Lütfen yeni siteyi Bekleyiniz: https://aawsat.com/turkish


Ortadoğu haber | Şarkul El-Avsat

Mişel Avn: Lübnan dinler ve medeniyetler diyalog merkezi olmaya uygun | ŞARKUL AVSAT
Bir Sayfa Seçin

Lübnan Cumhurbaşkanı Mişel Avn, “Lübnan, farklı mezhepleriyle Müslüman ve Hristiyanların birlikte yaşadığı bir ülke ve dinler ve medeniyetler için bir diyalog merkezi olmaya uygun” dedi. Lübnan’ı ‘Ortadoğu’ya özgürlüğün girişinin sağlanacağı kapı’ olarak gördüğünü dile getirdi. Avn, Irak, Suriye ve Lübnan’da savaş sonrasında aralarında çeşitli medeniyetlere şahit olmuş kiliselerin de bulunduğu tarihi mekanların restoresi için küresel bir kampanya yürütülmesi gerektiğini vurguladı.

Doğu Katolik ve Ortodoks Patrikler Konseyi’nden gelen heyeti ağırlarken yaptığı konuşmada Avn, “Bölgede Hristiyanların bulunması sebebiyle değerlendirmemiz gereken birçok gündem maddesi bulunmakta, bu gündem maddeleri hassas olamaları sebebiyle olaylar kontrolümüzden çıkıyor. Bu sebeple, diğer ülkelerde yaşayan Hristiyanların varlığını korumaya çalışırken, Lübnan’da koşullarımızı kısmi bir şekilde düzeltmeye çalışıyoruz. Bu konuda küresel bir çağrı yapıyoruz” dedi.

Avn, “Bu küresel kanaat, doğudaki Hristiyanlar hakkında yeni bir anlaşmaya sevk etmekte. Lübnan, farklı mezhepleriyle Müslüman ve Hristiyanların birlikte yaşadığı bir ülke ve dinler ve medeniyetler için bir diyalog merkezi olmaya uygun. Bu doğu bölgesi, Ermeniler döneminden bugüne kadar ki medeniyetlerin değişim ve gelişimine şahit oldu. Lübnanlılar daha önce Arapça olan dillerinin Türkler tarafından değiştirilmesine karşı çıktılar. Aynı şekilde 19 yüzyılın sonu, 20. yüzyılın başlangıcında yaşanan kalkınmada önde gelenlerdendi. Bu kalkınma sonrasında Lübnan, batı medeniyetine uyum sağladı. Bu nedenle Lübnan Ortadoğu’ya özgürlüğün girişinin sağlanacağı kapı idi” dedi.

Lübnan Cumhurbaşkanı, ekonomik ve mali meselelere de değindi. Lübnan’ın uzun yıllardır atılamayan bir adımla ekonomik durumunu tedavi etmekle meşgul olduğunu, ekonomi kazançlı durumda iken şu an borçlu halde olduğunu belirtti. Lübnan geçtiğimiz yıllarda yaşanan, küresel krizlerden etkilendi. Sonucunda ekonomik durgunluk, yoğun savaşlar ve göçler yaşandı. Sayıları 2 milyonu aşan Filistinli göçmene ev sahipliği yaptı. Gelinen son noktada göçmenleri barındıracak yeterli imkana sahip olmadığı için sayıya sınırlama getirince, ırkçılıkla suçlandı. Bu krizlerin Lübnan üzerinde olumsuz etki bıraktığını söyleyerek, ayrıca Lübnanlılar’ın sınıfsal kontenjanlara ayrılmasına sebep olduğunu ve bu durumun eşitlenebileceğini vurguladı.