Lütfen yeni siteyi Bekleyiniz: https://aawsat.com/turkish


Ortadoğu haber | Şarkul El-Avsat

Lübnanlı gazeteci ülkede tartışma yarattı | ŞARKUL AVSAT
Bir Sayfa Seçin

Lübnanlı gazeteci Marcel Ghanem’in Suudi Arabistanlı gazeteciler İbrahim Al Merhi ve İdvan el-Ahmeri’yi, geçtiğimiz hafta sunuculuğunu yaptığı “Kalam Al-Nas” adlı programına davet etmesi tartışmaya neden oldu. Öyle ki basın özgürlüğüne ve basının siyasi rekabete karışmasına yönelik verilen tepkiler artarken programın mevcut krizi faydası için kullandığı savunuldu.

Ghanem’in yapılan yorumlara tepki göstermesi gerilimi artırdı. Lübnanlı gazeteci kısa süre sonra Lübnan Adalet Bakanı Salim Jreissati ve yargı organlarınca taraf tutmakla suçlandı. Ghanem, Şarku’l Avsat’a yaptığı açıklamada basın yasalarına bağlı kaldığını söyleyerek mevcut krizden yararlandığı iddialarını reddetti. Jreissati’den eş zamanlı olarak yapılan açıklamada ise “Medya bir utanç içinde. Herhangi bir ahlaki veya mesleki kuraldan yoksun” ifadesi kullanıldı.

“Bazı imzalar atmam isteniyor”

Programın perşembe günü yayınlanan bölümünün girişinde Ghanem, “Cumhurbaşkanı’na dokunmayacağıma dair garanti vermem ve bazı imzalar atmam isteniyor. Ben bunu hiç yapmadım ve yapmayacağım” açıklamasında bulundu. Jreissati de kendisine “Kahramanı olduğun serbest bölge, Casino du Liban veya en büyük dosya olan Arsal dosyasına mı yöneldin? Zira skandal anlaşmalarla klimalı konvoylara katılan DEAŞ unsurlarını görüyoruz. Eski Başbakan Refik Hariri’nin katillerini adalete teslim etmek için ne yaptın?” sorusunu yöneltti. Lübnan adalet Bakanı Jreissati ayrıca eski Cumhurbaşkanı Beşir Cemayel ve diğerlerinin katili Habib Şartuni’nin röportajını yayınlayan medya aleyhindeki şikayetlerin göz ardı edildiğine de dikkat çekti.

Ghanem’e yönelik açılan dava hakkında Şarku’l Avsat’a konuşan bir yargı kaynağı, davanın doğal seyrine yöneldiğini ve Gade Avn liderliğinde Temyiz Savcılığı’na sevk edildiğini belirtti. Ayrıca Al Mari ve el-Ahmari’nin Cumhurbaşkanı, Temsilciler Meclisi Başkanı, Dışişleri Bakanı Cibran Basil ve Genelkurmay Başkanı Joseph Avn hakkındaki söylemleriyle ilgili olarak sorumlu tarafların belirlenmesi için ön soruşturma başlatıldığını kaydetti. Kaynak, soruşturmaların Adalet Bakanı tarafından Yargıtay Başsavcılığı’na gönderilen ve sanıklara karşı soruşturma yapılmasını isteyen kurallara göre gerçekleştirileceğini ifade etti. “Bu soruşturmaların sonuçlarına göre sorumlu makamlar Jreissati’nin belirttiği aşağılamaya yönelik ciddi suçlamalar ve iftiraları belirleyecek. Ayrıca ihanet, terörizm ve Lübnan’a karşı doğrudan savaş tehdidi suçlamalarını soruşturacak” ifadelerini kullandı. Açıklamada “Programdaki herhangi bir kişinin veya Suudi gazetecilerle suç ortaklığı yaptığı iddia edilen Ghanem’in programını yayınlayan LBC kanalının Cumhurbaşkanı ve diğer yetkililer hakkındaki kötü söylemlerinde eskiden bu yana ısrarcı olup olmadıkları araştırılacak” denildi.

