Lütfen yeni siteyi Bekleyiniz: https://aawsat.com/turkish


Ortadoğu haber | Şarkul El-Avsat

Myanmar’da şiddetin yeniden artmasıyla binlerce Müslüman Bangladeş’e kaçıyor | ŞARKUL AVSAT
Bir Sayfa Seçin

Bangladeşli yetkililer, Myanmar’ın kuzeybatısındaki iki ülkenin sınırlarına yakın bir yerde bulunan ve Müslüman azınlığın yaşadığı Rakhine eyaletinde şiddet olaylarının yeniden başlamasının ardından yaklaşık bin Rohingyalı ailenin bölgeden kaçtıklarını belirttiler.

Myanmar’da polis ve sınır karakollarına düzenlenen saldırılarda 1 asker, 10 güvenlik görevlisi, 1 göçmenlik yetkilisi ve 77 saldırganın öldüğü belirtildi. Ekim ayında yaşanan benzer bir saldırının ardından güvenlik güçleri, Müslüman azınlıklara yönelik insan haklarına aykırı ve çok şiddetli hak ihlalleri içeren operasyonlar düzenlemişti. Reuters haber ajansından aktarılan Myanmar emniyeti kaynaklı habere göre, kısa süre içerinde benzer bir operasyonun gerçekleşebileceği belirtildi.

Saldırıların sorumluluğunu, Arakan Rohingya Kurtuluş Ordusunun (ARSA) üstlendi. Fransız Haber Ajansına (AFP) göre, Rohinga’daki şiddet grupları tam olarak bilinmiyor. Ancak en bilineni Rakhine eyaletinin kuzeyindeki Mayu Dağları bölgesindeki isyanın öncülüğünü yapan ARSA örgütü.

Budistler ve Müslümanlar arasındaki şiddetli çatışmalara sahne olan Rakhine’de aylardır süren kanlı şiddet olayları yaşanıyor. Myanmar Dışişleri Bakanı ve Devlet Başkanlığından Sorumlu Devlet Bakanı Aung San Suu Çii’nin ofisinden yapılan açıklamada, 20’den fazla sınır karakoluna yaklaşık 150 Rohingyalı radikalin saldırıda bulunduğu ve saldırılarda 1 asker, 10 güvenlik görevlisi, 1 göçmenlik yetkilisi ve 77 saldırganın öldüğü belirtildi. Açıklamada ayrıca Myanmar Devlet Başkanı Htin Kyaw ile Myanmar Genelkurmay Başkanı Min Aung Hlaing’in bir araya geldiği ve daha fazla güvenlik kuvvetinin konuşlandırılması ve helikopterlerin kullanılması dahil olmak üzere tüm tedbirlerin görüşüldüğü belirtildi.

Myanmarlı yetkililer Rohingyalıları komşu ülke Bangladeş’ten gelen göçmenler olarak görüyorlar ve onları ‘Bengalliler’ olarak isimlendiriyorlar. Radikal keşişlerin etkisinin yoğun olduğu ve çoğunluğu Budist olan ülkede ‘Rohingya’ kelimesini kullanmak ise yasak. Rohingyalılar yayınlanan pek çok uluslararası raporda da yer aldığı üzere, karşılığı ödenmeyen zorlu çalışma imkanları, hareket özgürlüğü, sağlık hizmetleri, eğitim haklarının kısıtlanması ve iş piyasasına erişimden yoksun bırakılmak gibi pek çok alanda ayrımcılığa maruz kalıyorlar.

Myanmar hükümeti bu saldırıların, Rakhine’deki durum ve Myanmarlılar’ın Rohingyalı Müslüman azınlıklara karşı uyguladıkları ihlaller hakkında BM eski Genel Sekreteri Kofi Annan’ın liderliğindeki BM komisyonunun yayınladığı ve Rohingyalılar’ın bu ihlaller karşısında İslami radikalizme sürüklendiği konusunda uyarıda bulunduğu son raporunun hemen ardından gerçekleştiğine işaret ediyor. Komisyon, Myanmar hükümetini, Müslüman azınlığa, özellikle de dolaşma hakkına daha fazla hak vermeleri çağrısında bulunmuş, aksi takdirde şiddete yönelebilecekleri belirtilmişti.

Rakhine’deki yerlerinden edilmiş ve kamplarda yaşayan 120 bin Müslüman için durum zor, ancak bu zorluklarla başa çıkabiliyorlar. BM, Rohingyalı azınlıkları en çok zulüm gören dünyanın en savunmasız halkı olarak nitelendiriyor.

Yaklaşık 1.1 milyon Rohingyalı Müslüman, 16 aydır iktidarda olan ve Nobel Barış ödülü sahibi Aung San Suu Çii’nin yönetimindeki ülkede, kendilerine uygulanan davranış şeklini gözler önüne seriyorlar. Suu Çii, ekimdeki saldırıların ardından, azınlıkları savunmayıp, ordunun vahşi saldırılarını savunmakla suçlanıyor.

Bu arada Aung San Suu Çii, Rohingyalı radikallerin cuma sabahı erken saatlerde eş zamanlı olarak karakollar ve polis kontrol noktalarına sopa ve ev yapımı bombalarla gerçekleştirdikleri saldırıları kınadı. Suu Çii mesajında, “Birçok zorluk karşısında büyük bir cesaretle ve kahramanlıkla duran polis ve güvenlik güçlerini her türlü övgü ve saygıyı hak etmektedir” dedi.

Bangladeş sınır muhafızlarından biri olan Muhammed Ali Hüseyin Reuters’e yaptığı açıklamada, yaklaşık bin Rohingyalı’nın, Bangladeş ve Myanmar’ı birbirinden ayıran Naf nehrinin kıyısına ulaştıklarını ve bunun iki taraf arasındaki şiddetin artacağına işaret ettiğini belirtti. Hüseyin, “Birçok Rohingyalı Bangladeş’e giriş yapmaya çalışıyor, ancak kimsenin içeriye girmesine izin vermeyeceğiz” dedi. Bangladeşli yetkililer genellikle mültecileri sıkı bir mülakattan geçirmelerine rağmen ülkeye girmelerine izin veriyor. Bangladeş’te yüzbinlerce Rohingyalı bulunuyor ve ekim saldırılarının ardından 87 bin Rohingyalı daha ülkeye giriş yaptı.

Myanmar hükümeti, Rohingyalı olamayan yetkilileri, öğretmenleri ve yüzlerce köylüyü ordu üsleri ve polis merkezlerine götürüldüklerini belirtti. Rakhine’deki bir askeri kaynak Reuters’e yaptığı açıklamada, tahliyenin helikopterlerle yapılacağını ve takviye güç getirileceğini belirtti.

AFP’nin haberine göre, güvenlik kaynakları, Bangladeş sınırında saldırıya uğrayan çok sayıdaki kontrol noktasının gün boyunca etrafının kuşatılmış olduğunu belirttiler. Saldırının gerçekleştiği bölgenin yakınlarında bulunan Bangladeşli bir güvenlik yetkilisi yaptığı açıklamada, “Durum karışık… Askerler güvenlik güçleri için dua ediyorlar” dedi.