Binlerce çocuğun katılımıyla yapılan araştırmada, okuldan ayrılmanın, çocukların uzun süreli psikolojik sorunlar yaşamalarına, neden olduğunu ortaya koydu.
İngiltere’deki Exeter Üniversitesi tarafından yapılan ve bu ay bir psikiyatri dergisinde yayınlanan araştırma raporu, okuldan ayrılmanın zihinsel rahatsızlığa neden olabileceğini ortaya çıkardı. Çalışma ayrıca, akıl sağlığının bozulmasının okuldan ayrılmakta rolü olabileceğine dikkat çekti.
Exeter Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk ve Ergen Psikiyatrisi Profesörü Tamasin Ford, depresyon, anksiyete ve davranışsal bozukluklar gibi zihinsel bozuklukların okuldan ayrılma ihtimalini arttığını söyledi.
Çalışma, çocuğun okuldan ayrılmasının, eğitiminin üzerindeki etkisinin çok olduğunu ve zihinsel sağlığının bozulma olasılığına dikkat çekti. Bu çalışma, genel olarak şu ana kadar çocuğun okuldan ayrılmasının etkileri ve yaşadığı zorlukları içeren en kapsamlı çalışma olup, 2015/2016 yıllarında okuldan ayrılan çocukların boyutunu gösteren resmi istatistikler ile örtüşüyor.
Özellikle ortaokuldaki kötü davranış, çoğu zaman öğrencileri okuldan ayıran başlıca neden olarak görülüyor. Profesör Ford, okuldan ayrılma gelecekte psikolojik bozukluğa yol açacağından, sınıfta zorluk çeken çocukların okuldan ayrılmalarını önlemek ve akademik başarıya ulaşmaları için, her durum için uygun destek eşliğinde yardımcı olunabileceğini dile getirdi. Profesör, psikolojik zorlukların genellikle uzun süreli tıbbi desteğe ihtiyaç olacak şekilde devam ettiğini de sözlerine ekledi.
Okuldan ayrılmaya karşı daha savunmasız sınırlı sosyal ve ekonomik koşullarda yaşayan yoksul öğrencilerin yanı sıra, özellikle lise öğrencileri arasındaki erkekler kızlardan daha fazla oranda okuldan ayrılıyor.
Öğrencilerin okuldan ayrılması, genel sağlık durumunun bozulması, öğrenme güçlükleri ve bazı ebeveynlerin psikolojik hastalığa yakalanması arasında bir ilişki var.
Ford liderliğindeki bir ekip tarafından sağlık bakanlığı adına yapılan araştırmaya, okul çağındaki 5 binden fazla çocuk ve ebeveynlerinin yanı sıra zihinsel sağlık araştırmalarındaki öğretmenlerde katıldı. Araştırma sonuçlarının verilerine göre, dikkat eksikliği sorunu olan, hiperaktif, otizmli ve öğrenme güçlüğü çeken çocukların okuldan ayrılma olasılıklarının daha fazla olduğunu ortaya çıkardı.
Araştırma ekibi, okuldan ayrılanlar arasındaki psikolojik hastalıklardan muzdarip olanların, okuldan ayrılmayanlardan daha fazla olduğuna işaret etti. Çalışma, daha önce psikiyatrik bozukluğu olan çocukları bu analizin dışında bıraktı.
Çalışma, okuldan ayrılma ile zihinsel bozukluklar arasında doğrudan bir ilgisi olduğu ve psikolojik rahatsızlıktan muzdarip olan çocukların okuldan ayrılma ihtimalinin, diğerlerinden daha fazla olmakla birlikte, okuldan atılmanın neden olduğu mutsuzluk seviyesinin 3 yıl sonra artmasının beklendiği sonucuna da varıldı.
Doktora tezinde Exeter Üniversitesi Tıp Fakültesi’ndeki bu projeyi araştıran Araştırmacı Claire Parker, “Okuldan ayrılma sadece bir iki gün sürebileceği halde, çocuğa ve aileye olan etkileri çok daha uzun sürüyor. Okuldan ayrılma, genelde çocuk, ebveynleri ve okulda ona destek olmaya çalışanların geçirdiği zor bir aşamadaki dönüm noktasını temsil ediyor” dedi.
Raporda, “Davranışları ile okul sistemine meydan okuyan öğrencilere destek vermek çok önemlidir. Müdahale, öğrencilerin zamanında okuldan ayrılmalarını ve gelecekte psikolojik hastalıklara yakalanmalarını engelleyebilir” denildi.
Ford, Çocukların davranışları, sınıf atmosferi ve öğretmenlerin psikolojik sağlığı ve kendilerine olan güvenleri arasındaki ilişki göz önüne alındığında, kötü davranışlar sergileyen çocuklara doğru zamanda daha fazla destek sağlanması, öğretmen ve okul verimliliğini artırabileceğini ifade etti.