Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, Versay Sarayı’nda senato üyeleri ve milletvekillerine hitap ederken yaptığı açıklamada, hükümetin önümüzdeki günlerde Fransa’da Müslümanlar arasındaki ilişkilere dair yeni bir yasa yürürlüğe koyacağını belirtti.

Macron, Versay’daki konuşmasında, Fransa’da İslam konusunda açıklamalarda bulundu. Fransa Cumhurbaşkanı, sonbahardan itibaren Fransa’da İslam’a bir çerçeve ve kurallar sunulacağını dile getirdi.

Macron geçmiş liderlerin izinde

Emmanuel Macron bu hamlesiyle, ülkedeki ikinci en kalabalık dini oluşturan Müslümanların durumunu “düzenlemek” isteyen önceki Cumhurbaşkanlarıyla aynı izlenimi yarattı. Bu çerçevede Macron, bu yaz önerilerini açıklama taahhüdünde bulundu. Ancak bazı taraflar, cumhurbaşkanının “tamamlanmamış bir planı açıklamak istemediği” kanaatinde. Nitekim planın, hala danışma aşamasında olduğu ve kapağının da tamamlanmadan kaldırılmayacağı belirtildi.

Ocak 2015’ten bu yana Fransa’yı vuran terör saldırılarının ardından devlet ile İslami kesimler arasında bir ilişki kurma ihtiyacı ülkede son yıllarda acil hale geldi. Aynı zamanda yetkililer, eski Cumhurbaşkanı Nicolas Sarkozy tarafından kurulan Fransa İslami İnanç Konseyi’nin devlet ekseni açısından aranan bir organ, Müslümanların çıkarlarının en iyi temsilcisi olmadığını belirtti.

Fransa’da İslam’a ‘çerçeve ve kurallar’

Cumhurbaşkanı veya başbakanın değişmesiyle sonlanmayacak olan endişeler, Macron’un milletvekilleri ve senato üyelerine yönelik ifadelerinde de açıkça görüldü. Macron yaptığı kongre konuşmasında, önümüzdeki sonbahardan itibaren cumhuriyet kurallarına saygı duyarak uygulanması için Fransa’da İslam’a bir çerçeve ve kurallar sunulacağını söyledi. “Bunu Fransız Müslümanlar ve onların temsilcileriyle yapacağız” diyen Emmanuel Macron, “Cumhuriyet ve İslam arasındaki ilişkiyi zora sokacak herhangi bir neden yok” dedi. Fransa Cumhurbaşkanı, “İslam’ın radikalizm ve düşmanlık çerçevesinde okunması, yasalarımızın düşmanca talimatlara tabi olmayan özgür bir devlet ve özgür bir toplum olarak sorgulamasını sağlıyor” ifadelerini kullandı.

Uzmanlar ve kanaat önderleri ile toplantılar düzenlenecek

Cumhurbaşkanı Macron, Fransa’daki İslam’ın “yenilenmiş çerçevesine” dair istediği reformların az bir kısmını açıkladı. Bu bağlamda geçtiğimiz ayın sonunda hükümet tarafından tabi olunan rotadan doğacak sonuçların, Müslümanların isteklerini, ibadetlerini denetleyen çerçeveyi ve devletle ilişkilerini belirleme gereksinimlerini tespit etmesi bekleniyor. Konuya dair istişarelerin, devleti temsil eden hükümet yetkililerince bölge düzeyinde yürütüleceği belirtildi. Bu çerçevede Fransa İçişleri Bakanı Gerard Collomb, çok sayıda şehirde uzmanlar, Müslüman kanaat önderleri ve Fransız yetkilileriyle müzakere toplantıları düzenleneceğini ifade etti.

Fransa İslam Konseyi karardan endişeli

“Fransa İslam Konseyi”, hükümetin söz konusu hamlesine karşı yeni düzenlemenin hesabının hükümete pahalıya mal olacağını söyledi. Bir sivil toplum kuruluşu da Anti-İslamofobi Örgütü İcra Direktörü Mervan Muahmmed kontrolünde internet aracılığıyla “hac görevi, helal et pazarı, cami ve ibadethane yönetimi, bağış toplama ve derneklere fon dağıtımı” konusunda bazı sorular yayınladı.

Fransa İslam Konseyi’nin bir üyesi, söz konusu “referandumun” yararlı olup olmayacağına dair kuşkularını dile getirirken, “Fransa Devleti içerisindeki İslam dininin ve Müslümanların yerinin” unutulduğunu vurguladı.

Bir kaynak tarafından aktarılana göre Macron’un “Cumhuriyet ve İslam arasındaki ilişkiyi zora sokacak herhangi bir neden yok” ifadeleriyle, Müslümanların cumhuriyet içerisinde, kurum ve hizmetlerde kendilerine uygun yer bulmada yaşadığı zorlukların görmezden gelindiği belirtildi.

Öte yandan Fransa’daki terör tehditleri konusunda Senato tarafından “DEAŞ’ın çöküşünden sonra terör tehdidinin gelişmesine karşı devlet kurumlarının örgütlenmesi ve araçları” adı altında bir rapor hazırlandı. Raporda, devletin terör tehdidi ile mücadelesinin “büyük bir sıkıntıdan mustarip olduğu” belirtildi. Raporda ayrıca, güvenlik hizmetlerinin 2015 yılından bu yana 67 ve geçtiğimiz yıl da 20 terör eyleminin önüne geçtiği ifade edildi.

Raporda ulaşılan bir diğer sonuç ise, terör tehdidinin temelinin “dahili” olduğu. Bu nedenle rapor, devletin terörle mücadeledeki zayıflığının, yaklaşık 40 bin ila 60 bin üyeye sahip ve 130 ibadethanesi bulunan radikal İslami hareketin tırmanışı ile bağlantılı olduğunu savundu. Bu çerçevede raporda, kamu otoritelerine “Selefizmi, açıkça cumhuriyetin düşmanı olarak ilan eden güçlü siyasi hitaba” itimat etme, adli tersaneyi harekete geçirme veya Selefiliğin ‘ilgili bakanlıklardaki mezhebi ihlaller listesine’ dahil edilmesi çağrısı yapıldı. Raporda ayrıca, teröre karşı etkin bir mücadele ve Fransız hükümetinin terör tehditlerine karşı verdiği tepkinin iyileştirilmesi için 63 öneriye de yer verildi.