Tel Aviv/Nezir Mecli

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, Filistin bağımsızlığını ‘devletten daha az, özerklikten daha çok’ olması koşuluyla, kabul etmeye hazır olduğunu söyledi. Netanyahu Çarşamba günü yaptığı açıklamada, “Filistinlilerle yaşanan çatışmayı çözmenin en iyi yolu, onlara İsrail’in güvenliğini tehdit edemeden kendilerini yönetme yeteneği kazandırmaktır” ifadelerini kullandı.

“Batı Şeria’dan çekilirsek, Filistin Yönetimi düşecek”

Tel Aviv’de düzenlenen Kuzey Amerika Yahudi Toplulukları Konferansı’nda konuşan Netanyahu, “İsrail’in, Batı Şeria’da güvenlik sorumluluğunu koruması gerekiyor” dedi. Netanyahu kendisine yöneltilen ‘2009 yılında sözü verilen ‘iki devletli’ çözümden uzaklaşılıp uzaklaşılmadığına ilişkin soruya verdiği yanıtta, gelecekte ‘devletten daha az, özerklikten daha çok’ olarak nitelendirdiği bir Filistin varlığını kabul edeceklerini söyledi. Gazze Şeridi’ndeki deneyimin, İsrail ordusunun Batı Şeria’daki varlığından vazgeçmesini engellediğini iddia eden Netanyahu, “2005 yılında Gazze Şeridi’nden çekilmemizin ardından bölge radikal İslamcıların bir merkezi haline geldi. Bunu Batı Şeria’da da yaparsak, Filistin Yönetimi düşecek ve burası da Gazze ile aynı kaderi paylaşacak” şeklinde konuştu.

“Her yıl İsrail 5 milyar dolar destek veriyoruz”

Öte yandan Tel Aviv’deki siyasi kaynaklar dün yaptıkları açıklamada, ABD Başkanı Donald Trump’ın yakın bir tarihte, Başbakan Netanyahu’ya, ABD Barış Planı’nı kabul etmesi için baskı yapmaya hazırlandığını belirttiler. İsrail Kanal 10 televizyonuna göre, Başkan Trump geçtiğimiz ay New York’ta gerçekleşen 73. Birleşmiş Milletler (BM) Genel Kurul Toplantıları oturum aralarında Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron ile görüşmesi sırasında yaptığı açıklamada, ABD Büyükelçiliği’nin Kudüs’e taşındığını ve her yıl İsrail’e 3.8 değil, 5 milyar dolar destek sağlandığını hatırlatarak, Filistinlilerle yaptığı gibi Netanyahu ile olan ilişkilerinde de sağlam ve kararlı olabileceğini söyledi. Batılı kaynaklara dayanan kanal, Macron’un izlenimine göre Netanyahu’nun barış sürecini ilerletmek istemediği, sadece mevcut durumu korumaya çalıştığını aktardı. Kanal, Trump’ın da, aynı sonuca varmaya yakın olduğunu ekledi.

“Macron, kendi planını sunabilir”

Diğer yandan, üst düzey İsrailli bir yetkili, İsrail Dışişleri Bakanlığı’nın, Kasım ayında yapılacak olan Kongre ara seçimlerinden sonraki ilk haftalarda, ABD Başkanı Trump’ın barış planını açıklamaması halinde, Fransa Cumhurbaşkanı Macron’un kendi barış girişimini sunacağına inandığını açıkladı.

İsrail Parlamentosu’ndan (Knesset) bir kaynak, İsrail Dışişleri Bakanlığı Siyasi Direktörü Alon Ushpiz’in, “Dışişleri Bakanlığı’nın, Başkan Trump’ın barış planının ne olduğunu bilmiyor. Ancak bu bilinmezliğe ilişkin kaygının yanı sıra Tel Aviv Elysee Sarayı’nın siyasi bir inisiyatifte bulunacağına inanıyor” şeklindeki açıklamalarını aktardı. İsrailli yetkiliye Fransız diplomatlardan bir takım bilgilerin ulaştığını sözlerine ekleyen kaynak, bu bilgilere göre Cumhurbaşkanı Macron’un, Ağustos ayı sonunda Fransa Dışişleri Bakanlığı’na İsrail-Filistin çatışmasıyla ilgili yeni bir siyasi girişim için fikirler hazırlanması talimatı verdiğini kaydetti. Kaynak, Macron’un danışmanlarına “Bu konunun gündemden çıkmasına izin verilmemeli” dediğini aktardı.

ABD seçimlerinin İsrail’e yansımaları olacak

Knesset’teki Dışişleri ve Savunma Komitesi’nin gizli toplantısına katılan milletvekillerine göre Ushpiz, ABD’de Kongre ara seçimlerini Demokratların kazanmasını bekliyor ve seçimlerin ardından Washington’un İsrail’e yönelik tutumunun büyük ölçüde değişeceğini düşünüyor. İsrail Dışişleri Bakanlığı Siyasi Direktörü Ushpiz yaptığı açıklamada, “İşler daha önce olduğu gibi devam etmeyecek. Seçimlerin İsrail’de yankıları olacak. Buna hazır olmalıyız” şeklinde konuştu. İsrail, ABD’de yaşayan Yahudi toplulukları arasındaki desteğini kaybettiğini söyleyen Ushpiz, Knesset üyelerinden ABD’ye yaptıkları ziyaretler sırasında Yahudi toplulukları ile bir araya gelmeleri çağrısında bulunarak, “İyi durumda değiliz” dedi.

Toplantıya katılan Knesset üyelerine göre Ushpiz ayrıca, Ürdün ile ilişkilerde kriz olduğuna işaret ederek, İsrail’in Ürdün’ü tehdit etmek ve baskı altına almaktan başka çaresi olmadığını söyledi. Ushpiz, “Ürdün ile uzun bir sınırımız var. Bu stratejik bir ilişki. Ne pahasına olursa olsun onların güvenini ve barış anlaşmasını korumalıyız” ifadelerini kullandı.