“Suçlu değilim ve suç işlemedim”

Ghanem, gelişmelerin ardından Şarku’l Avsat’a yaptığı açıklamada “Adalet Bakanı’nın sözleri, medyayı susturmak, korku salmak, medyayı siyasi hesaplarına dâhil etmek ve Lübnan’daki siyasi durumdan faydalanmak yönündeki çabayı ortaya koyuyor. Benim kabul etmediğim ve etmeyeceğim şey budur” dedi. Ghanem sözlerini şöyle sürdürdü:

“Bu durum sadece beni değil, parçası olduğum bütün medyayı incitti. Yaptığım şey, çoğu medya çalışanının düştüğü çukurda bulunmamak için bir tehlike çanı çalmaktı. Suçlu değilim ve suç işlemedim. Suçlamaları kabul etmiyorum. Suudi meslektaşlarıma ev sahipliği yaparak programımda yapmış olduğum şey, kendi görüşümü ve diğer görüşleri göstermeye yönelik mesleki sorumluluğumdur.” Ghanem ayrıca, el-Ahmari ve Al Mari’nin kimlikleri hakkında bilgi vermesinin istenildiğine de dikkat çekti.

Lübnanlı gazeteci açıklamasında “Ülkemde bir görüşün kabul edilmesi veya medyanın rolünün davul ve zurnayla takdir edilmesi mi bekleniyor? Programım herkese açık kalacak ve ambargoyu kabul etmeyecek” dedi. Kendisini durdurmaya yönelik bazı girişimlerin olduğunu söyleyen Ghanem, programının sona erdirilmesi için görüşmeye çağrıldığını da kaydetti. Ghanem, bunu kabul etmemesi durumunda başına gelebileceklere ilişkin de bilgisi olduğunu kaydetti. “Ne yapacağımı bilmiyorum. Ancak yönetim, bir hata yaptıktan sonra onu kimin telafi edebileceğini araştırır. Bu benim oynamadığım ve oynamayacağım bir roldür. Ve sonuna kadar da konumuma tutunacağım” dedi.

Lübnan Enformasyon Bakanı Melhem Reyaşi’den yapılan açıklamada “Yaşadığımız durum, pusulayı kaybetmemize ve menfaat içermeyen çalışmalarla avunmamıza izin vermiyor” ifadesini kullandı. Ulusal sembollerin manipüle edilmesine, herhangi bir ortamda özellikle de medya aracılığıyla izin verilmeyeceğini söyleyen Reyaşi, medyanın kasıt olmadan hata yapması durumunda Enformasyon ve Ulusal Medya Konseyi aracılığıyla işletilecek mekanizmalar bulunduğuna dikkat çekti.

“Özgürlükler savaşı”

Ghanem de Reyaşi’nin kendisine verdiği destekten dolayı memnun olduğunu belirtti. Lübnanlı gazeteciye destek veren bir diğer isim de Eğitim Bakanı Mervan Hamadeh oldu. Hamadeh, bir bildiri yayınlayarak, Ghanem ile “özgürlükler savaşı” bağlamında dayanışma içerisinden olduğunu duyurdu.

Milletvekili ve eski bakan Boutros Harb de özgürlükleri savunmakla sorumu olduğunu belirtti ve Ghanem’in yargılanması durumunda kendisinin avukatı olmaya gönüllü olduğunu kaydetti.

Verilen desteklerin ardından açıklama yapan Lübnan Adalet Bakanı, “Kalam Al-Nas” programının girişinde söylenenler, bazı siyasi programların diline histerinin hâkim olduğunu kesin bir şekilde kanıtlamıştır. Bugün Lübnan’da hukukun üstünde hiç kimse yoktur. Yetkili güvenlik ve adli makamlar nezdinde ifade vermeye çağrılan kişiler için de hiçbir dokunulmazlık söz konusu değildir” dedi.

Marcel Ghanem’in programının bu haftaki bölümü şu an yargıya taşınmış durumda. Yapılan yorumlar Ghanem’in söz konusu davasının Lübnan’da türünün tek örneği olmadığı, sonuncusu da olmayacağı yönünde.