Lütfen yeni siteyi Bekleyiniz: https://aawsat.com/turkish


Ortadoğu haber | Şarkul El-Avsat

Muhammed Salah ve Arapların aşağılık kompleksi | ŞARKUL AVSAT
Bir Sayfa Seçin

Liverpool futbol takımının uluslararası oyuncusu Mısırlı Muhammed Salah’ın futbol sahasında gol attıktan sonra içinden gelerek şükür secdesi yapmasına bazı Arap gazeteci ve entelektüelin ‘aşırı hassasiyet’ göstermesini ve karşı çıkmasını anlayamıyorum, zira; Muhammed Salah kimseye zararı dokunmayan dini kanaatlerini açıklayan ilk ve tek sporcu değil!

Doğal kıllarının doğal yerlerinde çıkmasına müsaade eden evrendeki tek sporcuymuşçasına, bu entelektüellerin adamın sakalına olan kuşkulu bakışlarını da anlamıyorum!

Bu kuşkucu entelektüeller olayı o denli ilerlettiler ki, yaygın bir Arap gazetesinde yazan bir meslektaşımız Muhammed Salah’a ‘new look’ edinmesi için sakalını kesmesini önerdi.

Psikolojik yenilgi, aşağılık kompleksi ve aşırı hassasiyet bu tip Arapları acınası bir duruma sokuyor, zira; ‘oğulumuzun’ içinde oynadığı ve ırk ve din çeşitliliğinin ve radikal teröristlerin eylemlerine maruz kalarak İslamofobik olan İngiliz halkının ve İngiliz seyircilerinin bu tür duyarlılığa sahip olması anlaşılabilirken, böyle bir şeye tenezzül etmiyor zira; bildiğim kadarıyla, Muhammed Salah’ın ne sakalı, ne secdeleri ne de dindarlığı İngiliz medyasının konusu olmamış ve tartışılmamıştır. Onlar bu yetenekli adamın çim sahalarında döktürdüğü senfoni benzeri yetenekleri ile ilgileniyorlar, zira; onlara göre, sakalı, secdeleri, dini inançları bir tek oyuncunun kişisel konularıdır, başkalarını da ilgilendirmez.

Üstelik, bu hassas Araplar Batı ve Doğu ülkelerinin sporcularının, Missy, Maradona v.b. stadyuma girerken ve dışına çıkarken, gol atarken veya atmazken, düşürülürken veya düşürürken ünlü Haç (istavroz) amblemini çizdiklerini, bazısının formasını çıkarıp altındaki ‘İsa’yı seviyorum’ yazısını da gösterdiklerini de biliyorlar. AC Milan Futbol oyuncusu Ricardo takımının formasını çıkarıp ‘Ben Mesih’e aitim’ yazısını gösterdiği biliniyor. Dindar Katolik olduğu bilinen Polonyalı uluslararası futbol kalecisi Arthur Borts, o denli haç işareti çizer ki, kendisine ‘Kutsal Kale Bekçisi’ lakabı takılmıştır. Uluslararası üne sahip bir öok Batılı spor kulübünün amblemi haç veya dini semboller içermektedir: Barcelona, AC Milan, Cenova Kulübü, Sevilla Kulübü v.s. ancak bu dini uygulamalara, çoğu dinsiz veya pratikte Hristiyan olmayan Batı halkları bunu dikkate almamış ve hassasiyet uyandırmamıştır.

Brezilya milli takımının ünlü golcüsü Socrates, eski Inter Milan ve AC Milan oyuncusu İtalyan uluslararası golcü Andrea Pirlo, Real Madrid’in atan yüreği Xavi Alonso ve Uluslararası Amerikan kaleci Tim Howard gibi çok sayıda oyuncunun da sakallı olduğunu bu aşırı hassas ve psikolojik rahatsızlığı olan bazı Araplar pek ala iyi biliyorlar. İyi bildikleri bir şey daha var bu hastalıklı kişilerin; O da sakalın bu oyuncuları daha yakışıklı yaptığını ve karizmalarına karizma kattığını, peki, o zaman, Bizim oyuncunun sakalı kendisini daha kötü yaparken, diğerlerini yakışıklı yapan nedir, o zaman? Eksiklik duygusu, aşırı hassasiyet ve dışlamacılık, o kadar.

Bazı uluslararası dini kurumlarının belirli bir dini ‘teşvik etmek’ amacıyla dünyanın ünlü oyuncularını desteklediği bir sır değil. Bilindiği üzere, kilise, vaaz ve dini derslerle ulaşamadıkları yüzbinlerce insana ünlü oyuncular üzerindeki haçı öne çıkarmak amacıyla, bazı oyuncuları destekliyor. Bir tek bu değil, kilisenin Southampton kulübünü, Manchester City kulübünü, Everton kulübünü, ve İskoçya’daki Celtic kulübü v.b. kurduğu ve Brezilya’da kilise ve futbolun birlikteliği ve bağlantısı bilinmektedir. Tüm bunlara rağmen, Arap oğullarının bazısının saygın bir uluslararası Arap oyuncunun, kafasındaki yoğun saça bakmaksızın, yanaklarında biten birkaç kıldan rahatsız oluyorlar.