Myanmar hükümeti ve ordusunun, Müslüman nüfusun köylerinin yakılmasının ardından terk ettiği Arakan (Rakine) bölgesine yönelik baskı politikaları sürüyor. Yönetim, yüzbinlerce kişinin ayrılmak zorunda kaldığı bölgeye yardım ajanslarının ve uluslararası basının girmesine kısıtlamalar getirdi.

Myanmar yönetiminin getirdiği kısıtlamaların hedefinde bölgede yaşanan krizin bağımsız kurumlarca gözlemlenmesinin ve değerlendirilmesinin önemine geçmek var. Bu durum, Myanmar ordusu ve aşırılık yanlısı Budist topluluklar tarafından sürdürülen şiddetin doğrulanmasının önünde engel teşkil ediyor. Bangladeş’e kaçan Arakanlı Müslüman nüfusun ifadelerinin doğrulanmasını imkansız hale getiriyor.

BM, kısa süre yaptığı açıklamada Myanmar ordusu ve Budist militanlar tarafından Arakan’da etnik temizlik operasyonu yürütüldüğünü açıklamıştı.

Myanmar, basına ve yabancı gözlemcilere kapalı olan Arakan bölgesine BM temsilcilerinin girişini ilk kez perşembe günü kabul etmişti. Ancak hükümet ziyareti, kötü hava koşulları sebebiyle ertelendi.

Ancak BM genel Sekreteri’nin Sözcüsü Stephane Dujarric Myanmar’a yapılması planlanan ziyaretin ayrıntılı herhangi bir gerekçe verilmeden ertelendiği duyurdu.

BM’de Arakan görüşmeleri sürüyor

Yangon’daki insani yardım kuruluşları da bu yaz, ülkenin batısındaki Arakan’dan ayrılmak zorunda kalmıştı.

BM, ağustos ayından bu yana yardım kuruluşlarının bölgeye girmesine izin verilmesi yönünde çağrıda bulunuyor…

BM Güvenlik Konseyi, Müslüman nüfusun yerinden edilmesinin görüşülmesi amacıyla 13 Eylül’de kapalı bir oturum gerçekleştirdi. Myanmar Hükümeti’ni, Arakan’daki şiddetin durması için acil tedbirler almaya çağırdı.

Oturumdan kısa süre sonra Arakan’da yaşanan şiddet BM Genel Kurulu tarafından ‘etnik temizlik’ olarak duyuruldu. Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, yaşananları ‘soykırım’ olarak niteledi. Myanmar hükümetine yönelik eleştirinin dozu artırıldı.
Eleştirilerin ardından Myanmar Lideri Aung San Suu Kyi, sessizliğini bozarak, Arakanlıların dönüşünü organize etmek için istekli olduklarını açıklamıştı.

Yaşanan insani dramın boyutlarına dair son açıklama Bangladeş Başbakanı Şeyh Hasina’dan geldi. Hasina, BM Genel Kurulu’nda yaptığı konuşmada, BM misyonunun Arakan’a gönderilmesi ve güvenli bölgelerin oluşturulması yönünde çağrıda bulundu.

Ardından BM, ağustos ayının sonundan bu yana Bangladeş’e sığınan Arakanlı sayısının 500 bini aştığını açıkladı.

Uluslararası yardım kurumlarından yapılan açıklamalar da Arakan’dan kaçamayan on binlerce kişinin gıda, ilaç ve barınak gibi acil ihtiyaçlarının karşılanamadığı yönünde.

Arakan’da şiddet sarmalı

Myanmar Yetkilileri’nin, Rohingya Kurtuluş Ordusu’nu polis karakollarına saldırmakla suçladığı 25 Ağustos tarihinden önce bölgede 1.1 milyon Arakanlı yaşıyordu.

O tarihten bu yana vatansız bırakılan nüfusun yarısı ülkeden kaçtı.

BM kuruluşları ve sivil toplum örgütlerinin takip raporunda, “27 Eylül tarihine kadar göç edenlerin listesinde, 501.800 kişinin ismi var” ifadesine yer verildi.

Mülteci akınının son birkaç gündür yavaşladığı belirtiliyor. Ancak dram sürüyor.

Uluslararası Göç Örgütü’nün açıklamaları son olarak Bengal Körfezi’nde mültecilere ait bir teknenin batması sonucu en az 13 kişi hayatını kaybettiği yönünde.