. Bu dengeler hakkındaki herhangi bir tartışma Lübnan’ın çıkarına olmayacaktır. Lübnan’daki dengeleri düzenleyen bu anayasal çatıyı ihlal etmemek herkesin yararınadır” açıklamasında bulundu.
Bunula birlikte saldırılar, Dışişleri Bakanı Cibran Basil üzerine yoğunlaştı. Mülteci İşlerinden Sorumlu Devlet Bakanı Muin el-Murabi şu değerlendirmelerde bulundu: “Basil, söz konusu faaliyetleriyle, adil çoğulcu demokratik düzeni tekrar tartışmaya açılmasına yol açıyor.”