Birleşmiş Milletler (BM) Yemen Özel Temsilcisi Martin Griffiths, Yemen’e yönelik gerçekleştirdiği ziyaretten 2 hafta sonra 2 Temmuz’da tekrar Sana’yı ziyaret etti. Ziyaret, Husi milisleri stratejik Hudeyde şehri ve limanından geri çekilmeye ikna etme ve meşru hükümet ile milisler arasında barış müzakerelerinin sürdürülmesi için gerekli düzenlemeleri tamamlama çerçevesinde gelişti.
Öte yandan Yemenli milletvekilleri, Hudeyde’nin kurtuluşu için yürütülen askeri operasyonların durdurulmasını reddederken, istişare toplantılarının ardından yapılan açıklamada, operasyonların devam ettiğini duyurdu. Söz konusu ifadeler, Yemen Devlet Başkanı Abdurabbu Mansur el-Hadi ve diğer hükümet yetkililerinin ifadeleri ile de örtüştü. Zira yetkililer, şehri kurtarma operasyonunu durdurmanın tek yolunun, Husi milislerin Hudeyle şehri, limanı, Ras İsa ve Salif de dahil olmak üzere Kızıldeniz’de Husilerin kontrolü altındaki tüm limanlardan tamamen ve koşulsuz olarak geri çekilmesiyle mümkün olabileceğini ifade etti.
Aynı şekilde Griffiths, konuya dair herhangi açıklama yapmazken, başkentteki güvenlik kaynaklarının aktardığına göre ziyaret, 3 gün sürecek. BM Temsilcisinin Sana’da Husi liderlerle bir araya geleceğini belirten kaynaklar, Griffiths’in daha sonra meşru hükümetin geçici başkenti Aden’e geçerek İran destekli grubun liderleri ile görüşmesini değerlendirmek üzere Devlet Başkanı Mansur el-Hadi ve meşru hükümetten bazı yetkililer ile görüşeceğini vurguladı.
Bir Husi lider, Martin Griffiths’in önceki ziyaretinin ardından “Husi milislerin şehirde kalma koşuluyla limanın kontrolünün BM’ye verilmesini kabul ettiğini” ifade etmişti.
Diğer taraftan Griffiths daha önce, Devlet Başkanı el-Hadi ile Aden’de ve Husi hareketinin sözcüsü Muhammed Abdusselam ile de Umman’ın başkenti Maskat’ta bir araya gelmişti. Toplantılar sırasında taraflar, müzakere masasına gelmeye hazır olduklarını belirtmiş ve asıl sorumluluğun, savaşı sona erdirecek müzakerelere başlamak olduğunu kaydetmişti. BM Temsilcisi ise Hudeyde ile ilgili hazırladığı plana değinerek, “Hudeyde son derece önemli bir mesele. Ancak politik bir çözüme ulaşmak kadar değil” ifadelerini kullandı. Herhangi bir tarih belirtmeden, önümüzdeki haftalarda tarafları müzakere için bir araya getirmeyi umduğunu söyleyen Griffiths, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nin (BMGK) önümüzdeki günlerde görüşmelerin nasıl başlayacağı yönünde bir plan ortaya koymasını beklediklerini dile getirdi.
Aynı şekilde Yemen’in Temsilciler Meclisi üyeleri, milislerin kontrolü dışındaki bölgelerdeki milletvekilleriyle yaptıkları görüşmelerde, devletin yeniden inşası için yürütülen çatışmalarda meşru hükümete bağlı olduklarını yineledi. Husi milislere müzakere masasına oturmaları için baskı yapma çağrısı yapan meclis üyeleri, Hudeyde şehrinin kurtuluşu için yürütülen operasyonların durmasını da reddettiklerini açıkladı.
Milletvekilleri, Devlet Başkanı el-Hadi’ye, meşru hükümete ve koalisyon ülkelerine “hedeflerine tamamen ulaşıncaya kadar Hudeyde mücadelesini sürdürme” çağrısında bulundu.
Vekiller ayrıca, operasyonları durdurma çağrılarını “darbeyi kurtarmayı amaçlamak, daha fazla suça teşvik etmek, barışı ve diyalog masasına oturmayı reddetmek, savaş suçlarının devam etmesi için halkın en önemli kaynaklarının ele geçirilmesine olanak tanımak için yürütülen bir kampanya” olarak nitelendirerek, üzüntülerini dile getirdi.,
Milletvekilleri ayrıca uluslararası topluma, katledilmeye çalışılan Yemen halkının maruz kaldığı savaşın, İran Cumhuriyeti ve bölgedeki ajanlarının teçhizat ve silah teminatıyla gerçekleştirildiğini hatırlattı.
Öte yandan Yemen Devlet Başkanı Mansur el-Hadi, 2 Temmuz’da Aden’de Tihame Direnişi Komutanı Abdurrahman Hacri ile bir araya geldi. Yemen’deki resmi kaynakların aktardığına göre el-Hadi, “koalisyonun yanı sıra ordu ve halk direnişi güçlerinin desteğiyle İran destekli Husi milisleri hezimete uğratmak ve tüm bölgelerin kontrolünü sağlamak için ortaya koyulan cesur direniş aracılığıyla Tihame evlatlarının onurlu duruşuna” övgüde bulundu.
Yemen Hükümeti, Husi milisleri zaman kazanmak için aldatıcı faaliyetler yürütmekle suçluyor. Hükümet, milislerin “BMGK’nın 2216 sayılı kararı uyarınca barış sağlamaktan, darbeyi sonlandırmaktan, devlet kurumlarını iade etmekten ve yağmalanmış ordu kamplarını teslim etmekten” kaçındığını savunuyor.
Aynı şekilde İran destekli hareket, Hudeyde şehrine, limanına ve batı kıyısı kesimlerindeki diğer alanlara bağlılıklarını yinelerken, şehrin sokaklarını kapatmak, bölgeye binlerce mayın yerleştirmek üzere askeri takviyeler gerçekleştirdi.