Berlin/Raghida Behnam
Almanya’daki yerel seçimler, Berlin’deki koalisyon hükümeti ve ülkenin ana partilerinin popülaritesini ölçen bir referanduma dönüştü.
Almanya, iki hafta önce Bavyera eyaletinde solcular ve muhafazakarların gerilediği, sağcılar ve Yeşiller Partisi’nin öne geçtiği seçimlerin ardından Hessen eyaleti seçimlerinde bir başka “referandum”a tanıklık etti.
İlk sonuçlar, Başbakan Angela Merkel’in lideri olduğu Hristiyan Demokrat Birlik Parti’nin (CDU) oylarının yaklaşık yüzde 28’ini kazanmasına rağmen oy kaybı yaşadı. Parti, 2013 seçimlerinde oyların yüzde 38’ini almayı başarmıştı. CDU’nun koalisyon ortağı solcu Sosyal Demokrat Parti de (SPD) 2013 seçimlerine kıyasla 10 puan gerileyerek oyların yüzde 20’sini aldı.
SPD’nin kaybettiği oylar, Yeşiller Partisi’ne kaydı. Parti oyların yaklaşık yüzde 20’sini kazandı. Böylece federal parlamentodaki mevcut oylarını yaklaşık 9 puan artırdı. Öte yandan seçimlerde Hessen eyalet meclisine ilk kez 2013 yılında giren aşırı sağcı Almanya için Alternatif Partisi’nin (AfD) oyları da yükseldi. 8 puanlık bir yükseliş kaydeden AfD, oyların yüzde 12’sinden fazlasını aldı.
SPD’nin düşüşü sürüyor
Bununla birlikte SPD içinde Hessen eyalet meclisi seçimleri öncesinde dahi, iktidar koalisyonunda artan kayıpların önüne geçilmesine ilişkin çağrıda bulunan sesler yükselmeye başlamıştı. Bavyera’da tarihinin en kötü sonuçlarını alan parti, eyalet meclisindeki koltuklarının yarısını kaybederek, oyların yalnızca yaklaşık yüzde 10’unu kazanabildi. Bu durum parti tarafından “felaket” olarak nitelendirildi.
Geçtiğimiz yıl Eylül ayında yapılan genel seçimlerde parti, önceki seçimlere kıyasla 5 puan kaybetti. Ancak ülkenin ikinci büyük partisi olarak yerini korudu. O dönem partinin lideri olan Martin Schulz, sonuçların açıklanmasının hemen ardından hükümete katılma konusunu kesin bir dille reddetti. Schulz yaptığı açıklamada, “Partinin popülaritesindeki düşüş, seçmenlerin SPD’nin hükümete katılmasından memnun olmadığı ve muhalefet saflarında yer almasını istediği anlamına geliyor” dedi. Ancak Başbakan Merkel’in diğer küçük partilerle hükümet kurma konusunda başarısız olmasından altı ay sonra SPD, hükümet ortağı olarak geri dönmek zorunda kaldı.
“Hessen’de oylama yapılıyor, Berlin titriyor”
Hessen seçimlerinin önemine değinen ülkenin en popüler gazetelerinden Bild gazetesi konuya ilişkin haberinde, “Hessen seçimleri iktidar koalisyonunun dağılmasına neden olur mu?” ifadelerine yer verdi. Süddeutsche Zeitung (SZ) gazetesi ise haberinde, “Hessen’de oylama yapılıyor, Berlin titriyor. Başbakan Merkel, bugün karşı karşıya olduğu baskıyı inkar ederek böyle bir baskı altında bulunmadığını söyledi” yazdı.
“Koalisyonu gözden geçirmeliyiz”
SPD Genel Başkanı Andrea Nahles, Hessen seçimleri sonrası beklentilere dair açıklamasında, partinin acele bir karar almasının istenmediğine işaret etti. Ancak buna karşılık Nahles, “Hessen seçiminden sonraki haftalarda, koalisyon hükümetinde çalışmaya devam edip edemeyeceğimizi gözden geçirmeliyiz” şeklinde konuştu.
Merkel, koltuğunu kaybetti
Diğer yandan Başbakan Merkel iktidar ortağı tarafından uygulanan baskının yanı sıra kendi partisinin baskısına da maruz kalıyor. Aralık ayındaki CDU parti konferansında Merkel görevi bırakmak zorunda kalabilir. Merkel ilk kez çok sayıda üst düzey parti üyesinin desteğini bildirmeyi reddetmesinin ardından parti liderliğinden uzaklaştırılma riskiyle karşı karşıya kalmış gibi görünüyor. Ortaya çıkan senaryoda Başbakanın parti liderliğinden istifa etmesi halinde başbakanlık görevinden de istifa etmesi gerekebilir. Çünkü Merkel daha önce yaptığı bir açıklamada eğer partisinin lideri olmazsa başbakanlık görevine de devam etmeyeceğini söylemişti.
Der Spiegel dergisinin internet sitesinde yer alan bir haberde, “Hessen seçimlerinden kötü sonuçlar alınması halinde Başbakan, rakiplerinin isyanıyla karşı karşıya kalabilir” yazdı.
Yeşiller Partisi ve AfD’nin popülerliği artıyor
Öte yandan ülkenin iki büyük partisinin yaşadığı kayba karşın, küçük partilerin, özellikle de Yeşiller Partisi ve AfD’nin popülerliği artıyor. Hessen eyaleti yerel yönetimini SPD ile paylaşan Yeşiller Partisi, bu seçimde “karar mercii”ne dönüşebilir.
Yemen asıllı Tarık el-Vezir eyaletin başbakanı olabilir
Hem CDU hem de SPD’nin eyalet düzeyinde bir koalisyon hükümetinden uzak kalmasına neden olan karar, Yeşiller’e yerel hükümetteki ana partnerini seçme hakkı verecek. Hatta Hessen eyaleti hükümetine Yeşiller liderlik dahi edebilir ve Yemen asıllı Alman vatandaşı olan, eyalet meclisindeki çoğunluğa liderlik eden Tarık el-Vezir eyaletin başbakanı olabilir.
Vezir, Yemenli bir diplomat olan babasıyla birlikte 14 yaşındayken 2 yıl boyunca Sana’da yaşadı. Babası, Vezir henüz küçük yaşlardayken Alman olan eşinden ayrıldı. Annesi Alman, babası Yemenli olan Vezir çifte vatandaşlığa sahip.
Hessen seçimlerinde oy oranlarını artıran diğer bir parti ise AfD. Parti Merkel tarafından yürütülen ve 2015 yılında yaklaşık 1 milyon Suriyeli mültecinin ülkeye girişine izin veren iltica politikasına karşı olan seçmen kitlesinin öfkesinden yararlanıyor. İlk defa son seçimlerde Federal Parlamento’ya (Bundestag) giren parti, parlamentodaki en büyük muhalefet partisi oldu.