Kahire: Yusra eş-Şerkavi / Şarku’l Avsat

Mısır’da Nil kıyısında bulunan ve Manial Sarayı olarak bilinen Prens Muhammed Ali Tevfik Sarayı eski İslam ve modern Avrupa sanatlarını tek bir mimaride topluyor. Mısır’daki tarihi olaylara ve kraliyet döneminin yanı sıra modern Mısır’a da ışık tutan saray mimarisi, tüm sanatseverlerin ilgisini çekiyor.

Uluslararası bir üne sahip olmayan ve Mısır’ın turistik haritasında önemli bir yer işgal etmeyen Manial Sarayı’nda yeniden saraya yeniden ışık tutması amacıyla ‘Müzikle tarihi yeniden canlandırmak’ adıyla uluslararası müzik festivali düzenlenmesine karar verildi.

Avrupa Birliği tarafından finanse edilen festival, İspanya Büyükelçiliği, Çek Cumhuriyeti Büyükelçiliği, Fransız Enstitüsü, İtalyan Kültür Merkezi de dahil olmak üzere birçok elçilik ve kültür kurumu tarafından desteklenmekte. Organizatörler, festivalden elde edilen gelirin binayı yenilemek için kullanılacağını söylüyor.

Kral Faruk’un amcası Prens Tevfik’in dünya çapında yaptığı ziyaretlerinde topladığı bitkilerin bulunduğu saray ve bahçesi 30 yıl içinde inşa edilmiş ve 1929’da tamamlandı.

Manial Sarayı Vakıf Fonu Sekreteri Susan Avad Şarku’l Avsat’a yaptığı açıklamada, “Prens Muhammed Ali’nin doğum yıl dönümü vesilesiyle her yıl sarayda bir konser düzenlemeyi alışkanlık haline getirdik. Ancak bu yıl Mısır’ı bir turizm merkezi yapmak ve sahip olduğu mekanların çeşitliliğini vurgulamak için birçok ülkenin katılımıyla büyük bir müzik festivali düzenlemeye karar verdik” diye konuştu.

1 Kasım’da başlayıp 9 Kasım’a kadar sürecek festival kapsamında Mısırlı müzisyenlerin yanı sıra yabancı müzisyenlerin eserleri de bulunacak. Sanatçılar arasında İranlı Ermeni piyanist Vahan Marderosyan ve Mısırlı opera sanatçısı Gala el-Hadidi de bulunuyor.

Festivalden elde edilen gelirin sarayda yenilenmesi gereken alanlar için kullanılacağını söyleyen Avad, bu festivalin her yıl düzenlenen uluslararası etkinliğe dönüşmesini umut ettiklerini dile getirdi.

1952 yılında yapılan devrimle tahttan indirilen Prens Tevfik, hayatının geri kalanını sürgün edildiği Lozan’da geçirdi ve orada hayatını kaybetti. Devrimden sonra kralın sarayı devletin oldu. 10 yıllık restorasyon sürecinden sonra saray 2015 yılında yeniden kullanıma açıldı.

Festivalin yanı sıra saray “Hiçbir şey yok olmaz… Her şey geri döner” adlı sergiye 28 Kasım’a kadar ev sahipliği yapacak. Sergide Mısırlı ve yabancı sanatçıların çeşitli eserleri bulunuyor.