Lütfen yeni siteyi Bekleyiniz: https://aawsat.com/turkish


Ortadoğu haber | Şarkul El-Avsat

Moskova, İsrail’in Golan’ı ilhak girişimine karşı çıktı | ŞARKUL AVSAT
Bir Sayfa Seçin

Moskova/Raid Cebir

Moskova, İsrail’in Golan Tepeleri’nin ilhak kararının uluslararası toplum tarafından tanınması çağrısına karşı çıktı. Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, Golan Tepeleri’nin statüsünü ‘doğru olarak’ belirleyen Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi (BMGK) kararının ihlal edilmemesi gerektiğini vurguladı. Bu durum, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu’nun Suriye’deki son gelişmeleri görüşmeye hazırlandıkları bir dönemde, Moskova ve Tel Aviv’in tutumlarında yeni bir tezat oluşturdu.

Rusya, İsrail Başbakanı Netanyahu’nun Golan’ın statüsü ile ilgili dün yaptığı açıklamaya verdiği tepkide Golan’ın hukuki statüsünde herhangi bir değişiklikten bahsedilemeyeceğini vurgulayarak hızlı ve güçlü bir çıkış yaptı. Rusya Dışişleri Bakanı Lavrov, İsrail’e gündeme getirilen konulara ve özellikle Golan Tepeleri’nin statüsü ile Suriye’de teröre karşı verilen savaşa ilişkin BM kararlarına uyma çağrısında bulundu. Moskova aynı zamanda İsrail’in İran’ın Suriye’deki noktalarına yönelik saldırıları teröre karşı savaşın bir parçası olarak görmesine de karşı çıkıyor.

Dışişleri Bakanı Lavrov açıklamasında “Golan Tepeleri’nin statüsü, BMGK kararlarında kesin olarak tanımlanmıştır. Bu tepelerin statüsünü değiştirecek herhangi bir girişim, uluslararası kararların ihlalidir” ifadelerini kullandı. Lavrov, Moskova’nın İsrail de dahil olmak üzere bütün tarafları BMGK’nın 2254 sayılı kararına uymaya ve Suriye’yi terörden arındırmaya çağırdığını sözlerine ekledi.

Terör tehditlerini ortadan kaldırmanın öncelik olması gerektiğini söyleyen Lavrov bunun, sahada yapılan herhangi bir eylemi yargılamak için gerekli olduğunu kaydetti. Rusya Dışişleri Bakanı, birkaç gün önce yaptığı açıklamada İsrail’in Golan Tepeleri’ndeki tüm korkularının ortadan kalktığını ve Rusya’nın vaat ettiklerini yerine getirdiğini belirtmişti. Moskova’nın son düzenlemelerden sonra Golan’ın statüsü konusunu tartışılmasını gerektiren bir durum görmediği gerçeğine atıfta bulunan Bakan Lavrov şunları söyledi:

“İsrail, İran ya da İran yanlısı güçlerin Golan Tepeleri yakınlarında olmasından duyduğu endişeyi dile getirdiğinde uzlaşıya vardık. İran güçleri, Amerikalılar ve İsraillilerin istediği gibi 100 kilometre içeriye çekildi.”

Lavrov’un açıklamaları, Putin ile Netahyahu arasında yapılması beklenen ancak tarihi henüz belirlenmeyen görüşme öncesinde geldi. Şarku’l Avsat’ın edindiği bilgilere göre Putin-Netanyahu görüşmesinde masada S-300 füze savunma sistemleri de dahil olmak üzere üç dosya olacak. Bu üç dosya, sistemlerin kontrolünün Suriye rejiminin mi yoksa Rusya’nın mı kontrolünde olacağı, Rus eylemlerinin arka planında yaşanan gelişmeler ve İran’ın Suriye’deki varlığı meselesinin yanı sıra Tel Aviv’in tehdit oluşturan bu noktaları bombalamaya devam edeceğini açıklaması olarak sıralandı. Rus diplomatik çevreler, Golan’ın konumuyla ilgili söylemlerinde iki taraf arasında net bir görüş ayrılığı olduğu görüşünde.

