İsrail’in Kanal 2 televizyonunda çalışan gazeteci Guy Balg; sosyal medyada geniş bir kampanya düzenleyip, Başbakan Netanyahu hakkında çıkan yolsuzlukların üzerine gittiğini ve elindeki dosyaları emniyet müdürlüğüne verdikten sonra direkt olarak ölüm tehditleri aldığını açıkladı.
Protesto gösterilerinden birinde; Netenyahu yanlısı sağcı bir gösterici, afişe şöyle yazmış: ‘Balg’ın karısı Dul kalacak, karalar giyecek’
Kanal 10’a çıkan haber editörü Aviv Drucker, Netanyahu’nun iktidar döneminde ve daha önceden hakkında çok büyük yolsuzluk iddiaları olduğunu, aynı şekilde ölümle tehdit edildiğini söyledi.
Askeri Muhabir Ur Hiller, kanala; Olaior Azaria adındaki İsrailli askerin, 2 yıl önce Filistinli genç, Abdulfettah el-Şerif’i öldürdüğüne dair ifadelerini yayınladığı için, kendisnin ve oğlunun ölümle tehdit edildiğini açıkladı.
Bu tehditler karşısında, Gazeteciler Sendikası ve Yüksek Basın Konseyi, uyarı ve kınama açıklamaları yaptı. Netanyahu’nun gazetecilere tehditleri azmettirdiğini ve bu kötü girişimden polisin haberi olduğunu kamuoyuna açıkladı.
Ayrıca açıklamada, “Netanyahu’yu gazetecilerin değil, mahkemelerin yargılaması gerektiği, İsrail’de basın özgürlüğünün yok olmak üzere olduğu, demokrasinin yerine yolsuzluk mafyasının kazandığı” ifadeleri yer aldı.
3 bin kişi geçtiğimiz cumartesi akşamı, İsrail’in en yüksek hukuk otoritesi Başsavcı Avichai Mendelbit’in evinin önünde, Netanyahu soruşturmasının yürütülme şeklini protesto etti. Bu, 37 haftadan beri en büyük katılımlı gösteri oldu.
Aynı zamanda dün akşam da, benzer bir gösterici kalabalığı vardı. Göstericiler, Başsavcı’nın evinin önünde İsrail bayrakları salladı. Gençlerden bazıları pankartlarına şöyle yazdı: ‘Sağcılar ve Solcular Yolsuzluğu Kabul Etmiyor’ ‘Mendelbelit Uyan… Onu kim koruyor?’
Bölge Komite Başkanı, Kfar Ganim, Petah Tikva’da, bölgedeki gösterileri yasaklaması için Yüksek Mahkeme’yle görüştü. Cumartesi günü Yüksek Mahkeme gösterilerin yasaklanması talebini reddetti. Polise çarşamba gününden önce dilekçeye cevap verilmesini emretti. Mahalle sakinleri, göstericilerin hayatlarını darmadağın ettiğini, hareket özgürlüklerinin etkilediğini belirttiler.