İdlib anlaşması

Dışişleri Bakanı Lavrov açıklamalarında ülkesinin İdlib ile ilgili Rusya-Türkiye anlaşmasının uygulanmasından duyduğu memnuniyeti de dile getirdi. Ruslara ulaşan bilgilere göre İdlib’de askerden arındırılmış bölgenin kurulmasına ilişkin Rus ve Türk taraflarının anlaşmasına tam bağlılık gösterildiğini vurgulayan Lavrov, bu dönemde en büyük sorumluluğun Türkiye tarafından üstlenildiğinin altını çizdi.

Anlaşmada belirlenen tarihin bu ayın ortalarında sona ereceğini ve sürenin uzatılması kararı alınmadığına dikkati çeken Lavrov, bunun sebebinin kararlaştırılan tarihlere bağlı kalınması olduğuna işaret etti. Lavrov, iki-üç güne kadar, silahtan tamamen arındırılmış bir bölgeye ulaşmayı beklediklerini sözlerine ekledi.

Rusya Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Mariya Zaharova, konuya ilişkin yaptığı açıklamasında Moskova’nın sahadaki gelişmeleri ve İdlib anlaşmasının uygulanma aşamalarını koordine etmek için Türk tarafıyla sürekli olarak temas halinde olduklarını söyledi.

Rusya’dan OPCW açıklaması

Rusya’nın gündeminde Kimyasal Silahların Yasaklanması Örgütü de (OPCW) vardı. Rusya Dışişleri Bakanlığı Nükleer Silahların Yayılmasını Önleme ve Kontrolü Dairesi Başkanı Vladimir Yermakov, OPCW ile ilgili yaptığı açıklamada şunları söyledi:

“Rusya, uluslararası alanda bağımsız bir politika izleyen ülkelerin, OPCW’de neler olup bittiğine dair ciddi değerlendirmelerde bulunduğuna inanıyor. BM’de böyle nefret dolu ve yıkıcı kararların uygulanmasına OPCW’nin bir sonraki genel toplantısında da karşı çıkamaya devam edeceğiz.”

Yermakov, Rusya’nın BMGK himayesinde tarafsız bir uluslararası mekanizmanın kurulması ve tüm ‘kimyasal terör’ olayları hakkında soruşturma başlatılmasını birçok kez talep ettiğini vurguladı. Moskova’nın girişimlerinin ‘Suriye’deki meşru hükümetin, sorumsuz muhaliflerin umursamaz ve maceracı politikalarına kurban gittiğini’ de sözlerine ekledi.

Yermakov’un değerlendirmelerde bulunduğu OPCW’ye Taraf Devletler Konferansı’nın özel oturumunda İngiltere tarafından sunulan OPCW’nin teknik sekreterliğinin kimyasal saldırı sorumlularının cezalandırılması için bir ceza mekanizmasına dönüştürülmesine yönelik önerisi 24’e karşı 82 oyla kabul edildi.

Rusya Enerji Bakanı Aleksandr Novak, Suriye’deki enerji santrallerinin modernizasyonunun hızlandırılmasıyla ilgili ‘Rusya Enerji Haftası’ etkinlikleri kapsamında yapılan toplantıda açıklamalarda bulundu. Reuters’ın haberine göre Novak, Suriye Petrol ve Doğal Kaynaklar Bakanı Ali Ganem ile yaptığı görüşmeye değinerek “Suriye’deki enerji santrallerinin modernizasyonu da dahil olmak üzere projelerin uygulanmasına yönelik çalışmaları hızlandırmaya karar verdik. Suriyeli meslektaşım ve ekibi şu anda bu planların finansman sorununu çözmek için çalışıyor” ifadelerini kullandı.

Moskova ve Şam’ın daha önce enerji alanında iki farklı ‘yol haritası’ üzerinde anlaşmaya vardığını belirten Novak, bunlardan ilkinin elektrik enerjisi, ikincisinin ise petrol ve doğalgaz sektöründe olduğunu söyledi. Yeraltı depoları ile petrol ve doğalgaz üretimi ve transferi için altyapının yeniden inşasına ilişkin anlaşma yapıldığını belirtti.